Rusya Federasyonu’nun başkenti Moskova, aynı zamanda ülkenin en büyük, en kalabalık ve en zengin şehri.
Rusya’nın batısında yer alan şehir, ismini Moskva Nehri’nden alıyor.
Çarlık Rusyası’na, Sovyet Rusya’ya ve Rusya Federasyonu’na başkentlik eden şehir, 900 yıldır hem yönetimin hem de kültür sanatın merkezi konumunda. Rusya Devlet Başkanı’nın çalışma ofisi ve meclis binası halen Moskova’da yer alıyor.
Moskova’nın kurulduğu nokta ve şehrin tarihi yapılarının yer aldığı Kızıl Meydan, şehrin merkezi kabul ediliyor.
Şehrin ana caddesi olan Tverskaya Caddesi, Kremlin’den başlayarak St. Petersburg’a kadar giden Leningradskoye Otobanı’na uzanıyor.
Türkiye’den yaklaşık 3 saatlik uçuş mesafesindeki Moskova ile İstanbul arasında saat farkı bulunmuyor. Moskova’da acil durumlarda aramanız gereken numaralar ise şunlar:
İtfaiye: 01
Polis: 02
Ambulans: 03
Acil durum: 112
Moskova Türk Büyükelçiliği
Tel: 007(495) 994 48 08
e-mail : turemb@viprt.ru
Adres: 7. Rostovski Pereulok No:12
Metro: Kievskaya
İçindekiler
Moskova’ya ve diğer Rusya şehirlerine gidebilmek için Rusya vizesi almanız gerekiyor. Rusya Konsolosluğu, yetkili vize merkezleri ve seyahat acenteleri aracılığıyla vize veriyor.
Rusya ile Türkiye Cumhuriyeti arasında karşılıklı olarak imzalanan ve kesintisiz 30 günlük süreyi aşmamak kaydıyla, iki ülke arasında vizesiz olarak serbest seyahat etme hakkı tanıyan anlaşma, 1 Ocak 2016 tarihinden itibaren Rusya Devleti tarafından askıya alındığı için Rusya Federasyonu, T.C. Umuma Mahsus (Bordo) pasaport sahibi T.C. vatandaşlarını vize prosedürüne tabi tutuyor.
Rusya vizesi almak için gerekli evrakları ve güncel bilgileri http://www.ruskonsoloslugu.com/ adresinden takip edebilirsiniz.
Türkiye’nin birçok şehrinden her gün Moskova’ya karşılıklı uçuşlar gerçekleşiyor. İstanbul ve Ankara’dan Moskova’ya 3 saat 10 dakika ve İzmir’den Moskova’ya 3 saat 20 dakikalık uçuşla ulaşılıyor. Moskova uçak biletinizi kolaylıkla www.obilet.com/ucak-bileti/moskova sayfasından kredi kartı ile satın alabilirsiniz.
Moskova’da Domodedovo Havaalanı, Sheremetyevo Havaalanı, Vnukovo Havaalanı ve Zhukovsky International Havaalanı olmak üzere 4 tane uluslararası havalimanı bulunuyor.
Moskova uçak biletinizi Pegasus Hava Yolları’ndan aldıysanız, Domodedovo Uluslararası Havaalanı’na iniş yapıyorsunuz.
Rusya’nın en büyük havaalanı Domodedovo Uluslararası Havaalanı’ndan şehrin merkezine toplu taşımayla ulaşmak için tren, otobüs veya marshrutka adı verilen minibüsleri kullanabilirsiniz.
Havalimanından şehir merkezine ekspres trenle 45 dakikada ya da banliyö treniyle 1 saatte ulaşabilirsiniz.
Ayrıca şehre en hızlı gidiş için havalimanından Domodedovskaya metro durağına shuttle servisleri ulaştıktan sonra dilediğiniz durağa metroyla trafiğe takılmadan gidebilirsiniz.
Bunun dışında havalimanından dışarı çıkar çıkmaz taksi tutabilir ya da havalimanından araba kiralayabilirsiniz.
Moskova uçak biletinizi Türk Hava Yolları ile aldıysanız, Vnukovo Uluslararası Havaalanı’na iniş yapıyorsunuz. Vnukovo Uluslararası Havaalanı’ndan Aeroexpress trenleri ile 40 dakikada Kievskya metro istasyonuna gitmek mümkün.
Sheremetyevo Uluslararası Havaalanı’ndan şehir merkezine gitmek için Aeroexpress trenleri ile Belorussky metro istasyonuna 20 dakikada ulaşabilir, buradan gideceğiniz noktaya hızlı bir biçimde varabilirsiniz. Ayrıca merkeze ekspres ve normal otobüs, minibüs ve taksiyle ya da bunların dışında araba kiralayarak gidebilirsiniz.
Yolu Moskova’ya düşecekler için Moskova’da mutlaka görülmesi gereken yerlerin mini bir listesini çıkardık.
Dünyada en çok milyonerin yaşadığı bu görkemli şehrin; köklü tarihin izlerini zarafetle taşırken modern hayata nasıl mükemmel bir uyumla adapte olduğuna tanık olacaksınız.
Rusya’nın başkenti Moskova, her biri bir saray ihtişamındaki metro istasyonları, rengarenk sokakları daha da önemlisi pek gürültücü ama sıcak kanlı insanlarıyla size unutamayacağınız bir deneyim yaşatmaya hazır.
Anlatmakla bitmeyecek Moskova hikayesini yaşamak için Moskova uçak bileti fiyatlarına bir an önce bakmaya başlayın derim.
Moskova’yı gezmeye nereden başlamalı sorusunun cevabı elbette Kızıl Meydan. Osmanlı İstanbul’unda Sultahmet Meydanı ne ise Kızıl Meydan, hem Çarlık Rusyası’nın hem Sovyet Rusya’nın hem de modern Rusya’nın tarihinin en büyük tanığı.
Çarların taç giydiği ve hayatlarını sürdürdüğü Kremlin Sarayı, sarayı tamamen saran dev Kremlin Surları ve Troitskaya Kulesi (Trinity Tower), Moskova’nın en ünlü yapısı ve şehrin simgesi Aziz Basil Katedrali (St. Basil Cathedral), Devlet Tarih Müzesi, Lenin’in Mozolesi ve GUM Alışveriş Merkezi Kızıl Meydan’da görülecek yerler listesinin sadece başı çeken maddeleri…
Kızıl Meydan ismi nereden geliyor, Kızıl Meydan ne zaman kuruldu ya da neden bu kadar önemli sorularını yanıtlamak için Kızıl Meydan’ın tarihine doğru ufak bir yolculuğa çıkmakta yarar var.
Çar III. İvan döneminde yani 15. yüzyılda kurulan ve adını o tarihte bugünkü Aziz Basili Katedrali’nin bulunduğu yerde konumlanan Trinity Katedrali’nden alan meydan, daha sonra eski Rusçada “güzel meydan” anlamına gelen “Krasnaya Ploschad” adıyla anılmaya başladı.
İlerleyen yüzyıllarda birçok kanlı idama, devrimlere sahne olan meydan, üzerinde yer alan kırmızı kiremitli yapılar nedeniyle mi yoksa üzerinde kan döküldüğü için mi Kızıl Meydan diye anılmaya başlandı bilinmez ama Sosyalizm’in yeşerdiği bu meydan, Komünizm’in ve Sovyetler’in Kızıl Yıldızı’nı da taşıdığı için Kızıl Meydan adını hakkıyla taşıyor.
Roma Dönemi’nden beri Moskova Nehri’nin kıyısında halkın buluştuğu bir pazar meydanı olan Kızıl Meydan, tarih boyunca fermanların halka okunduğu, festivallerin düzenlendiği hatta idamların halka açık biçimde infaz edildiği bir alandı.
Dünya tarihine yön veren isimlerden Lenin’in Mozolesi’nin de yer aldığı Kızıl Meydan’da bir zamanlar tarihin bu önemli karakterinin mumyalanmış naaşı da sergileniyordu.
Naaşın yerine bugün bir balmumu replikası sergilense de Lenin’i canlıya yakın bir surette görmek oldukça ilginç bir deneyim olarak Moskova’da yapılacak şeyler listesinde önemli bir yer tutuyor.
Kızıl Meydan’a gitmek için kırmızı, mavi ve yeşil metro hatlarını kullanabilirsiniz. Bu üç hatta da Kızıl Meydan’a yakın duraklar bulunuyor.
Yeşil hat üzerinde Teattralnaya istasyonu, mavi hat üzerinde Ploshod Revolyusti ve kırmızı hat üzerinde Okhotny Rad istasyonu Kızıl Meydan’a yakın çıkışlara sahip.
O rengarenk kubbeleriyle Moskova’nın fotojenik güzeli olan Aziz Basil Katedrali, pek çok kişi tarafından Kremlin Sarayı sanılıyor.
Korkunç İvan tarafından bir İtalyan mimara çizdirilen bu ünlü ibadethanenin yapımına 1555 yılında başlanmış.
1561’de ibadete açılan katedral, Korkunç İvan’ın Kazan ve Astrahan hanlıklarına karşı kazandığı zaferlerin simgesi olarak inşa edilmiş.
1990’da tüm Kremlin kompleksiyle birlikte UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan ve bugün içini müze olarak gezebileceğiniz Aziz Basil Katedrali’ne giriş, yaz aylarında 1000 ruble, kış aylarında ise 700 ruble.
Aziz Basil Katedrali Müzesi ve Devlet Tarih Müzesi giriş biletleri sınırlı sayıda satışa sunuluyor, bu nedenle Moskova’ya gitmeden önce http://tickets.shm.ru/ru adresinden biletlerinizi online olarak satın alabilirsiniz.
Bir zamanlar Rus çarlarının yaşadığı bugün Rusya lideri Vladimir Putin’in çalışma ofisinin ve hükümet ofislerinin yer aldığı Kremlin Sarayı’nın bazı bölümleri ve içinde yer alan katedraller turistler için ziyarete açık.
Kremlin sözcüğü Eski Rusçada aslında bir saraydan ziyade surlarla çevrili korunmuş küçük şehirleri adlandırmakta kullanılıyordu. Bu nedenle Rusya’nın genelinde 20’den fazla Kremlin’e rastlamak mümkün.
Sovyet Rusya dönemindeyse Kremlin sözcüğü Moskova’daki Kremlin’le özdeşleşerek doğrudan devletin başını refere eden bir adlandırmaya dönüşüyor; tam olarak Amerkia’daki Beyaz Saray ya da bizdeki Çankaya gibi… Günümüzde Putin’i ağırlayan Kremlin hala bu sıfatı layığıyla taşıyor.
Bugün içinde birçok sarayın ve katedralin yer aldığı Kremlin Surları, Kızıl Meydan’ın doğu yakası boyunca uzanıyor. 1147’de şehirle birlikte inşasına başlanan Kremlin Surları 15. ve 16. yüzyıllarda kuleleri de eklendikçe son halini almaya başlamış.
Kremlin Sarayı, daha doğrusu Kremlin Kompleksi, 27 hektarlık dev bir alana yayılmış durumda.
Turistlerin ziyaretine açık kısımlar içinse iki tip bilet satışı yapılıyor. Bunlardan birincisi Kremlin yapılarını dışarıdan görebileceğiniz ve katedrallere giriş yapabileceğiniz alanı kapsıyor. Bir diğer bilet ise Cephane Müzesi’ni gezmek için. Eğer vaktiniz ve bütçeniz yeterliyse iki bilet de görülecek çok şey vadediyor.
Kremlin Sarayı’nda en çok ilgi çeken iki parçayı görmeden çıkmamanızı öneriyorum. Bunlardan ilki dünyanın en büyük çanı olduğu iddia edilen Çatlak Çan ya da Çar Çanı. 6 metre büyüklüğündeki çan tam 216 ton ağırlığında. Bir yangında düşüp kırılan çan, kırık parçasıyla sergileniyor. Bir diğer dev parça ise Napolyon savaşlarında kullanılmak üzere döktürülken ama kullanılamayan Çar Topu.
Kremlin’de görebileceğiniz diğer önemli yapılardan biri ise Büyük Kremlin Sarayı. Bu saraya yalnızca devlet başkanının özel daveti ile gruplar büyük meblağlar ödeyerek giriş yapabiliyor.
Diğer yapı ise kongrenin toplandığı ve aynı zamanda bir konser salonu olarak Kremlin Balesi’nin de yer aldığı Kremlin Devlet Sarayı.
Kremlin’e giriş biletlerinizi https://tickets.kreml.ru/en/#id=1 adresinden online olarak alabilirsiniz. Kremlin’e girişlerde de 16 yaş ve altı için ücretsiz bilet uygulaması bulunuyor.
Kızıl Meydan’ın en kızıl ve en yüksek yapısı olan Troitskaya Kulesi, 1499’da inşa edilmiş.
Alexender Bahçesi’ne bakan kulenin bodrumu, uzun yıllar zindan olarak kullanılmış.
80 metre yüksekliğindeki kule, bir zamanlar Büyük Komunist Parti Kongresi’ne giriş yapılan sembol bir yapıyken şimdi Kremlin’e turistlerin giriş yaptığı kapı olarak dikkat çekiyor.
1893 yılında açılan alışveriş merkezi, Rusların ihtişamlı mimarisine uygun görüntüsünün yanı sıra en pahalı ve en ünlü markaların yer aldığı mağazalarıyla Moskova’nın en pahalı alışveriş merkezi.
Kızıl Meydan’ın kıyısında bütün ihtişamıyla salınan bu AVM, 3 ana kola yayılan lüks mağazalarıyla alışverişten ziyade merakınızı gidermek için ziyaret etmenizi önereceğim bir nokta.
Moskova’nın en eski ve en ünlü sokaklarından olan Arbat Sokağı, Rus edebiyatının ünlü şairi Puşkin’in evinin de yer aldığı adres.
Sokağa girer girmez gözünüze çarpan bu sevimli masmavi evin karşısında Puşkin’in eşi ile heykeli yer alıyor.
Puşkin ve karısının yan yana tasvir edildiği heykelde Puşkin ve karısı Natali’nin ellerinin kavuşmamasının nedeni ise Puşkin’in 38 yaşındayken karısı uğruna girdiği bir düelloda hayatını kaybetmesi.
Arbat Sokağı’na açık ve koyu mavi metro hatlarının Smolenskaya durağında inerek, yaklaşık 500 metrelik bir yürüyüşle ulaşabilirsiniz.
Mavi Gözlü Dev Nazım Hikmet ve pek sevgili eşi Vera burada yatıyor. “Rüzgara karşı yürürken” betimlenen Nazım Hikmet’in mezarı, Moskova’da Novodeviçi Mezarlığı’nda bulunuyor.
Pek çok önemli Rus şair, yazar, düşünce adamı ve sanatkarının mezarlarının yer aldığı Novodeviçi Mezarlığı; Stalin’in karısı, Nazım Hikmet’in de örnek aldığı ünlü Rus şair Mayakovskiy, Gogol, Eisenstein, Kruşçev ve Boris Yeltsin’in de ebedi istirahatgahı.
Novodeviçi Mezarlığı’na metronun Sportivnaya durağında inerek kısa bir yürüyüşle ulaşabilirsiniz. 11.00 – 17.00 saatleri arasında açık olan mezarlığa giriş ücreti ise 100-200 ruble arasında.
Önünde yer alan büyük meydana da adını veren Büyük Tiyatro yani namıdiğer Bolşoy Tiyatrosu, Rusya’nın dolayısıyla da dünyanın en büyük tiyatro binalarından biri.
Tam 7 katlı olan bu tiyatroda bir gösteri izlemek için büyük meblağları gözden çıkarmanız gerekiyor, çünkü dünyada en çok milyarderin yaşadığı şehir Moskova’da Büyük Tiyatro’da bir oyun izlemek statü göstergelerinden biri kabul ediliyor.
Bolşoy Tiyatrosu, Kızıl Meydan’a oldukça yakın bir konumda yer alıyor.
Dünya edebiyatının belki de belkemiğini oluşturan Rus Edebiyatı, ülkenin iki önemli kültür şehri olan Moskova ve St. Petersburg çevresinde şekillendi.
Birçok Rus şair ve yazarın sokaklarında gezdiği, restoranlarında yemek yediği ve ilham aldığı Moskova, Rus edebiyatının da başkenti aynı zamanda.
Birçok yazar ve şair ve devlet adamının ebedi istirahatgahı olan Novodeviçi Mezarlığı’nın yanı sıra Moskova’da yaşamış ünlü edebiyatçıların adreslerine de mutlaka uğramak gerek.
Ölü Canlar ve Bir Delinin Hatıra Defteri gibi ölümsüz eserleriyle bildiğimiz Nikolay Gogol, ömrünün son 4 yılını Arbat Sokağı’nda yer alan klasik bir konakta geçirdi.
Yazarın kişisel eşyalarının ve kütüphanesinin bulunduğu konak, gösterişli demir kapısı ve bahçedeki Gogol heykeliyle dikkat çekiyor.
Pazartesi ve salı günleri kapalı olan Nikolay Gogol Müzesi’ne giriş ücreti ziyaretçinin yaşı ve kategorisine göre 40 ila 120 Ruble arasında değişiyor.
Adres: Nikitskiy Bulvarı 7a, Moskova
Etkisi tüm dünyaya yayılmış “kırık dizeli” şiirlerin şairi Mayakovsky de Moskova’nın önemli sakinlerinden biriydi.
Mayakovsky, Nazım Hikmet’i de etkisi altına alan şiirlerini Moskova’da yazdı.
Şair, babasının ölümünden sonra annesi ve kız kardeşiyle 1906’da Moskova’ya geldi. Burada birçok farklı dairede kiracı olduktan sonra Moskova’nın kalbindeki dairesine yerleşti.
Şairin bu evden elinde yeni yazılmış şiirleriyle sokağa çıkıp, yayınevine yürüdüğünü hayal etmek bile muhteşem.
Müze; salı, perşembe ve cuma günleri ziyarete açık.
Adres: Lyubyanskiy Pasajı, No: 3/6
18. yüzyılda tipik bir Moskova evi nasıl görünürdü diye merak ediyorsanız Tureyengev Evi size muhteşem bir örnek sunuyor.
Turyengev’in annesinin yaşadığı ve yazarın sıkça ziyaret ettiği hatta çatı katında yazılarını kaleme aldığı bu ev, yazara ilham veren pek çok kişiyi ağırlamış.
Turyengev Evi; çarşamba, perşembe ve cuma günleri ziyarete açık.
Adres: Ulitsa Ostozhenka No: 37
Suç ve Ceza, Budala gibi dünya klasikleriyle tanıdığımız Dostoyevski’nin St. Petersburg’a taşınmadan önce gençlik yıllarında yaşadığı bu küçük dairede, yazarın ailesine ait anılar ve eşyalar sergileniyor.
Bir binanın giriş katında yer alan ve oldukça küçük ve mütevazı olan dairede, hiç restorasyon ve yenileme yapılmadığından her şey ilk günkü durumuyla korunmuş.
Dostoyevski’nin Dairesi, pazartesi günleri hariç diğer günlerde ziyarete açık.
Adres: Ulitsa Dostoevskogo No: 2
Moskovalılara dünya standartlarında bir yaşam alanı sunan Gorky Park, adını Maxim Gorky’den alıyor.
İçinde çocuklar için oyun alanları, bisiklet yolları ücretsiz Wi-Fi, spor alanları ve otopark bile bulunan bu parka giriş ücretsiz ayrıca park 7/24 ziyarete açık.
Gorky Parkı’na Sokolnicheskaya metro hattının Park Kultury durağında inerek ulaşabilirsiniz.
Pahalı mücevherlerden hediyelik matruşkalara kadar ne ararsan var denilecek cinsten bir bit pazarı burası. Onlarca tezgahı dolaşırken evinize ve dostlarınıza götürecek birçok şey bulabilirsiniz.
Antikacılarla sıkı pazarlıklara girebilir, ikinci el eşya alabilir, geleneksel Rus hediyeliklerini burada bolca bulabilirsiniz.
İzmailova Market’e metro ile gitmek için haritada koyu mavi ya da morla gösterilen Arbatsko-Pokrovskaya hattını kullanarak pazarla aynı ismi taşıyan durakta inebilirsiniz.
Moskova’daki Nişantaşı olarak nitelendirebileceğimiz yerlerden biri de Tverskaya Bulvarı.
Dünyanın en ünlü markalarının mağazaları, lüks ve pahalı oteller bu yol boyunca arzıendam ediyor.
Kızıl Meydan’a uzanan bu cadde üzerinde Rusya Meclisi de yer alıyor.
Porche, Bentley ve Maserati gibi nadir görebileceğiniz pek çok otomobilin cirit attığı bu caddede özellikle araba meraklılarının bir tur atması gerek.
“Moskova’da ne yenir, ne içilir?” denince aklımıza ilk olarak votka gelse de Rus mutfağı, dünyanın ne zengin mutfaklarından biri.
Rus mutfağı, hem et yemekleri hem de deniz ürünleri hem de hamur işleri yönünden geniş bir lezzet yelpazesi sunuyor.
Moskova’nın en pahalı ve ünlü restoranlarında da fast food restoranlarında da servis edilen ünlü Rus lezzetlerinden bazıları şunlar:
Kontrfile etin ince şeritler halinde mantar ve krema ile sote edildiği Stroganoff bifteği, deyim yerindeyse Rus mutfağının medarıiftiharı.
Moskova’da en iyi Stroganoff bifteğini yiyebileceğiniz adresler ise Tverskaya Caddesi’ndeki Prime Star ve Cafe Pushkin.
Bu arada Cafe Puskin, son yıllarda Moskova’nın en ünlü ve en iyi restoranlarından biri olarak kabul ediliyor.
Envai çeşit sebzenin pancarla pişirildiği bu kırmızı çorba, hem sağlık hem de lezzet açısından Moskova’da denenecek yemeklerin başında geliyor.
Geleneksel Rus yemekleri konusunda oldukça başarılı olan Lepim i Varim ile menüsünde çeşit çeşit çorba ve salatadan başka bir şeye yer vermeyen Zupperia, Moskova’da en iyi Borshch çorbası yapan mekanlar.
Bizim mantı, Rusların pelmeni, Gürcülerin hıngal dediği hamur işi yemeği, yüzyıllardır dünya mutfaklarının ortak lezzeti.
Yumuşacık ve bol malzemeli Rus mantısı şeklinde tarif edebileceğimiz pelmeni; köfteli, peynirli ya da lahana ile dolduruluyor.
Kaynar suda haşlanıp üzerinde et suyu ve tereyağı gezdirildikten sonra servis tabağına alınıyor.
Mantıdan farklı olarak yoğurt yerine ekşi krema ile servis ediliyor. Moskova’daki en iyi pelmeni ise Beryozka’da yapılıyor.
Orta Asya’dan gelen bir Rus lezzeti. Moğol mutfağından Rus mutfağına yerleşen bir lezzet olan shashlyk bizim Türkçe ismiyle bildiğimiz şaşlık kebabının aynısı.
Restoranlarda haşlanmış sebze ya da patatesle servis edilen Shashlyk yemek için Moo-Moo (My My) en iyi adres.
Arbat Sokağı’ndan geçerken yerini kolaylıkla bulabileceğiniz Moo-Moo adını inek sesinden alan mütevazı bir mekan.
Dünyanın en önemli başkentlerinden biri olan Moskova, her yıl hem iş seyahatleri ve uluslararası fuarları için hem de gezmek amacıyla gelen milyonları ağırlıyor.
İş adamlarını, bürokratları ve konforundan ödün vermeyen yüksek bütçeli misafirleri ağırlayan lüks Moskova otellerinin yanı sıra sırt çantalılara ya da öğrenci bütçesiyle yola çıkan konuklara uygun Moskova pansiyonları ve Moskova hostelleri de bulunuyor.
Moskova’da uzunca bir süre kalacaklar ya da ev konforu arayanlar içinse Moskova, bir kiralık apart cenneti sayılabilir.
Birbirinden seçkin ve lüks otellerin yer aldığı Moskova’da milyarderlere layık oteller, genellikle şehrin kalbinde, Altın Çember (Golden Ring) olarak adlandırılan şehir merkezinde yer alıyor.
Şehrin banliyölerinde ise daha uygun fiyatlı konaklama alternatiflerini bulmak oldukça kolay. Şehir merkezinin dışındaki Moskova otellerinde ve kiralık dairelerde konaklayanlar, dünyanın en gelişmiş metro ağı ve gösterişli metro istasyonları sayesinde şehri daha yakından tanıma fırsatına sahip oluyor.
Moskova’da şehrin merkezi Kızıl Meydan’a yakın otellerde konaklamak için Tverskaya otelleri ve Begovoy bölgesi otelleri ideal. Burada pek çok tanınmış ve pahalı otel zincirinin otelleri yer alıyor.
Moskova’da daha ekonomik otellerde konaklamak içinse Arbat bölgesi ve Taganskaya bölgesinde yer alan apartlar, hosteller ve pansiyonlar uygun fiyatlı seçenekler sunuyor. Tverskaya otelleri arasında orta düzey hizmet veren uygun fiyatlı oteller de bulunabiliyor.
Şehir merkezinin biraz doğusunda kalan Partizanskaya otelleri de hem ekonomik hem de merkeze kolayca ulaşabileceğiniz konumuyla “Moskova’da nerede kalınır?” sorusuna verilecek en iyi yanıtlardan biri.
Moskova’da alışveriş yapmak niyetindeyseniz, dünyanın en pahalı şehirlerinden biri olduğunu kabul ederek yola çıkmakta yarar var.
Moskova sokaklarında hediyelik eşya alabileceğiniz sayısız dükkan ve butik var evet ama dünyanın pahalı markalarını ve tasarım kıyafetleri bulabileceğiniz alışveriş adreslerinin sayısı daha fazla denebilir.
Moskova’nın en pahalı alışveriş adresi hem tarihi değeri hem de konumu itibarıyla GUM alışveriş merkezi.
19. yüzyıl mimarisinden izler taşıyan yapı, içinde yer alan sayısız restoranı, lüks mağazaları, cam tavanı ve zarif köprüleriyle dünyanın en güzel alışveriş merkezlerinin başında geliyor.
Moskova’daki bir diğer ünlü alışveriş merkezi ise TSUM. Kızıl Meydan’a ve Bolşoy Tiyatrosu’na yürüme mesafesinde, Petrovka Sokağı’nda yer alan TSUM, 1000’i aşkın dükkanıyla Moskova’da görülmeye değer yerlerden biri.
Sıradan bir Moskovalı gibi daha uygun fiyatlara alışveriş yapmak için gidebileceğiniz adresler ise Aviapark, Evropeisky Alışveriş Merkezi ve Okhotny Ryad. Moskovalıların dediğine göre bu devasa mekanda gideceğiniz yeri bulabiliyorsanız gerçek bir Moskovalı olmuşsunuz demektir.
“Moskova’dan hediyelik ne alınır?” diyenler için birbirinden renkli ve sevimli sayısız seçenek var. Bunların başında elbette içinde 30 bebeğe kadar sığan matruşka bebekleri geliyor. Bunun dışında savaş filmlerinden aşina olduğumuz Rus tipi kürklü şapkaların her rengini hediyelik dükkanlarında bulmak mümkün. Ayrıca çiçekli desenleriyle göz kamaştıran Rus şalları, üzerinde muhteşem çizimler bulunan dekoratif semaverler ve üzeri lake ahşap kutular, Rusya’dan bize ne getirdin diyen dostlarınızı memnun edecek hediyeler. Bir de unutmadan sevdiklerinize votka ve Rus çikolatası da armağan edebilirsiniz.
Müzik ve dansın sabahın ilk ışıklarına kadar sürdüğü renkli ve heyecanlı Moskova geceleri, dünyanın dört bir yanından eğlenmeye gelenleri buluşturuyor. Çoğunlukla elektronik müzik ve DJ partileriyle öne çıkan Moskova gece kulüpleri, yetişkin eğlencesine uygun şovlarıyla da dikkat çekiyor.
Aynı anda 1500-2000 kişinin eğlenebildiği geniş kapasiteli gece kulüplerinden size bir evin salonunda müzik dinlerken içkinizi yudumluyor gibi hissettiren hipster mekanlara kadar geniş bir yelpazesi var Moskova’nın.
Şehrin en tanınmış gece kulüplerinden bazıları Vlounge Football Bar, City Pub Crawl Moscow, Hookah Bar Chilling ve Kot Shredingera.