Kuşadası’nda Gezilecek Yerler ve Kuşadası’nda Yolculuk Rehberi

0
211071

Aydın’da Gezilecek Yerler listemizin de başında gelen Kuşadası çok büyük bir ilçe olmamasına rağmen yaz turizmi bakımından hatırı sayılır bir öneme sahip.

Konumu itibariyle geçmişten bugüne birçok farklı medeniyete ev sahipliği yapan Kuşadası’nda ve çevresinde görülecek birçok yer mevcut. Bunun yanında birbirinden zevkli aktivitelerle de tatilinizi renklendirebilirsiniz.

Yaz ve kültür turizmini bir arada sunan Kuşadası’nda nereye gitmeliyim, neler yapabilirim diye soruyorsanız tam olarak doğru yerdesiniz!

Kuşadası’nda Gezilecek Yerler

Çoğu kişinin İzmir’e mi yoksa Aydın’a mı bağlı olduğu noktasında ikilemde kaldığı bir ilçe Kuşadası. Tam da bu noktada hemen açıklık getirmekte fayda var. Kuşadası Aydın’a bağlı fakat İzmir’in ilçelerinden olan Selçuk’a oldukça yakın bir konumda bulunuyor. İzmir’e bağlı olduğunun sanılma sebebi de bu aradaki 15-20 dakikalık mesafe olabilir.

Liman kenti olmasından dolayı tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Kuşadası müthiş bir zenginliği bünyesinde barındırıyor. Hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile misafirlerini fazlasıyla memnun ediyor.

Tertemiz mavi bayraklı plajları ile yüzmenin keyfini çıkarabilir, yakınında bulunan Efes Antik Kenti, Meryem Ana Evi, Şirince gibi yerleri ziyaret ederek tatilinize kültürel bir çehre de kazandırabilirsiniz. İzmir’deki antik kentler hakkında bilgi almak için İzmir Antik Kentler yazımıza da göz atmalısınız.

Kuşadası’nda gezebileceğiniz yerler ve tatilinizi renklendirecek birbirinden güzel aktiviteleri sizler için derledik.

Kuşadası Gezilecek Yerler

1) Kuşadası Plajları

kuşadası kadınlar plajı

Kadınlar Plajı

Kuşadası ilçe merkezinin 3 kilometre güneyinde konumlanan plaj, bulunduğu bölgeye de ismini vermiş. Plajın bulunduğu bölge Kadınlar Denizi olarak geçiyor. Plaja Kadınlar Plajı denmesinin nedeni ise Osmanlı döneminde bu plajın yalnızca kadınlar tarafından kullanılmış olması.

Halk plajı olmasından dolayı plaja girişlerde herhangi bir ücret talep edilmiyor. Fakat plajda şemsiye ya da şezlong kiralamak isterseniz bunlar için ek ücret ödemeniz gerekebilir. Plajda büfe, kafe vb. işletmeler bulunmuyor fakat bu pek de sorun edilmiyor.

Çünkü Kadınlar Plajı cadde üzerinde bulunuyor. Hal böyle olunca etraftaki yeme içme mekanlarına da kolayca ulaşma imkanınız olacak.

Kadınlar Plajı’na nasıl giderim gibi bir soru işaretiniz varsa eğer Kuşadası şehir içi otobüsleri size yol gösterecektir. 5 numaralı olana binerseniz plaja kolaylıkla ulaşım sağlayabilirsiniz.

Davutlar Plajı

Davutlar sahil ve dağ tarafı olmak üzere iki ayrı bölüme ayrılmış durumda. Sahil tarafında yaşayanlar genelde yazlıkçılar. Dağ kısmında yaşayanlar ise Davutlar’ın yerli halkı.

Davutlar’da bulunan plaj ülkemizin en uzun plajları arasında yer alıyor. Ayrıca temizliği ile de göz dolduruyor.

Fakat Davutlar’da yabancı turist sayısı yok denecek kadar az. Bunun nedeni yabancı turistlerin Kuşadası ile yetinip etrafı keşfe çıkmamaları olarak gösteriliyor.

Biraz kenarda kalışı ise Davutlar’a adeta ayrı bir çehre kazandırmış. Ticarette küçük esnafın varlığı, insanlarının yardımseverliği ile Davutlar sanki Milenyum dediğimiz o soğuk çağa girmemeye direniyor.

Plajında ise Adile Naşit’li, neşeli Türk filmlerinde gördüğünüz karelere halen rastlayabiliyorsunuz.

Aydın kalkışlı otobüs seferleri ile Davutlar’a kolaylıkla ulaşım sağlamanız mümkün. İzmir Basmane Garı’ndan trene binip Selçuk’tan sonraki durak olan Çamlık’ta indikten sonra minibüslerle de kolaylıkla ulaşım sağlayabilirsiniz.

Genelde emekli yazlıkçı beldesi olarak etiketlendirilmiş olsa da yolunuz Kuşadası’na düşmüşken Davutlar’ı görmeden dönmeyin. Belki siz de emekliliğinizde buradan bir yazlık satın alırsınız. Kim bilir?

Kuştur Plajı

Mavi bayrak sahibi plajlardan olan Kuştur Plajı, Kuşadası’nda denize girebileceğiniz en güzel noktalardan. İlçede oteller bölgesi olarak anılan bölgede bulunan Kuştur Plajı ilçe merkezine 5 kilometrelik bir uzaklıkta yer alıyor.

Halk plajı olan Kuştur Plajı’na girişlerde herhangi bir ücret ödenmiyor. Fakat içeride şezlong ya da şemsiye kiralamak isterseniz bu hizmetlerden belli bir ücret karşılığında faydalanabiliyorsunuz.

Plajın 1 kilometrelik kısımdan sonrasında çakıl ve taşlık alan başlıyor. Fakat kum kaplı 1 kilometrelik kısım misafirleri yeterince memnun ediyor.

Kuştur Plajı 2000 senesinde geçirdiği kapsamlı restorasyonla Kuşadası’nın cazibe merkezi plajlarından biri haline gelmiş. Bu restorasyonla plaja duş, tuvalet, kafe vb. hizmetler dahil edilmiş.

Kuştur Plajı plaj voleybolu, futbol gibi sportif faaliyetler için de oldukça elverişli bir ortama sahip.

Kuşadası ilçe merkezinden 1 numaralı otobüse bindiğinizde 15 dakika içerisinde Kuştur Plajı’na ulaşmanız mümkün.

2) Kuşadası’nda Gezilecek Antik Kentler

milet antik kenti

Milet

Kuşadası civarında gezilecek bir diğer yerse Milet. Bundan yaklaşık 2000 sene evvel Söke ovası tamamen denizken Milet bu denizin kenarındaki güzel bir şehirmiş.

Şehrin kurucusu olan Miletos Apollon ve Girit prensesi Minos’un oğluymuş. Anne ve babası tarafından dağa bırakılan bu çocuk dağda kurtlar tarafından büyütülmüş. Daha sonra şehre inerek Menderes Nehri’nin kızı güzeller güzeli Kyene ile evlenerek Miletos kentini kurmuş.

2000 sene boyunca Büyük Menderes’in taşıdığı alüvyonlarla deniz dolmuş ve Milet denizden oldukça içeride kalmış.

Milet için felsefenin başkenti desek yalan olmaz. Felsefe ve düşüncenin yapı taşları Milet’li filozoflar tarafından oluşturulmuş.

Milet Antik Kenti içerisindeki en ihtişamlı yapı ise amfi tiyatro. Geçmişten günümüze ilk günkü haliyle ulaşan amfi tiyatro görkemiyle görenleri hayran bırakıyor.

Antik kent içerisinde varlığını koruyabilmiş diğer yapılar ise senato binası ve kentin su ihtiyacını karşılayan Nymphaion. Antik kent içerisindeki Faustina Hamamları da ziyaretçiler tarafından oldukça ilgi görüyor.

Eğer Müzekart’ınız yoksa örenyerine giriş ücreti 12 TL.

didyma antik kenti

Didyma Antik Kenti

Kuşadası yakınlarında gezilecek yerler arasına mutlaka eklemeniz gereken yerlerden olan Didyma Antik Kenti Söke ilçesine bağlı olan Yeni Hisar köyünün sınırları içerisinde bulunuyor. Antik kentin en ünlü yapısı ise Apollon Tapınağı.

Antik kentteki kazıların başlama tarihi 1858’li yıllara dayanıyor. 1858 senesinde İngilizlerin kurduğu ve başkanlığını Newton’un yaptığı ekip Didyma Antik Kenti’nde ilk çalışmaları başlatmış.

1858’den 1937 tarihine kadar süren kazılar sonucunda ise Didyma Antik Kenti ortaya çıkmış. Bugün antik kentte Almanlardan oluşan bir ekip halen çalışmalarına devam ediyor. Kazının ilk yıllarında Didyma Antik Kenti Miletoslu bir kâhinin yaşadığı yer ve mabet olarak biliniyormuş. Fakat kazılar ilerledikçe buranın kalabalık bir yerleşim yeri olduğu ortaya çıkmış.

Kuşadası’na yolunuz düşmüşken Didyma Antik Kenti’ni mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ediyoruz.

3) Dilek Yarımadası Milli Parkı (Kuşadası Milli Parkı)

kuşadası milli parkı

Kuşadası’nda görülmesi gereken yerlerin başında Dilek Yarımadası Milli Park‘ı geliyor. Mavi ve yeşilin mükemmel uyumu, bünyesinde barındırdığı 200’den fazla kuş türüyle Kuşadası Milli Parkı görenleri büyüleyen bir güzelliğe sahip. Milli park statüsüne 1996 senesinde kavuşan Kuşadası Milli Parkı görsel zenginliğinin yanında günübirlik de olsa tatil ve piknik imkânını bir arada sunuyor. Kuşadası Milli Parkı’nda sevdiklerinizle beraber güzel bir piknik yaparken 200’ü aşkın kuşla bezeli manzara karşısında oldukça keyifli anlar geçireceksiniz.

Yıl boyunca Kuşadası Milli Parkı’nı ziyaret eden yerli ve yabancı birçok turist buradan oldukça memnun ayrılıyor. Cennetten bir köşe kadar güzel olan parkta huzur ve mutluluğu yaşayacaksınız.

Kuşadası Milli Parkı Güzelçamlı beldesi sınırları içerisinde bulunuyor.

Parka giriş ücreti kişi başı 5 TL. Motosikletle giriş yapmak istiyorsanız 10 TL, araçla giriş yapmak isterseniz de 15 TL ödemeniz gerekiyor. Biz kalabalık bir grubuz büyük bir araçla gideceğiz diyorsanız; minibüs için 45 TL otobüs için ise 120 TL ödüyorsunuz.

Milli parka özel aracınız ile ulaşmak isterseniz de önce Söke ya da Kuşadası’na gelmeniz gerekiyor. Buradan Güzelçamlı veya Davutlar tabelalarını takip ederseniz kolaylıkla Kuşadası Milli Parkı’na ulaşabilirsiniz.

Toplu taşıma araçlarını kullanarak ulaşım sağlamayı planlıyorsanız İzmir ya da Aydın otogarından kalkan otobüslerle önce Davutlar veya Söke’ye gelmelisiniz. Buradan kalkan minibüslerle Kuşadası Milli Parkı’na ulaşım sağlayabilirsiniz.

dilek yarımadası milli parkı

Menteşe Dağları ile Ege Denizi’nin kesiştiği noktada bulunan Dilek Yarımadası Milli Parkı Kuşadası’nın mutlaka ziyaret edilmesi gereken noktalarından.

Doğal hayatın her türlü güzelliğine şahit olacağınız milli parka henüz girmeden yol kenarında yaşayan sevimli dostlarımız size hoş geldin diyor. Yol boyunca ağaçlara tırmanan sincaplar, ağır ağır yürüyen kaplumbağalar hatta alageyikler size arkadaşlık ediyor.

Milli park içerisinde artık evcilleşmiş yaban domuzları ile de yemeğinizi paylaşabilirsiniz. Bu bakımdan Dilek Yarımadası Milli Parkı doğal bir hayvanat bahçesi özelliği sergiliyor. Geçmişten bugüne Dilek Yarımadası’nda yaşayan hayvanları görmek isterseniz bu hayvanların sergilendiği bir müze mevcut.

Dilek Yarımadası Milli Parkı pırıl pırıl koyları ile de göz dolduruyor.

güzelçamlı

Dilek Yarımadası Milli Parkı Koyları

Güzeçamlı kapısından girdiğinizde 10-12 kilometre boyunca 4 tane enfes koyla karşılaşıyorsunuz. Kuşadası gezinizde muhakkak bu koyları ziyaret edin:

İçmeler Koyu

Hemen girişte yer alan bu koy, en kalabalık koy olarak dikkat çekiyor.

Denizinin sığ olması özellikle çocuklu aileler tarafından tercih sebebi olurken, denizin tabanın kum olması da İçmeler Koyu’nu cazip kılıyor.

Koyun hemen arkasında mesire alanı, duş ve tuvaletler de mevcut.

Aydınlık Koyu

Kara yolu ile ulaşılan ikinci koy olan Aydınlık Koyu, Maldivleri anımsatan berrak suyu ile dikkat çekiyor.

Deniz tabanı girişte çakıl taşlarından oluşurken, açıldığınızda kum bölüm başlıyor. Bu koyda deniz çok kısa sürede derinleşiyor.

Görece dar bir sahili bulunuyor.

Kavaklıburun Koyu

Aydınlık Koyu’ndan sonra ulaşılan, Kavaklıburun Koyu yemyeşil ağaçların içerisinde bulunan bir koy olarak dikkat çekiyor.

Ağaçların yeşillliği suya da yansıyor ve dışarıdan bakınca deniz yeşilimsi bir renk alıyor.

Oldukça temiz ve berrak bir suya sahip olan Kavaklıburun Koyu’nun sahil hattı da bayağı uzun.

Burada deniz tabanı büyük kayalardan oluşuyor.

Karasu Koyu

Araba ile gidilebilen yolun hemen sonunda yer alan Karasu Koyu, bu 4 koy içinde belki de en güzel denize sahip koy.

Masmavi berrak bir denize sahip olan koyda, tıpkı Aydınlık Koyu’nda olduğu gibi deniz birden derinleşiyor.

Bu koyda da mesire alanı, tuvalet-duş gibi özellikler mevcut.

***

Bunlar milli parka kara yolu ile girildiğinde ulaşılan koylar olarak dikkat çekiyor. Milli parkta onlarca başka koy da mevcut. Özellikle tekne turları Kelebekler Koyu, Akvaryum Koyu, Jandarma Koyu gibi diğer koyları gibi araç ile ulaşılamayan koyları da ziyaret ediyor.

Milli park içerisinde girişlerin halka kapalı olduğu bir de trekking alanı bulunuyor. Olukdere Kanyonu’nda bulunan bu 15 kilometre uzunluğundaki yürüyüş yolu yemyeşil ormanlar ve masmavi denizle çevrelenmiş. Girişlerin halka kapalı olduğunu söylemiştik. Fakat kanyonun görevlileri ya da rehberle yürüyüş yapma imkanına sahipsiniz.

Milli park içerisinde konaklama, kamp yapma, ateş yakma gibi faaliyetler yasak. Fakat burada keyifli vakit geçirebileceğiniz birçok aktivite de mevcut. Bisiklete binebilir, kuşları gözlemleyebilir, yamaç paraşütü yapabilirsiniz. Fotoğraf makinenizi yanınıza almayı da ihmal etmeyin.

Eski Doğanbey Köyü

Dilek Yarımadası’nda bulunan ve eski bir Rum yerleşkesi olan Doğanbey Köyü, 1924 mübadelesinden sonra Türk köyü haline gelmiş. Köye baktığınızda tipik Rum mimari anlayışıyla inşa edilmiş evler görüyorsunuz. Bu evlerin çoğu restore edilerek yerleşime uygun hale getirilmiş.

Şehrin ve modern zamanlarının karmaşasından bunalanlar için adeta bir sığınak olan Doğanbey Köyü kendinizi 1900’lü yılların başında hissetmenizi sağlayacak bir atmosfere sahip.

Köyün girişinde Dilek Yarımadası Milli Parkı Tanıtım Merkezi ve bir müze bulunuyor.

zeus mağarası (2)

Zeus Mağarası

Kuşadası’nda “saklı cennet” olarak nitelendirilebilecek yerlerden olan Zeus Mağarası konu olduğu mitolojik öykülerle oldukça zengin bir kültürü barındırıyor. Mağara Dilek Yarımadası’nın giriş tarafında bulunuyor. Mağaranın girişi ise adeta saklanmış. Bu durum mitolojik hikayelerle de neredeyse birebir örtüşüyor.

Zeus Mağarası ana caddeye 8 dakikalık bir mesafede yer alıyor. Bu da mağarayı ziyaret etme bakımından oldukça avantajlı kılıyor.

Zeus Mağarası’ndan bahsetmişken konu olduğu mitolojik hikayelerden bahsetmeden geçmek olmaz. Bu hikayelerden en bilineni gök tanrısı Zeus ve kardeşi deniz tanrısı Poseidon arasında geçiyor.

Hikâye bu ya, Zeus ve kardeşi her kavga ettiğinde deniz tanrısı Poseidon tüm denizleri alt üst edermiş. Fakat Zeus Mağarası bu kargaşadan etkilenmezmiş. Zeus da bu mağaraya gelerek kardeşinin sinirinin geçmesini ve doğanın normal seyrine dönmesini beklermiş.

Mağaranın en derin bölgesi ise yaklaşık 10-15 metre derinliğe sahip. İşin ilginç yanı da mağaradaki suyun sıcaklığı yaz kış hep 5 derece. Mağaranın içi yaz aylarında oldukça serinken kış aylarında da oldukça ılık.

4) Kuşadası’nda Gezilecek Tarihi Yapılar

güvercinada kalesi (2)

Güvercinada Kalesi

Kuşadası körfezinde bulunan Güvercinada Kuşadası Limanı’nı çevreleyen mükemmel bir konuma sahip.

Karaya dalgakıranlarla bağlanan Güvercinada Kuşadası için büyük önem arz eden yerlerden. Neden mi? Kuşadası adını bu adadan almış. Vakti zamanında birçok kuş türüne ev sahipliği yapmış olmasından dolayı adanın bulunduğu ilçeye Kuşadası adı verilmiş.

Güvercinada’nın geçmişi Bizans’a kadar uzanıyor. Ada üzerinde bulunan kale Bizans tarafından inşa edilmiş. Osmanlı hakimiyetine geçtikten sonra ise bu kale Barbaros Hayrettin Paşa tarafından yeniden yaptırılmış. Bu restorasyonun mimarı ise İlyas Ağa’ymış.

Kalenin surları denizden gelebilecek olası tehlikelere karşı oldukça sağlam bir yapıda. Zamanında adanın korsanlara karşı savunmasında oldukça önemli bir rolde olmasından dolayı bu kale yerli halk tarafından Korsan Kalesi olarak adlandırılıyor.

Kalenin en tepe noktasında bulunan kule ise gözetleme kulesi olarak kullanılmış. Kalenin etrafındaki surların boyu neredeyse 25 metreyi buluyor ve etrafı çepeçevre sarıyor.

Güvercinada karaya bağlandıktan sonra eski orijinalliğini yitirse de halen misafirlerin beğenisini topluyor. Oldukça fazla restorasyona uğrayan adanın etrafında kafe, restoran vb. mekanlar bulunuyor.

Ayrıca adanın sahip olduğu mükemmel ışıklandırma ziyaretçilerine Kuşadası’nın en güzel manzaralarından birini sunuyor.

Güvercinada’ya ulaşmak için Kuşadası’na geldikten sonra Kenan Arıkan Sok. üzerinde bulunan tabelaları takip edebilirsiniz.

Mağaranın dibinde bulunan çamurun cildi güzelleştirdiğine dair yaygın bir inanış var. Eğer 4 metre derine dalıp çamur çıkartmayı göze alabilirseniz bu doğal güzellik maskesini deneyimleyebilirsiniz.

Dağdan çıkan tatlı kaynak suyu ve denizden gelen tuzlu suyun karışmasıyla ortaya turkuaz renkte ve tadı maden suyuna benzeyen bir su çıkıyor.

Zeus Mağarası’na girişlerde herhangi bir ücret talep edilmiyor.

Kaleiçi Camii

Kuşadası’ndaki en eski cami olarak bilinen Kaleiçi Camii ilçenin merkez yerleşim yeri olan Kaleiçi’nde bulunuyor. Caminin bir diğer adı da Öküz Mehmet Paşa Camii.

Bu kadim ibadethane 17. yüzyılın başlarında inşa edilmiş. Osmanlı’nın mimari alandaki zevkinin ve tarzının açık örneklerinden olan caminin inşasında kesme taş kullanılmış. Caminin ahşap kısımları ise ağaç oyma ve kakma sanatının en ince örneklerinden.

Caminin köşesine bitişik olan dikdörtgen planlı ve kubbeli olan bina ise caminin kütüphanesi. Bu kütüphane dönemin önemli devlet adamlarından olan İlyas Ağa tarafından 19. yüzyılda inşa ettirilmiş. Bu cami kütüphanesi Aydın ili sınırları içerisindeki Osmanlı’dan kalma tek kütüphane.

Kurşunlu Manastırı

Davutlar’a yaklaşık 12 kilometrelik bir mesafede bulunan Kurşunlu Manastırı 600 metrelik yüksekliğinden dolayı muhteşem bir manzarayı ayaklarınızın altına seriyor.

Manastırın bulunduğu bölge 8. yüzyılda zulüm ve baskıdan kaçan Hristiyanların sığınağı olmuş. Zamanla artan Hristiyan nüfus yoğunluğundan dolayı da bu bölgede çeşitli kilise ve manastırlar inşa edilmiş.

Manastırın inşa tarihi tam olarak bilinmese de 11. yüzyıla ait bir Bizans yapısı olduğu tahmin ediliyor. Manastırın kiler, mahzen, keşiş odası, revir, yemekhane gibi bölümleri bulunuyor. Ayrıca manastıra ait olan şapel yani küçük kilise görülmeye değer bir yapı. Şapelin tavanındaki süsleme ve tasvirler 9. yüzyılda yaşanan zulüm ve baskıya ışık tutuyor.

Manastıra ulaşmak için Kuşadası ilçe merkezinden Davutlar beldesine gelmeniz gerekiyor. Davutlar’dan kalkan minibüslerle manastıra ulaşabilirsiniz.

Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı

1618 senesinde denizden gelen saldırılara karşı inşa edilmiş Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı, dönemin sadrazamı tarafından inşa ettirilmiş. Oldukça hoş bir mimariye sahip olan kervansaray bir metre genişliğindeki taşlardan inşa edilmiş. Çift katlı olan kervansarayın ortasında geniş bir avlu bulunuyor. Avlunun çevresinde ise 26 revak oda var.

Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı oldukça kapsamlı bir restorasyona uğramış, ancak buna rağmen yapının mistik ve tarihi atmosferinden ödün verilmemiş. Bu güzel yapı dönemin ünlü seyyahı Evliya Çelebi’nin gözünden de kaçmamış olacak ki Seyahatname adlı eserinde Öküz Mehmet Paşa Kervansarayına da yer vermiş.

Kervansaray 1960’lı yıllarda bir işletme tarafından kiralanıp turistik konaklama tesisi olarak hizmet vermeye başlamış. Günümüzde halen kervansarayın üst katında bulunan odalarda konaklama imkanı sunuluyor.

Yapının taş olmasından dolayı odalar yaz aylarında inanılmaz serin. Üstelik bu odaların Omlet, Öküz, Kiraz, Atlet, Cici gibi oldukça ilginç isimleri var.

Bunun yanında kervansarayda birçok kuş yuvası da herkesin dikkatini çekiyor. Kırlangıç, güvercin vb. kuşlar kervansarayın mistik havasına ayrı bir güzellik katıyor.

Alt katta bulunan odalar ise mücevher, halı vb. gibi ürünlerin satıldığı dükkanlar haline gelmiş.

5) Kuşadası Yakınında Gezilecek Yerler

Davutlar

Kuşadası’nın son dönemlerinde en popüler bölgelerinden olan Davutlar doğal güzellikleriyle görülmeye değer yerlerden.

Davutlar, Kuşadası ilçe merkezine yalnızca 20 kilometrelik bir uzaklıkta bulunuyor.

Mavi ve yeşilin eşsiz ahengine sahne olmasından dolayı doğaseverleri tek kelimeyle mest ediyor. Davutlar’ın ormanları, piknik alanları, çeşitli yürüyüş yolları size oldukça keyifli bir gün vadediyor. Yorucu ve keyifli bir günü kristal denizin içerisinde batırırken geride kalan tüm dertlerinizden arınacaksınız.

efes antik kenti

Efes Antik Kenti

Selçuk ilçesi sınırları içerisinde yer alan antik kent Kuşadası’na sadece 19 kilometre uzaklığında konumlanıyor.

Kuşadası’ndan Efes’e doğru yola çıktığınıza solunuzda paraşüt yapılan ve küçük uçakların bulunduğu bir alan görüyorsunuz. Burası Selçuk Havaalanı.

Efes Antik Kenti’ne giriş ücreti ise en güncel haliyle 60 TL. Müzekartınız varsa ücretsiz girebiliyorsunuz. Fakat antik kent içerisinde bulunan Yamaç Evler’de Müzekart geçersiz. Buraya girişler için de ayrıca 15 TL ödemeniz gerekiyor.

Antik kentin en bilindik yapılarının başında antik tiyatro ve Celsus Kütüphanesi geliyor. Yaklaşık 25.000 kişi kapasiteli olan bu tiyatro da oyunların yanında gladyatör dövüşleri de düzenleniyormuş.

Celsus Kütüphanesi ise Roma mimarisinin en güzel örneklerinden. Vefat eden Efes valisi adına oğlu tarafından yaptırılan kütüphane dışarıdan iki katlı gibi görünse de aslında tek kattan oluşuyor. Kütüphane içerisindeki heykeller de fazlasıyla dikkat çekiyor.

şirince köyü

Şirince Köyü

Ege’nin en çok ziyaretçi çeken köylerinden olan Şirince’ye Kuşadası’ndan yarım saatlik bir yolculuk sonunda ulaşabiliyorsunuz. Adının hakkını veren güzellikte bir köy olan Şirince doğal ve tarihi dokusundan bir şey kaybetmemiş. SİT alanı olmasından dolayı köydeki mimari yapı da aslına sadık kalınarak korunmuş.

Şirince’deki evler genelde iki katlı beyaz badanalı ve cumbalı evler. Köye dışarıdan baktığınızda yemyeşil bir doğa içerisindeki bu şirin evler nefis bir ressam tablosunu andırıyor adeta. Taş döşeli dar ve kıvrımlı sokakları ise size kendinizi geçmiş dönemlerde yolculuk yapıyormuş gibi hissettirecek, bizden söylemesi…

Şirince çarşısında ise ev yapımı şarap, giysi, sabun vb. gibi birçok ürüne rastlamanız muhtemel. Buradan dilediğinizi satın alarak tatil dönüşünde sevdiklerinize hediye edebilirsiniz.

Bunun yanında St. John Babptist Kilisesi ve Aziz Nesin Matematik Köyü de Şirince’de gezilebilecek yerlerden.

Meryem Ana Evi

İzmir’in Selçuk ilçesinde konumlanan Meryem Ana Evi, bilhassa Hristiyanların hac yerlerinden biri olarak kabul edildiği için yıl boyunca binlerce yabancı turistin akınına uğruyor. Meryem Ana Evi’nin önünde tıpkı Efes’in önünde olduğu gibi çok sayıda tur otobüsü göze çarpıyor.

Girişler 10 TL fakat özel aracınızla gelirseniz 8 TL de otopark ücreti ödemeniz gerekiyor.

Kiliseye doğru yürüdüğünüz yolun iki tarafında da çok sayıda hediyelik eşya dükkânıyla karşılaşabilirsiniz.

Kiliseye geldiğinizde sizi önce büyük bir bahçe karşılıyor. Bahçeyi geçtiğinizde ise sizi bronz bir Meryem heykeli buyur ediyor. Bu heykel bir bakıma kiliseye yaklaştığınızı fısıldıyor.

1961 senesinde Hristiyanların hac yeri olarak ilan edilen Meryem Ana Evi’nde her sene yüzlerce Hristiyan hac vazifesini yerine getirerek hacı oluyor.

bafa gölü

Bafa Gölü

Çamiçi Gölü olarak da anılan Bafa Gölü Ege’nin en büyük gölü unvanına sahip. Efsanevi bir güzelliğe sahip olan göl tarihi ve mistik atmosferiyle bu dünyadan olmayan bir yer gibi. Muğla ili sınırları içerisinde olmasına karşın Kuşadası’na oldukça yakın bir mesafede olan Bafa Gölü ülkemizde mutlaka görülmesi gereken yerlerden.

Doğal güzelliğin yanında Bafa Gölü oldukça zengin bir tarihi varlığa sahip. Göl üzerinde 3 tane manastır bulunuyor. Bu manastırların en bilineni ise Yediler Manastırı. Yapılan çalışmalar göl etrafında 13 adet manastır olduğunu söylüyor.

Ayrıca göl etrafında birçok mağara bulunuyor. Duvarlarında çeşitli resimlerin olduğu bu mağaralar yüzlerce yıl evvel Hristiyan keşişler için bir yuva vazifesi de görmüş.

Kuşadası’ndan Bafa Gölü’ne özel aracınızla yaklaşık 1-1,5 saatte varmanız mümkün.

Kuşadası’nda Ne Yapılır?

Ege’nin diğer tatil beldeleri arasında biraz gölgede kalsa da Kuşadası da bir zamanların yıldızı parlayan tatil destinasyonlarındandı. Şimdilerde yine popülerleşen ilçede deniz, kum, güneş vb. gibi yaz tatilinin klasikleşmiş aktivitelerinin yanında safariler, yamaç paraşütleri, dalış turları gibi adrenalin dolu; tekne turları gibi huzurlu birçok aktivite ile tatilinizi en iyi şekilde değerlendirebilirsiniz.

Gelin bu şirin Ege ilçesinde yapabileceğiniz aktivitelere bir göz atalım.

kuşadası tekne turu

  • Kuşadası’nı her yönüyle keşfetmek, el değmemiş bakir koylarda yüzmek için Kuşadası’nın günlük tekne turlarına mutlaka katılın. Kuşadası marinası ya da Güvercinada’dan özellikle yaz aylarında her gün tekne turu mevcut. Tekne turları sabah 9:30’da başlıyor ve 16.30’da sona eriyor. Bu süre zarfında 3 koya uğruyor ve teknede nefis bir öğle yemeği yiyorsunuz. Fiyatlar ise 50-60 TL arasında değişiyor. Bazı tekne turları Özdere tarafında giderken, turların çoğunluğu Dilek Yarımdası Milli Parkı’ndaki Akvaryum, Kelebekler gibi koylara gidiyor. Tekneler hemen Güvercinada Kalesi’ne giden köprüden kalkıyor.

kuşadası safari

  • Doğal güzelliği ile öne çıkan Kuşadası’nda hem kendiniz hem de çocuklarınız için at safari turları oldukça keyifli bir aktivite olabilir. Kuşadası’nın nefis plajlarında at sırtında bir gün geçirmek sizin için unutulmaz bir deneyim olacak. At safarisini düzenleyen firmalar genelde sizi kaldığınız yerden alıp başlangıç noktasına getiriyor ve ulaşım mevzusunu düşünmemiş oluyorsunuz.
  • Jeep safarisi! Kuşadası’nda yaz aylarında her gün düzenlenen jeep safari turları macera tutkunlarını fazlasıyla memnun ediyor. Jeep safari turlarının başlangıç saati genellikle 09.30 civarı oluyor. Bu saatten sonra 100 kilometre ve yaklaşık 6 saatlik heyecan dolu bir yolculuk sizi bekliyor. Jeep safari turunun yanında ATV safari turları da misafirlerin oldukça dikkatini çeken aktivitelerden.
  • Kuşadası’nın altı da en az üstü kadar keşfedilmeye değer hazineler barındırıyor. Bu sebepten Kuşadası tatilinizde mutlaka yapmanızı tavsiye ettiğimiz aktiviteler arasında tüplü dalış başı çekiyor diyebiliriz. Kuşadası’nda dalış turları oldukça profesyonel bir şekilde düzenleniyor. Size ise 1 saat boyunca denizin keşfedilmemiş binlerce güzelliğinin keyfini çıkarmak kalıyor.
  • Kuşadası adından da anlayacağınız üzere kuş yoğunluğuyla biliniyor. Burada flamingo dahil birçok kuşu gözlemleyebilirsiniz. Büyük Menderes Deltası’nın Dilek Yarımadası ile birleştiği nokta kuş gözlemciliği için adeta bir cennet.
  • Kuşadası’nda mavi ve yeşille süslenmiş doğada bisikletle keyifli bir gezintiye çıkabilirsiniz. Bunun yanında Kuşadası’nda yürüyüş yapabileceğiniz trekking alanları ve botanik turu da gerçekleştirebileceğiniz aktiviteler arasında.

kuşadası paraşüt

  • Kuşadası’nda yamaç paraşütünü de yapabileceğiniz etkinlikler arasına ekleyebilirsiniz. Paraşüt turları Kuşadası’ndan başlayıp Selçuk Havaalanı’nda son buluyor.
  • Eğlence hayatıyla Ege’nin en hareketli tatil destinasyonlarından biri olan Kuşadası, en çok da ünü tüm Türkiye’ye yayılmış festival ve etkinlikleriyle ön plana çıkıyor. Kuşadası’nda gerçekleşen açık ara en ünlü festival olan Kuşadası Gençlik Festivali, kelimenin tam anlamıyla müzik dünyasının yıldızlarıyla ziyaretçilerine hayatları boyunca unutamayacakları bir deneyim yaşatıyor. 2019 yılı için 10 Temmuz tarihinde açılışı olacak festival, 14  Temmuz’a kadar sürecek.
  • Bunca güzelliğin bir arada olduğu Kuşadası’nda es geçilmemesi gereken bir diğer aktivite elbette fotoğraf çekmek. Kuşadası ve çevresindeki doğal ve tarihi zenginlikleri fotoğraf makinenizle ölümsüz bir anı haline getirebilirsiniz.

kuşadası plaj

  • Kuşadası’nda gün batımının eşsiz manzarasına karşı rakı balık keyfi yapmak isteyenler soluğu Mezgit Restaurant ya da Port Yelken Seafood’da alabilir. Ayrıca kırmızı etle aranız iyiyse Kuşadası LKM Köfte’ye de mutlaka uğramanızı tavsiye ediyoruz. Hele ki kolot peynirli köftesi efsane!

zeus mağarası kuşadası

  • Denizin soğukluğu sizi kesmezse her daim buz gibi olan Zeus Mağarası’nın turkuaz renkli sularında kulaç atın.

Kuşadası’na Nasıl Gidilir?

Ege’nin önemli turizm ilçelerinden olan Kuşadası’na kara ve havayolu ile ulaşım sağlayabilirsiniz. İlçe Aydın’a 71 kilometre İzmir’e ise 101 kilometre uzaklığında yer alıyor.

Otobüs: Eğer ulaşım için otobüsü tercih edecekseniz İzmir ya da Aydın Otogarı’na geldikten sonra buradan kalkan Kuşadası otobüslerini kullanabilirsiniz. İzmir ve Aydın Otogarı’na ülkemizin hemen her yerinden direkt otobüs seferleri ile ulaşım sağlayabiliyorsunuz. Aydın otobüs bileti ve İzmir otobüs bileti sayfalarımızdan seferler ve fiyatlar hakkında bilgi edinebilirsiniz.

Havayolu: Havayolun tercih edecekseniz tek seçeneğiniz İzmir Adnan Menderes Havaalanı. Buradan HAVAŞ servisleri ile Kuşadası’na ulaşmanız mümkün.

Servisleri kaçırdıysanız biraz zorlu olsa da bir alternatif daha var. Selçuk yönüne giden treni kullanarak Selçuk’ta inip buradan minibüslerle Kuşadası’na ulaşım sağlayabilirsiniz. İzmir uçak bileti sayfamızdan İzmir varışlı tüm uçuşlar hakkında bilgi alabilirsiniz.

Özel araç: Özel aracınızla gidecekseniz İzmir-Aydın yolundan Selçuk’a gelip buradan 20 kilometre daha giderek Kuşadası’na ulaşabilirsiniz.

CEVAP VER

Lütfen yorum giriniz!
Lütfen isminizi yazınız