Trakya Bölgesi Doğal Güzellikleri Nelerdir?
Kırklareli, Vize’de yer alan, Türkiye’nin en büyük kara ve su ekosistemlerinden biri olan İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı Trakya’nın mutlaka görülmesi doğal güzellikleri arasında ilk sırada yer alıyor.
Hafta sonu Trakya kaçamağında nerelere gidilir?
İğneada, Kıyıköy, Şarköy, Beğendik Köyü, Keşan hafta sonu gidebileceğiniz Trakya rotalarından sadece birkaçı.
Trakya’da Ne Yenir?
Trakya’nın her ilinin kendine özgü özel bir lezzeti var. Edirne’nin ciğeri, Tekirdağ’ın köftesi ilk akla gelenler.
Üzüm bağlarının meşhur olduğu Tekirdağ’dan, karşı konulmaz lezzetleri ile gönüllerde taht kurmuş Edirne’ye oradan da doğal güzellikleri ile kendine hayran bırakan Kırklareli’ne doğru mini bir seyahate çıkmaya ne dersiniz? Cevabınız evetse buyrun yazımıza.
Trakya’da gezilecek yerler:
Hora Feneri Osmanlı Dönemi’nde denizcilere yol göstermesi için Sultan Abdülmecit tarafından Fransızlara yaptırılmış. 1861 yılında yapılan Hora Feneri’nin ışığı günümüzde hala Marmara Denizi’nde ilerleyen denizcilere yol gösteriyor. Tamamı demir olan fener kendi etrafındaki dönüşünü yirmi saniyede tamamlıyor.
Mübadele yıllarına kadar Rumlarla Türklerin iç içe yaşadığı Mürefte, Trakya’nın üzüm bağları ile meşhur kasabalarından. Eğer üzüm bağlarına ve suyuna merakınız varsa Ağustos-Ekim ayları arasında düzenlenen özel turlara katılabilirsiniz. Mürefte’ye giderseniz 2007 yılından beri ziyarete açık olan Mürefte Kültür Evi’ni ziyaret etmeyi de ihmal etmeyin derim. Mürefte Kültür Evi’nde Trakya kültürüne ait pek çok resim, belge, el yazması eserler, mutfak eşyası gibi pek çok farklı araç gereç ve sanat eseri görebilirsiniz.
Tekirdağ’ın Marmara Ereğlisi Bölgesi’nde sizi bekleyen tarihi yerlerden biri de Roma Dönemi’nden kalma kalıntıların yer aldığı Perinthos Antik Kenti. Kalıntıların tamamı henüz çıkarılamamış olsa da çıkarılan kısımlar açık hava müzesi olarak sergileniyor ve üstelik burayı gezmek için herhangi bir ücret ödemeniz gerekmiyor. Tarihe ilgisi olanlara duyurulur!
Tekirdağı’ın Şarköy ilçesinde yer alan Uçmakdere, mavi ve yeşili buluşturan eski bir Rum Köyü. Uçmakdere’ye gitmeye karar verirseniz benim önerim sabah gidip güne köy meydanında en doğal ürünlerle hazırlanan nefis bir kahvaltı ile başlamanız.
Sıla’nın Notu: Tekirdağ’a giderseniz tadı damağınızdan uzun süre silinmeyecek yemeklerle dolu bir lezzet turu yapmayı da ihmal etmeyin.
Daha fazlası için: Tekirdağ’da Ne Yenir, Nerede Yenir?
Mimar Sinan’ın ustalık eserim dediği ve 80 yaşında inşaa ettiği Selimiye Camii Edirne’de görülmesi gereken yerler arasında ilk sıralarda yer alıyor. 2012 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren Selimiye Camii ihtişamı ile şehri ziyarete gelenleri büyülüyor desem abartmış olmam.
Selimiye Camii’nin içinden de geçebileceğiniz Tarihi Arasta Çarşısı Osmanlı Dönemi’nde camiye gelir sağlaması amacıyla III. Murat tarafından yaptırılmış. İçerisinde yüzün üzerinde dükkan bulunan Tarihi Arasta Çarşısı’ndan alışveriş de yapabilirsiniz. Seyahatlerinden eli boş dönmeyi sevmeyenlere duyurulur!
Türk İslam Eserleri, Arkeoloji ve Etnografya Müzeleri 1925 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün isteği üzerine yaptırılmış. Yunan, Roma ve Bizans dönemlerinden kalma eserlerin yanı sıra Prehistorik dönemde kalma pek çok eserde bu müzelerde sergileniyor.
Türk İslam Eserleri, Arkeoloji ve Etnografya Müzeleri konumu
Bir dönem Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yapmış olan Edirne’de görülmesi gereken en önemli tarihi yerlerden biri de Bayezid Külliyesi ve Sağlık Müzesi. 2004 yılında Avrupa Konseyi’nde Avrupa Müze Ödülü alan müzedeki canlandırmalar da oldukça ilgi çekici. Meraklılarına duyurulur!
Bayezid Külliyesi ve Sağlık Müzesi konumu
Külliyenin hemen yanıbaşında yer alan tarihi Bayezid Köprüsü Tunca Nehri üzerinde yer alıyor. Külliyenin şehirle bağlantısını sağlamak amacıyla inşa edilen kemerli yapıdaki köprü yaklaşık yüz metre uzunluğunda.
Bir Edirne klasiği olan ve her yıl düzenlenen yağlı güreş yarışlarının düzenlendiği Kırkpınar Er Meydanı farklı deneyimler arayanlar için değişik bir gezi alternatif olacaktır. 2010 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kırkpınar Güreşleri’ni yerinde izlemek bence oldukça farklı bir aktivite olabilir.
Sarayiçi Kırkpınar Er Meydanı konumu
Karaağaç Mahallesi’nde Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi içinde yer alan garın içinde eski bir siyah tren sergileniyor. Sirkeci Garı’ndan esinlenilerek 1913-1914 yılları arasında inşa edilen Tarihi Gar’ı Edirne’de görülecek yerler listenize ekleyebilirsiniz.
1923 yılında imzalanan Lozan Barış Antlaşması’nın anısına inşa edilen anıt üç sütundan oluşuyor. Sütunların her biri su ile ayrılan üç vatan toprağını sembolize ediyor. En uzun olan sütun Anadolu’yu, ortanca sütun Trakya’yı en kısa sütun ise Karaağaç Bölgesi’ni temsil ediyor.
Edirne’nin antik şehirlerinden biri olan Enez, Yunanistan sınırında yer alıyor. Enez’e giderseniz tertemiz sularında gün boyu denizin ve güneşin tadını çıkarabileceğiniz gibi tarihi değerlerini de keşfe çıkabilirsiniz. Enez’in es geçmemeniz gereken tarihi yerleri arasında Ainos Antik Kenti, Enez Kalesi, Ayasofya Kilisesi, Has Yunus Türbesi ilk sıralarda yer alıyor.
Sıla’nın Notu: Edirne’de keşfedilmeyi bekleyen derya deniz bir tarih, tadılmayı bekleyen efsane yemekler var. O yüzden seyahatinizi en az üç gün olacak şekilde planlayın derim.
Mimar Sinan tarafından inşa edilen külliye Lüleburgaz’da yer alıyor. İnşa edildiği dönemde külliyenin içinde cami, medrese, hamam, sarnıç, arasta, köprü, çeşme gibi bir çok yapı yer alıyormuş. Ancak bunlardan sadece cami, medrese, hamam ve arasta günümüze ulaşmış.
Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi konumu
Kırklareli’nin Vize İlçesi’nde yer alan Küçük Ayasofya, 6. Yüzyılda Jüstinyen Dönemi’nde kilise olarak inşa edilmiş. Osmanlı Dönemi’nde 15. Yüzyılın sonlarına yaklaşıldığında ise kiliseden camiye çevrilmiş. Günümüzde hala ibadete açık bir cami olan Vize Küçük Ayasofya Gazi Süleyman Paşa Camii olarak da biliniyor.
Kıyıköy’de yer alan Aya Nikola Manastırı Trakya tanıtımlarında en sık fotoğrafı çekilen tarihi yapılardan biri. 6. Yüzyılda yapıldığı düşünülen manastır aynı zamanda dünyadaki en iyi kaya manastır örneklerinden biri.
İğneada sınırları içinde yer alan Longoz Ormanları Trakya’nın doğa harikası yerleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Kendinizi bir film setinde gibi hissedeceğiniz Longoz Ormanları’nda dolaşırken bol bol fotoğraf çekmeyi ihmal etmeyin.
Sıla’nın Notu: Trakya seyahatinizi farklı bir deneyim ile taçlandırmak isterseniz Longoz Ormanları’ndaki glamping alanlarından birinde konaklayabilirsiniz.
Dupnisa Mağarası Trakya’nın turizme açılan ilk ve tek mağarası olma ünvanına sahip. Yaklaşık dört bin yıldan beri oluşumunu sürdürdüğü düşünülen Dupnisa Mağarası’nda zengin damla taş oluşumları yer alıyor. Dupnisa Mağaraları’nın üst katını oluşturan ve sadece 250 metrelik bölümünün ziyarete açık olduğu Kuru Mağara’nın içinde dev sarkıt ve dikitlerin yanı sıra kocaman sütunlar da yer alıyor. Dupnisa’nın diğer bir bölümü olan Sulu Mağara’nın ise sadece 200 metrelik bölümü ziyarete açık. İçinde yer altı nehri ve derin göllerin bulunduğu Dupnisa Mağarası ekstrem sporlarla arası iyi olanlar ve macera tutkunları için bir cennet.