Sahip olduğu ormanlar sayesinde “Yeşil Bursa” olarak bilinen Bursa, ülkemizin en büyük dördüncü şehri olarak bizleri selamlıyor. Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti olması bakımından büyük bir tarihi önemi olan Bursa, hem doğal hem de tarihi güzellikler bakımından öne çıkıyor.
Bizler de bu yazımızda sizler için faydalı olmasını umarak Bursa’da gezilecek yerleri derledik. Hepinize şimdiden güzel bir Bursa gezisi dileriz.
Bursa gezilecek yerler listesi:
İçindekiler
Bursa’nın tarihi sembollerinden birisi olan Ulu Cami, I. Beyazıt tarafından 1396–1400 yılları arasında yaptırılmış. Osmanlı Dönemi’nin önemli eserlerinden Ulu Cami ve Külliyesi, Bursa kent merkezinde, Atatürk Caddesi üzerinde konumlanıyor.
Çok ayaklı camilerin en klasik ve anıtsal örneği sayılan Ulu Cami’de, yirmi adet kubbe bulunuyor. Ülkemizdeki iç cemaat yeri en geniş cami olan Ulu Cami, Bursa gezinizde mutlaka görmeniz gereken tarihi yerler arasında bulunuyor.
Osmangazi Belediyesi sınırları içindeki Bursa Kalesi, şehirde ziyaret edilmesi gereken tarihi yerler arasında bulunuyor. Hisar bölgesindeki Bursa Kalesi’nin yapımı M.Ö. birinci yüzyıla dayanıyor.
Şehre hâkim bir konumdaki Bursa Kalesi’nin surlarının uzunluğu günümüzde toplam 2 kilometre. Bursa Kalesi’nde Hisar Kapı, Kaplıca Kapısı, Zindan Kapısı, Pınarbaşı Kapısı ve Yer Kapı olarak adlandırılan toplamda beş adet kapı bulunuyor.
2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren “Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğuşu” Dünya Miras Alanı’nın bileşenlerinden birisi olan Yeşil Külliye; Yeşil Cami, bir medrese, aşevi, Yeşil Türbe ve hanlardan meydana geliyor.
Mimarı Hacı İvaz Paşa olan Yeşil Külliye’nin süslemeleri ve çinileri Tebrizli ustalara yaptırılmış. Külliye ismini yapılarındaki çinilerin renginden alıyor. Eşsiz güzellikteki çinilere sahip olan bu tarihi yapı, Bursa ziyaretinizde mutlaka görmeniz gereken yerler arasında bulunuyor.
Bursa’nın sembollerinden Yeşil Külliye’nin içerisindeki Yeşil Türbe, I. Beyazıt’ın oğlu Mehmet Çelebi tarafından 1421 yılında yaptırılmış. Yeşil renkteki çinileri ile ünlü olan Yeşil Türbe, şehrin her yerinden görülebilecek bir konuma sahip.
Osmanlı mimarisinde tüm duvarlarının çini ile kaplı olduğu tek türbe olan Yeşil Türbe’de, Çelebi Sultan Mehmet ile oğulları Şehzade Mustafa, Mahmut ve Yusuf ile kızları Selçuk Hatun, Sitti Hatun, Hafsa Hatun, Ayşe Hatun ve dadısı Daya Hatuna ait olmak üzere toplam dokuz adet sanduka bulunuyor.
Yeşil Külliye’de yer alan Yeşil Cami, ilk dönem Osmanlı mimarisinin önemli örnekleri arasında gösteriliyor. Çinileri ile görkemli bir görünüme sahip olan Yeşil Cami, Çelebi Mehmet tarafından aynı zamanda hükümet konağı olarak inşa ettirilmiş. Ahşap işçiliği olarak da öne çıkan Yeşil Cami, Bursa’da gezilmesi gereken tarihi yerler arasında bulunuyor.
Bursa’nın Hanlar Bölgesi’nde Ulu Cami ile Orhan Cami arasında yer alan Koza Han’ın anıtsal giriş kapısı ve avlusunda bulunan altı şadırvanlı köşk mesciti, şehrin simgeleri arasında kabul ediliyor. 15. yüzyıl sonlarında II. Beyazıt tarafından, mimar Abdül Ula Bin Pulat Şah’a yaptırılmış olan Koza Han’ın içinde ipek kozası ticareti yapıldığı için hana bu isim verilmiş. Eskiden ipek ticareti için kullanılan tarihi kervansarayda günümüzde alışveriş yapılabilecek dükkânlar bulunuyor.
Tophane Meydanı, adını geçmişte ramazan aylarında iftar ve sahur vaktini haber vermek amacıyla patlatılan toplardan alıyor. Tarihi savaş topları, saat kulesi, Osman Gazi ve Orhan Gazi Türbeleri, seyir terası, Kurtuluş Savaşı Şehitliği, asırlık çınar ağaçları ve çay bahçelerinin bulunduğu Tophane Meydanı, Bursa’nın en güzel seyir teraslarına sahip. Sizler de Bursa’yı ziyaret ettiğinizde buraya gelerek Bursa Ovası’nı, Uludağ manzarasını ve Hanlar Bölgesi’ni yukarıdan görebilirsiniz.
Osmanlı Padişahı II. Abdülhamit’in tahta çıkışının 29. yılı şerefine inşa edildiği rivayet edilen Tophane Saat Kulesi, Tophane Parkı’nın içerisinde bulunuyor. 6 katlı ve 33 metre uzunluğunda olan Tophane Saat Kulesi, Bursa’da Osmanlı dönemi mimarisini yansıtan önemli bir tarihi eser olarak karşımıza çıkıyor. Sizler de Bursa gezinizde tarihi saat kulesini ziyaret ederek panoramik bir Bursa manzarasını görebilirsiniz.
Tophane Parkı’nın içerisindeki Osman Gazi Türbesi’nde, Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi’nin naaşı bulunuyor. Orhan Bey, 1326 yılında Bursa’yı fethedince babası Osman Gazi’nin vasiyetini yerine getirerek babasını “Gümüşlü Kubbe” denilen yapının içine defnetmiş.
Osman Gazi’nin “Gümüşlü Kubbe” olarak isimlendirdiği yapı, Bursa kuşatması sırasında uzaklardan güneş altında kurşun kaplı kubbesi parlayan bir Bizans şapeliymiş. 1801 yılındaki yangınla ve 1855 yılındaki deprem ile tamamen yıkılan türbe, Sultan Abdülaziz tarafından eski yapısına sadık kalınarak 1863 yılında bugünkü haline getirilmiş.
Osman Gazi’nin oğlu olan Orhan Gazi’nin Türbesi, Hisar Semti’ndeki Tophane Parkı’nda yer alıyor. Osmangazi Türbesi’nin tam karşısındaki türbe, Bursa’nın fethinden önce şehrin metropolit manastırı olarak kullanılan Sainte Elie Manastırı’nın zemin mozaikleri üzerine inşa edilmiş. Kare planlı olarak yapılan Orhan Gazi Türbesi’nin her cephesinde üçer pencere bulunuyor.
Bursa’nın ana caddelerinden birisi olan Atatürk Caddesi, şehirde ziyaret etmeniz gereken yerler arasında bulunuyor. Alışveriş yapmak veya caddedeki kafelerde oturmak için gidebileceğiniz Atatürk Caddesi’nde yaşayan bir kent dokusu oluşturulması adına belediye tarafından düzenleme çalışmaları yapılıyor.
Mustafa Kemal Atatürk’ün 20 – 24 Ocak 1923 tarihinde Bursa’ya ikinci gelişinde kaldığı ev, günümüzde Bursa Atatürk Müzesi olarak hizmet veriyor. Bursa’daki sivil mimari örneklerinin en önemlilerinden birisi olan köşkteki müzenin birinci katında kabul salonu ile buraya açılan dinlenme odası yer alıyor. Müzenin ikinci katında ise yatak odaları ve çalışma odaları bulunuyor.
Köşkte sergilenen eşyaların tamamına yakını, Atatürk’ün burada kaldığı sürede kullandığı orijinal nesneler. Pazartesi günü dışında her gün 08:00 – 17:00 saatleri arasında ziyaret edebileceğiniz Atatürk Müzesi ücretsiz olarak geziliyor.
Bursa’nın simgelerinden İnkaya Çınarı, ismini Osmanlı Devleti’nin ilk köylerinden birisi olan İnkaya Köyü’nden alıyor. 600 yıllık tarihi çınar, ülkemizin en yaşlı ağaçlarından birisi olarak bizleri selamlıyor. Çekirge yolu üzerinde Uludağ’a çıkarken üçüncü kilometredeki İnkaya Çınarı, Bursa’da görülmesi gereken doğal güzellikler arasında bulunuyor.
Eğlenceli ve eğitici etkinlikler sunan bir bilim merkezi olan Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi, 6 – 14 ve 14 – 18 yaşları arasındaki öğrenciler başta olmak üzere, toplumun tüm kesimini hedef kitlesi olarak kabul ediyor. Bilim gösterileri, deney düzenekleri ve gökevi gibi öğretici etkinliklere ev sahipliği yapan merkezde bilimsel atölyeler de düzenleniyor.
Bursa’yı yüksekten görmek ve Uludağ’a ulaşmak için kullanılan teleferikte sizleri şahane manzaralar bekliyor. Bursa Teleferik biletleri ücretleri aynı gün gidiş – dönüş ve tek yön olarak değişikilik gösteriyor.
Ülkemizin en önemli kış turizmi merkezlerinden birisi olan Uludağ; 1961 yılında Milli Park olarak ilan edilmiş. Doğal güzellikleri ve kayak olanakları ile birçok kişinin ilgisini çeken Uludağ, Bursa’da görülmesi gereken doğal güzellikler arasında bulunuyor. Eğer Bursa ziyaretiniz kış mevsimine denk gelirse, sizler de Uludağ Kayak Merkezi’ni ziyaret ederek kış sporları yapabilirsiniz.
Türk geleneksel gölge oyunu olan Karagöz’ün tarihini ve karakterlerini anlatan Karagöz Müzesi, 2007 yılında açılmış. Karagöz Gölge Oyunu kültürünü tanıtmak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla kurulan müze, ülkemizde bir ilk olma özelliğini taşıyor. Müzeyi pazartesi günü hariç haftanın her günü 9:30 – 17:30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Bursa’nın en önemli mimari yapılarından bir tanesi olan Emir Sultan Cami, şehrin doğusunda Uludağ’ın eteklerinde konumlanıyor. Bursa’nın Yıldırım İlçesi’ndeki Emir Sultan Cami, Yıldırım Beyazıt’ın kızı Hundi Fatma Hatun tarafından kocası Emir Sultan adına yaptırılmış. 14. yüzyılda yaptırıldığı düşünülen Emir Sultan Cami’nin kesme taştan iki minaresi bulunuyor.
Emir Sultan’ın eşi ve Yıldırım Bayezid’in kızı Hundi Hatun tarafından 15. yüzyılda yaptırılan külliyenin içerisindeki Emir Sultan Türbesi, 1804 yılında Sultan III. Selim’in cami ve türbeyi yeniden inşa etmesiyle bugünkü halini almış. Emir Sultan Türbesi’nde Emir Sultan Hazretleri ile eşi Hundi Hatun, oğulları Emir Ali ve iki kızlarına ait sandukalar yer alıyor.
2004 yılında açılan Bursa Kent Müzesi, şehrin merkezi konumundaki Heykel Meydanı’nda yer alıyor. Bursa’nın yedi bin yıllık zaman diliminde geçirdiği değişim ve dönüşümleri görebileceğiniz müzeyi, pazartesi günü dışında haftanın her günü 09:00 – 17:30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Bursa’nın Yıldırım İlçesi’ndeki Tofaş Bursa Anadolu Arabaları Müzesi, 2002 yılında ziyarete açılmış. Bursa’da tekerleğin at arabasından otomobile gelişiminin sergilendiği müze, pazartesi günü hariç 10:00 – 17:00 saatleri arasında gezilebiliyor.
Bursa’da gezilecek doğal güzellikler arasındaki Soğanlı Botanik Parkı, 400 dönümlük bir alanı kaplıyor. Kurulduğu 1998 yılından beri birinci derece sit alanı olan Soğanlı Botanik Parkı’nda Japon Bahçesi, Fransız Bahçesi, İngiliz Bahçesi, gül bahçesi, kaya bahçesi, kokulu bitkiler bahçesi ve şekilli bitkiler bahçesi gibi bölümler yer alıyor.
Bursa’nın Osmangazi İlçesi’ndeki Üftade Cami, 1580 yılında vefat eden Üftade Mahmud Muhiddin tarafından inşa ettirilmiş. 1855 yılındaki depremde zarar gören cami, 1869 yılında Serazkar Rıza Paşa tarafından yeniden yaptırılmış. Üftade Cami’nin kare planlı türbesi caminin doğusunda bulunuyor.
Sultan II. Murat’ın 1425–1426 yıllarında yaptırdığı Muradiye Külliyesi, 2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiş. Hamam, medrese, imaret ve 12 türbeden oluşan Muradiye Külliyesi, Bursa’da gezilecek tarihi yerler arasında bulunuyor.
Bursa’da yaptırılan son padişah külliyesi olma özelliğini taşıyan Muradiye Külliyesi, bulunduğu mahalleye adını vermiş. Günümüzde külliyenin medresesi müze, imareti ise restoran olarak kullanılıyor.
Üçüncü Osmanlı Padişahı I. Murat tarafından yaptırılan Hüdavendigar Külliyesi, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. 1367–1385 yılları arasında yapıldığı düşünülen Hüdavendigar Külliyesi, Bursa’nın Çekirge semtinde konumlanıyor.
Cami, medrese, türbe, imaret, hamam ve çeşme yapılarından oluşan Hüdavendigar Külliyesi’nin yapımı ile Bursa kent merkezi artık doğuya doğru değil, batıya doğru gelişmeye başlamış. Külliyenin en önemli yapısı olan Hüdavendigar Cami, Osmanlı mimarisinde alt katı cami, üst katı medrese olarak kullanıldığı bilinen tek yapı olarak karşımıza çıkıyor.
Osman Gazi’nin oğullarından Alaaddin Bey tarafından 1326 yılında yaptırılan Alaaddin Paşa Cami, Bursa’da yapılan ilk cami olarak biliniyor. Tipik bir Erken Osmanlı dönemi camisi olan Alaaddin Paşa Cami, 1855 depreminde zarar görünce 1861 – 1862 yıllarında caminin yıkılan yerleri tamir ettirilerek yeniden ibadete açılmış.
Bursa’nın merkezinde konumlanan Hanlar Bölgesi, 14. yüzyılda oluşmaya başlayan ve 16. yüzyılın ortalarına kadar padişahların ve devletin ileri gelenlerinin yaptırdığı anıtsal yapılar ile gelişen ticaret merkezi olarak bizleri selamlıyor. Bursa’da gezilecek tarihi yerler arasındaki Hanlar Bölgesi, 2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınmış. Hanlar Bölgesi’nde; Koza Han, Fidan Han, Pirinç Han, İpek Han, Emir Han, Geyve Han, Galle Han, Çukur (Kütahya) Han, Kapan Han ve Tuz Han bulunuyor.
Sultan II. Beyazıt tarafından yaptırılan Pirinç Han, şehir merkezindeki Hanlar Bölgesi’nde, Cumhuriyet Caddesi üzerinde konumlanıyor. Mimarları Sultan Şah Oğlu Yakup Şah bin Sultan Şah ve Abdullah Oğlu Ali olan Pirinç Han’ın üst katında 40, alt katında ise 38 odası bulunuyor. 1855 depreminde zarar gören Pirinç Han, uzun süren restorasyonların ardından 2002 yılında alışveriş merkezi olarak açılmış.
Hanlar Bölgesi’ndeki Kapalı Çarşı, Orhan Gazi zamanında hanların aralarının çatı ile kapatılması ile oluşmuş. Daha sonraki yıllarda ise Sahaflar, Akatarlar, İvaz Paşa, Gelincik, Sipahiler, Karacabey (Yorgancılar, Sandıkçılar) eski bakırcılar çarşıları eklenerek Kapalı Çarşı giderek büyümüş.
1958 yılında yanan çarşı yeniden inşa edilirken; ilk halinde olduğu gibi tek katlı olarak değil; alttan zemin kat, sokak seviyesinde ve yolların iki tarafında dükkânlar ve dükkânların üst katları olarak inşa edilmiş. Ayrıca çarşının üstü modern bir şekilde kapatılmış.
İvaz Paşa Çarşısı’nın batısında, Pirinç Han’ın güneyinde konumlanan İpek Han, Çelebi Mehmet tarafından Mimar Hacı İvaz Paşa’ya yaptırılmış. Sultan Hanı ve Faytoncular Hanı olarak da adlandırılan İpek Han, 1958 yangınından sonra kesme taş ve tuğla kullanılarak yeniden yapılmış. İki katlı İpek Han’ın alt katında 39, üst katında ise 42 oda bulunuyor.
Ulucami’nin batısındaki Kapan Han, Hüdavendigar lakabıyla tanınan I. Murat tarafından yaptırılmış. Şehirdeki diğer hanlar gibi bir ticarethane olarak değil de misafirhane olarak kullanılan Kapan Han, 1958 yangınından sonra yeniden yaptırılmış.
Ulu Cami’nin kuzeydoğusundaki Emir Han, Orhan Bey tarafından yaptırılmış. 1522 yılına kadar Bezzaziye Hanı, Eski Bezazistan veya Bey Hanı da denilen han, çeşitli zamanlarda yangın ve depremlerle zarar görmüş. Hanın alt katında 36, üst katında ise 37 odası bulunuyor.
Bursa gezilecek yerler listemizin üst sıralarında aktardığımız Yeşil Külliye’nin bileşenlerinden bir tanesi olan Geyve Han, Kapalı Çarşı’da yer alıyor. 15. yüzyılda Tokat ahilerinden Ahi Beyazıt’ın oğlu Hacı İvaz Paşa tarafından Yeşil Cami’ye gelir elde etmek için yaptırılan Geyve Han, Çelebi Mehmet’e armağan edilmiş. Hacı İvaz Paşa Hanı, Payigâh, Lonca ve Ütücüler Hanı olarak anılan Geyve Han, günümüzde toptan tekstil ürünleri satan esnaf tarafından kullanılıyor.
Fatih Sultan Mehmet’in Sadrazamı Mahmut Paşa tarafından yaptırılan Fidan Han, Mahmut Paşa Hanı olarak da biliniyor. Bursa’nın en büyük hanlarından bir tanesi olan Fidan Han, iki katlı ve odalarının önü revaklı. Fidan Han’ın avlusunda 12 köşeli bir şadırvanın üzerinde 12 köşeli bir mescit yer alıyor.
Bursa’nın şehir merkezindeki açık çarşı içindeki Fidan Han, restore edilerek içinde barındırdığı dükkânlarla birlikte hizmete açılmış. Günümüzde Fidan Han’ın avlusu çay bahçesi olarak kullanılıyor.
Tuz Han, Tuz Pazarı Cami’ne gelir getirmesi için Timurtaş Paşa’nın oğlu Umur Bey tarafından 1454–1455 yıllarında yaptırılmış. Osmanlı Dönemi planına uygun olarak ortada bir avlu ve çevresi 2 katlı revak biçiminde inşa edilmiş olan Tuz Han, 2007 yılında restore edilerek ziyarete açılmış.
Bursa Kapalıçarşı’daki dükkânlara mal satmak ya da mal almak için şehir dışından gelenlerin konaklama ihtiyaçları için yaptırılan Balibey Han, Osmanlı Devleti’nin ilk üç katlı hanı olma özelliğini taşıyor. 15. yüzyıl sonlarında yaptırılan Balibey Han, 2009 yılından itibaren geleneksel el sanatları çarşısı olarak kullanılıyor.
Bursa Ulu Cami’nin alt kısmındaki Eski Aynalı Çarşı, Bursa’da gezilecek tarihi yerler arasında öne çıkıyor. Orhan Gazi’nin Hisar dışında kurduğu külliyenin hamamı olan yapı, aynı zamanda şehrin ilk çarşı hamamıymış. 1958 yangınından sonra onarılan yapı, günümüzde Bursa’nın simgeleri haline gelmiş hediyelik eşya satılan bir çarşı olarak kullanılıyor.
Bursa’nın Yıldırım İlçesi’ndeki Irgandı Köprüsü, 1442 yılında Irgandılı Ali’nin oğlu Hacı Muslihiddin tarafından inşa edilmiş. 1854 yılındaki Büyük Bursa Depremi’nde hasar gören ve Türk Kurtuluş Savaşı’nda Yunan ordusu tarafından bombalanan Irgandı Köprüsü, 2004 yılında Osmangazi Belediyesi tarafından yenilenerek kullanıma açılmış. Ülkemizin tarihi köprülerinden olan Irgandı Köprüsü’ndeki dükkanlarda zanaatçılar geleneksel el sanatları ürünlerini sergiliyorlar.
1955 yılında zamanın Belediye Başkanı Reşat Oyal tarafından hizmete açılan Kültürpark, 1963 yılında ilk kez düzenlenen “Bursa Festivali”ne ev sahipliği yapmış. 40 hektarlık bir alana sahip olan Kültürpark, hem konumu hem de yeşil dokusuyla Bursalıların ilgisini çekiyor. Kültürpark’ta Bursa Arkeoloji Müzesi, Konservatuvar Binası, Açık Hava Tiyatrosu, sandalla gezilen bir göl, gölün çevresinde çay bahçeleri ve lokantalar yer alıyor.
İstanbul Arkeoloji Müzesi (1899) ve Konya Arkeoloji Müzesi’nden (1902) sonra ülkemizin en eski üçüncü müzesi olan Bursa Arkeoloji Müzesi, Kültürpark içerisinde konumlanıyor. Bitinya ve Misya bölgelerinde bulunan M.Ö. 3000’den Bizans devri sonlarına kadar olan devirlere ait eserlerin sergilendiği Bursa Arkeoloji Müzesi, haftanın her günü 08:00 – 17:00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebiliyor.
Bursa’nın Yıldırım İlçesi’ndeki Türk İslam Eserleri Müzesi, 1419 yılında Osmanlı padişahı I. Mehmet tarafından yaptırılan Yeşil Külliye’nin eski medresesinde yer alıyor. Türk İslam Eserleri Müzesi’nde 12. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar maden, seramik, ahşap, işleme, silah, el yazması kitaplar, İslami sikke, İslami kitabeler ve mezar taşları ile etnografik malzemelerin sergileniyor.
Haftanın her günü 08:00 – 17:00 saatleri arasında açık olan müzeye giriş ücreti 100 TL. Müze Kart sahipleri Bursa Türk İslam Eserleri Müzesi’ni ücretsiz olarak gezebiliyor.
Uludağ’ın eteklerindeki Temenyeri’de bulunan Hünkâr Köşkü Müzesi, 2003 yılında ziyarete açılmış. Osmanlı Sultanı Abdülmecit döneminde av köşkü olarak yaptırılan binada Osmanlı sultanları ve Bursa ziyaretleri sırasında Atatürk de konaklamış.
Hünkâr Köşkü Müzesi’nde köşkü konut olarak kullanmış üç padişah (Sultan Abdülmecit, Sultan Abdülaziz ve Sultan V. Mehmet Reşat) ve Atatürk’e ait silikon heykeller, yemek takımları, şahsi giysiler sergileniyor. Müzenin bahçesindeki müştemilat binası ise 2009 yılından itibaren sosyal tesis olarak kullanılıyor.
17. yüzyıl Osmanlı yaşam tarzının sergilendiği Osmanlı Evi Müzesi, II. Murat Külliyesi’nin karşısında konumlanıyor. Bursa’da halen ayakta kalan en eski evlerden birisi olan müze binası, 17. yüzyıla ait üç katlı ahşap ev olarak bizleri selamlıyor. Müzede bir yandan Osmanlı yaşam tarzı sergilenirken diğer yandan döneme ait giysi ve kıyafetlere de yer veriliyor.
Halk Bilimci ve Folklor Araştırmacısı Esat Uluumay’ın topladığı 18 değişik koleksiyondan oluşan müze, 2004 yılında açılmış. Uluumay Osmanlı Halk Kıyafetleri ve Takıları Müzesi’nde 15. yüzyıla kadar uzanan Osmanlı Anadolu ve Rumelisi’nden 70 kıyafet ve 400 parça takının yanı sıra Türk kahvesi, hamamı, atçılığı ile ilgili malzemeler ve silah, kılıç, boncuk türü eserler sergileniyor. Müze, pazartesi hariç 09:00 – 18:00 saatlerinde açık.
Dünyaca ünlü Alman Heykeltıraş Christian Tobin tarafından yapılan Yüzen Taşlar Heykeli, Altıparmak Meydanı’nda bulunuyor. Toplamda 46 tonluk iki taş kütleden oluşan heykelde hareketli taşlar üzerine Bursa’ya özgü Gölge Oyunları’nın anısına Hacivat ve Karagöz karakterize edilmiş. Suyun basıncı ile kayarak hareket eden taşlar çok güzel görüntüler oluşturuyor. Türkiye’de ilk ve tek olan Yüzen Taşlar Heykeli; tarih, sanat ve teknolojiyi bir araya getiriyor.
Sahip olduğu tarihi binalar sebebiyle halk arasında Osmanlı Sokağı olarak isimlendirilen 7. Kale Sokak, Şehadet Camisi’nden Saltanat Kapı’ya doğru inerken karşımıza çıkıyor. Suriçi bölgesinin en güzel fotoğraf noktalarından birisi olan Osmanlı Sokağı, Bursa’nın asırlık tarihi evlerini gözler önüne seriyor.
Bursa şehir merkezinde Zafer Meydanı’nda başlayıp, Gökdere Bulvarı’nda son bulan Cumhuriyet Caddesi, Bursa’nın tarihi han ve çarşılarının ortasında bulunuyor. 1906 yılında “Hamidiye” ismiyle hizmete açılan cadde, 2004 yılında araç trafiğine kapatılmış. Cumhuriyet Caddesi üzerinde ulaşım, 2011 yılında inşa edilen nostaljik tramvay hattı ile sağlanıyor.
Bursa’nın Nilüfer İlçesi’ndeki Atatürk Kent Ormanı, il merkezine 12 kilometre uzaklıkta konumlanıyor. 150 hektarlık bir alandaki Atatürk Kent Ormanı’nda büfeler, et satış üniteleri, piknikçiler için bulaşık yıkama yerleri, yürüyüş ve bisiklet yolu, seyir terası, yedisi barbekülü toplam 10 adet yağmur barınağı, kamelyalar, çocuk oyun alanları, tenis masaları ve voleybol oyun alanı bulunuyor. Yaz mevsiminde piknik yapmak isteyenler tarafından sıklıkla tercih edilen Bursa Atatürk Kent Ormanı’nda sizler de ailenizle birlikte doğa içerisinde zaman geçirebilirsiniz.
Tarihi Hisar Bölgesi’nde, Bayramyeri Caddesi üzerindeki Bursa Mevlevihanesi, âsitane olarak tanımlanan büyük dergâhlar arasında yer alıyor. 1615 yılında Sultan I. Ahmet’in emriyle Cünûnî Ahmed Dede tarafından inşa edilen dergâh, 2023 yılında Bursa Mevlevihanesi ve Müzesi olarak hizmet vermeye başlamış. Bursa Mevlevihanesi ve Müzesi; Semahane, Matbâh-ı Serîf, Cünûnî Ahmed Dede Türbesi ve Haziresi (Hâmûsân) ile Dedegân Hücreleri ve Selamlık bölümlerinden oluşuyor.
2014 yılında ziyarete açılan Bursa Göç Tarihi Müzesi, Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi içerisindeki Müzeler Kompleksi’nde yer alıyor. Bursa Göç Tarihi Müzesi, 8500 yıllık Bursa tarihi içinde kimi zaman doğal sebeplerle; kimi zaman da savaşların ve baskıların ardından gerçekleşen göç tarihini anlatmayı amaçlıyor. Müzede; Bursa’daki ilk yerleşim yerleri, Bursa’nın İlk Göçmenleri (Bitinyalılar, Traklar, Ege Kolonileri), Osmanlı’dan Rumeli’ye Göçler, 93 Harbi ve Balkan Göçmenleri, Cumhuriyet Dönemi Göçleri, 1989 Balkan Soydaş Göç’ü, Kırım ve Kafkasya Göçleri anlatılıyor.
Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından kentin 8500 yıl öncesinin yaşam tarzını arkeolojik kazılar sonucu ortaya çıkarılan veriler doğrultusunda tanıtmak amacıyla kurulan Arkeopark, 2015 yılında açılmış. Kapsadığı içerik ve alan olarak Avrupa’nın ilk açık hava müzelerinden birisi olma özelliğini taşıyan Arkeopark’ta, kazılarda bulunan kalıntılar günümüzde yapılan bire bir canlandırmalar ve eşyalar ile sergileniyor.
Ülkemizin ilk ve tek tekstil sanayi müzesi olan Merinos Tekstil Sanayi Müzesi, 2011 yılında ziyarete açılmış. Bursa tekstilinin doğuşunun ve gelişiminin anlatıldığı Merinos Tekstil Sanayi Müzesi’nde Bursa ile özdeşleştirilen ipekböcekçiliğini tanıtmak amacıyla, ipekçilik ile ilgili geniş kapsamlı bir sergi alanı bulunuyor.
Bursa’nın son Osmanlı Külliyesi olan Muradiye Külliyesi’nin içerisindeki Muradiye Medresesi, Kuran ve El Yazmaları Müzesi olarak 2019 yılında ziyarete açılmış. Ülkemizde alanının önemli örnekleri arasında gösterilen müzede, odalar ve revak sergi alanı olarak kullanılıyor. Müzenin üzeri kapatılan avlusu da etkinlik ve atölye alanı olarak hizmet veriyor.
18. yüzyıl geleneksel Tük mimarisinin güzel bir örneği olan tarihi konakta hizmet veren Bursa Yaşam Kültürü Müzesi, 2018 yılında hizmete açılmış. Bursa’ya ait değerlerin yaşatılması, tanıtılması ve gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla açılan Yaşam Kültürü Müzesi’nde unutulmakta olan örf ve adetler canlandırmalarla anlatılıyor.
2017 yılında açılan Bursa Vakıf Kültürü Müzesi, Türk – İslam kültürünün hayırseverlik göstergesi olan vakıfların, Osmanlı vakıf kültürünün şekillendirdiği Bursa’da nasıl geliştiği ve dünyaya nasıl yayıldığını ziyaretçilerine aktarmaya çalışıyor. Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki Müzeler Kompleksi’nde yer alan Bursa Vakıf Kültürü Müzesi’nde Bursa’da bulunan külliyelerdeki eserler, hat levhaları, şamdanlar, halı ve kilimler, Hilye-i Şerifler, dervişlerin kullandığı teberler, Üftade Hazretleri’ne ait nesneler sergileniyor.
Bursa’nın Yıldırım İlçesi’ndeki Kaplıkaya Cazibe Merkezi, Uludağ’ın eteklerinde konumlanıyor. Şehrin kalabalığından uzaklaşıp doğada vakit geçirmek isteyenlerin tercih ettiği Kaplıkaya, 270 dönümlük bir arazi üzerine kurulmuş. Kaplıkaya Cazibe Merkezi’nde Tünel Akvaryum ve Deniz Akvaryum, tenis kortu ve yürüyüş parkurları, bin kişi kapasiteli amfi tiyatro, çocuklar için oyun alanları, kafe ve restoranlar bulunuyor.
Osmangazi İlçesi’ndeki Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi, 2018 yılında hizmete açılmış. 360 derece dairesel döngü içerisinde fetih günü resmedilen müzede, Bursa’nın bir beylikten dünya devletine uzanan yolculuğu anlatılıyor. Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde Bursa’da gömülmüş 6 Osmanlı padişahını ve onların zamanındaki sosyal hayatı anlatan 16 adet tablo sergileniyor.
Müzeyi pazartesi hariç haftanın her günü 09:00 – 18:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Bursa şehir merkezine 6 kilometre uzaklıkta eski bir Rum kasabası olan Misi Köyü, Nilüfer Çayı kenarına kurulmuş. Üç bin yıllık bir tarihi olan Misi Köyü’nün günümüzdeki adı Gümüştepe. Rum ve Osmanlı evlerinin bir arada bulunduğu Misi Köyü, 1989 yılında Sit Alanı ilan edilmiş. Misi Köyü’nde gezilmesi gereken yerler arasında Misi İpek Evi, Misi Kadınları Kültür ve Yardımlaşma Lokali, Misi Etnografya Evi, Mysia Fotoğraf Müzesi, Edebiyat Müzesi, Misi Çocuk Kütüphanesi, Dere kenarı Çay Bahçesi ve Restoranları bulunuyor.
Misi Köyü’ndeki Misi Etnografya Müzesi, Karagöz sanatçısı Şinasi Çelikkol tarafından açılmış. Yaklaşık 150 senelik bir tarihi binada hizmet veren Misi Etnografya Evi’nde yöresel kıyafetler, dokuma tezgâhları gibi etnografik eserler sergileniyor. Sizler de Misi Köyü’nü gezmeye gittiğinizde Misi Etnografya Evi’ne mutlaka uğrayın deriz.
Bursa il merkezine 16 kilometre uzaklıktaki Balat Atatürk Ormanı, şehirde görülmesi gereken doğal güzellikler arasında bulunuyor. Birinci Derece Doğal Sit Alanı olan Balat Atatürk Ormanı, 280 bin metrekarelik bir alanı kaplıyor. Balat Atatürk Ormanı, binicilik, paintball, koşu, yürüyüş ve bisiklet gibi spor etkinlikleri için kullanılıyor. Ormanda ayrıca Nilüfer Müzik Festivali, Nilüfer Kent Tiyatrosu Sahnesi, yaz okulları, atölye, konser ve gösteri gibi çeşitli etkinlikler düzenleniyor.
Bursa’nın Nilüfer İlçesi’ndeki Dağyenice Göleti, il merkezine 20 kilometre ilçe merkezine 10 kilometre mesafede konumlanıyor. Yapay bir gölet olan Dağyenice’de çok sayıda sazan balığı bulunduğu için balık tutmak isteyenler tarafından sıklıkla ziyaret ediliyor. Doğa içerisinde güzel zaman geçirebileceğiniz Dağyenice Göleti’nde çadır veya karavan ile konaklama yapılabiliyor.
Bursa il merkezine 11 kilometre uzaklıktaki Cumalıkızık, Yıldırım İlçesi’nde bulunuyor. 2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren Cumalıkızık, Uludağ’ın kuzey eteklerinde kurulmuş. Cumalıkızık Köyü’nün ortamı ve evleri, orijinal planlarını ve yapım tekniklerini koruduğu için köy ziyaretçilerine Erken Osmanlı Dönemi’ne en yakın ortamı yaşatıyor.
1992 yılında açılan Cumalıkızık Etnografya Müzesi, 2015 yılında yenilenerek tekrar ziyarete açılmış. Cumalıkızık Etnografya Müzesi’nde Orhan Bey’in köye verdiği bir berat bulunuyor. Müzenin içinde ev eşyası, mutfak eşyası, aydınlatma ve ısınma araçları, av malzemeleri, Uludağ’da bir zamanlar sürüler hâlinde yaşayan geyiklerden kalma dev geyik boynuzu ve semerler sergileniyor. Müzenin bahçesinde ise at arabaları, dibek taşı, yalak, üzüm çiğneme teknesi gibi nesneler yer alıyor.
Bursa’nın en güzel ilçelerinden birisi olan Mudanya, 1321 yılında Orhan Bey tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmış. Bursa Deniz Otobüsü (BUDO) ve İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO) ile İstanbul’dan kolaylıkla gelebileceğiniz Mudanya’daki, Mütareke Evi Müzesi ve Eski Girit Mahallesi gezilecek yerlerin başında geliyor. Pırıl pırıl denizlere ev sahipliği yapan Mudanya plajları da yaz mevsiminde çok sayıda ziyaretçiyi ağırlıyor.
Mudanya’ya şöyle yüksek bir tepeden bakmak isteyenlerin tercihi Yıldıztepe, şahane panoramik manzaralar sunuyor. Deniz ile yeşil ormanın bir arada olduğu Yıldıztepe’yi Mudanya gezinizde ziyaret etmeyi unutmayın.
Tarihi bir Rum Köyü olan Kumyaka, Mudanya İlçesi’nde yer alıyor. Eski ismi Siği Köyü olan yerleşim yeri, il merkezine 36 kilometre, ilçe merkezine 6 kilometre uzaklıkta konumlanıyor. Marmara Denizi kıyısındaki küçük köyde tarih öncesine dayanan farklı dönemlere ait eserler bulunuyor. Kumyaka’daki Başmelekler Kilisesi veya Kumyaka Kilisesi olarak bilinen tarihi yapının, 780 yılında Bizanslılar tarafından inşa edildiği düşünülüyor.
Zeytinbağı ismiyle de anılan Tirilye, Bursa’nın Mudanya İlçesi’nde konumlanıyor. Marmara Denizi kıyısındaki yerleşim yeri, Bursa’da ziyaret edilmesi gereken yerler arasında bulunuyor. Tarihi dokusuyla insanda hoş bir hava yaratan Tirilye’de; Kemerli Kilise, Fatih Cami, Dündar Evi, Taş Mektep ve Tirilye Kültür Merkezi gezilecek yerler arasında öne çıkıyor.
Tirilye’de bir falezin üzerine kurulmuş olan Çamlı Bahçe, ziyaretçilerine şahane manzaralar sunuyor. Kahvaltı yapmak için sıklıkla tercih edilen Çamlı Bahçe, 1900’lü yıllarda Rumların mesire yeri olarak kullandıkları bölgede bulunuyor. Sizler de Tirilye ziyaretiniz sırasında yeşil ile mavinin bir arada olduğu bu güzel yerde kısa bir mola verebilirsiniz.
Bursa şehir merkezine 30 kilometre mesafedeki Uluabat Gölü, eskiden Apolyont Gölü olarak biliniyormuş. Bir tatlı su gölü olan Uluabat, dip canlıları, sucul bitkileri, balık ve kuş popülasyonları açısından ülkemizin en zengin göllerinden birisi olarak karşımıza çıkıyor. 24 kilometre uzunluğunda, 10 kilometre genişliğindeki Uluabat Gölü, Bursa’da gezilmesi gereken doğal güzellikler arasında bulunuyor.
Bursa il merkezine 55 kilometre uzaklıktaki Uluabat Kuş Cenneti, 1974 yılında ziyarete açılmış. 200’den fazla bitki türüne ve 50’den fazla da kuş türüne ev sahipliği yapan Uluabat Kuş Cenneti’nde çok sayıda kuş türünün yanı sıra burada yetiştirilen tavus kuşlarını ve sülünleri görebilirsiniz.
Uluabat Gölü’nün güney bölümündeki Ayvaini Mağarası, 1970 yılında 3 kişilik bir İspanyol ekip tarafından keşfedilmiş. Girişleri sarp olduğu için turizme kapalı olan Ayvaini Mağarası, profesyonel dağcı ve mağaracılar tarafından tercih ediliyor. Ayvaini Mağarası’nın turistik gezilere açılması için çalışmalar sürdürülüyor.
Eşsiz doğal güzelliklere sahip olan Gölyazı, Bursa’nın parlayan yıldızı olarak karşımıza çıkıyor. Şahsiyet Dizisi’nin ilk sezonunun bazı kısımlarının çekildiği Gölyazı, Bursa’nın Nilüfer İlçesi’ne bağlı sevimli bir mahalle olarak bizleri selamlıyor. Uluabat Gölü kıyısındaki iki alçak tepeden oluşan küçük bir yarımada üzerine kurulan Gölyazı’daki insanların çoğu ada kısmı üzerinde, tuğla duvarlı tarihi Rum evlerinde yaşıyor.
Bursa’nın en eski anıt ağaçlarından birisi olan Ağlayan Çınar, Gölyazı’da yer alıyor. Ağaç ismini Gölyazı’da yaşayan Rum kızı Eleni ile Mehmet’in, mübadele döneminde geçen hüzünlü aşk hikâyesinden alıyor. Âşıkların bu ağaç altında can verdiği rivayet edildiğinden, ağacın ismi halk arasında Ağlayan Çınar olarak kalmış.
Hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile öne çıkan İznik ismini eski adı olan Nikea’dan alıyor. O dönem kullanılan yaygın bir dönüştürme kuralına göre Yunanca adın önüne “sur içinde” anlamına gelen “is” eki getiriliyormuş. Bu sebeple İsnikea olan isim Türkçede İznik olmuş.
Bursa şehir merkezine 76 kilometre uzaklıktaki İznik’te başlıca gezilecek yerler arasında Ayasofya Müzesi, Roma Tiyatrosu, I. Murat Hamamı, Süleymanpaşa Medresesi, İznik Müzesi, Yeşil Cami ve İznik Kilisesi bulunuyor.
İznik Ayasofya Cami veya Azize Sofya Kilisesi olarak bilinen tarihi yapı, İznik’in merkezinde, surlarla çevrili kentin dört kapısından gelen yolların kesiştiği yerde inşa edilmiş. Hristiyanlıkla ilgili çok önemli kararların alındığı 7. Konsülün, 787 yılında bu kilisede toplanmış olabileceği düşünülüyor. 1935 yılından itibaren müze olarak hizmet veren tarihi bina, 2011 yılında camiye dönüştürülmüş.
Marmara Bölgesi’nin en büyük, ülkemizin ise 5. en büyük doğal gölü olan İznik Gölü, çok sayıda canlı türüne ev sahipliği yapıyor. Bursa’da gezilecek doğal güzellikler arasındaki İznik Gölü’nde kıyıdan yaklaşık 20 metre uzaklıkta su altında tarihi kalıntılar bulunmuş. İznik Gölü’nde bulunan bu tarihi yapının bir bazilika olduğu düşünülmüş. Su altı arkeolojisi alanında büyük ses getiren bu keşif, Amerika Arkeoloji Enstitüsü (AIA) tarafından yayınlanan “Archaeology Magazine” adlı dergide, 2014 yılının en önemli 10 keşfi arasında gösterilmiş.
Bursa’nın İznik İlçesi’ndeki Alaaddin-i Mısri Türbesi, Bursa’daki önemli dini yapılar arasında gösteriliyor. İznik’i fetheden Orhan Gazi, ilim ve din eğitimine büyük önem verdiği için Osmanlıların ilk medresesini oğlu Süleyman Paşa adına inşa ettirmiş. Süleyman Paşa Medresesi’nde ders veren Alaaddin-i Mısri, çok sayıda gencin yetişmesine katkıda bulunmuş. İlk Osmanlı İslam profesörlerinden olan Alaaddin-i Mısri’nin türbesi doğu–batı doğrultusunda uzanıyor ve dikdörtgen bir plan sahip.
İznik’in Sansarak Köyü’ndeki kanyon, ilçedeki doğal güzelliklerin başında geliyor. El değmemiş doğası ile sizleri yeşile doyuracak olan Sansarak Kanyonu’nda 7 kilometrelik zorlu bir trekking parkuru bulunuyor. İstanbul’a sadece 3 saat uzaklıktaki Sansarak Kanyonu, hafta sonu kamp veya doğa gezisi yapmak isteyenler tarafından sıklıkla tercih ediliyor.
Sarısu ve Kırkharman derelerinin birleşiminden oluşan Tacir Kanyonu, İznik’in Tacir Köyü’ne 5 kilometre mesafede konumlanıyor. Yükseklikleri 2 ila 40 metre arasında değişen 236 şelaleye ve 64 adet havuza ev sahipliği yapan Tacir Kanyonu, 15 kilometre uzunluğunda. Doğa gezisi yapmak için gidebileceğiniz Tacir Kanyonu, yılın her mevsiminde eşsiz manzaralar sunuyor.
Köftesi ile meşhur olan İnegöl, Bursa il merkezine 47 kilometre mesafede konumlanıyor. İnegöl’de Osmanlı döneminden kalan çok sayıda cami yer alıyor. Cuma Cami olarak da bilinen Yıldırım Cami, İshakpaşa Camisi, İshakpaşa Külliyesi, İshakpaşa Türbesi ve İnegöl Kapalıçarşı; şehirde gezilmesi gereken tarihi yerler arasında bulunuyor. İnegöl Kent Müzesi, pazartesi hariç haftanın her günü 09:00 – 18:00 saatleri arasında ziyarete açık.
Bursa’nın İnegöl İlçesi’ndeki Oylat Mağarası, 665 metre uzunluğa ve 95 metre yüksekliğe sahip. İnegöl’ün 17 kilometre güneydoğusundaki Hilmiye Mahallesi’ndeki Oylat Mağarası, %90 nem oranına sahip olduğu için mağaranın havasının astım ve bronşit hastalarına iyi geldiği düşünülüyor.
Marmara Bölgesi’nin en önemli kaplıcaları arasında sayılan Oylat Kaplıcaları, Bursa’nın İnegöl ilçesinde konumlanıyor. İl merkezine 72 kilometre, ilçe merkezine 27 kilometre uzaklıktaki Oylat Kaplıcaları, termal turizmin önemli noktalarından bir tanesi olarak biliniyor. Uludağ’ın güneydoğu uzantısında, denizden 750 metre yükseklikteki kaplıcalar; çam, kayın, gürgen, meşe ve kestane ağaçlarının oluşturduğu doğal bir ortamda sizleri bekliyor.
Oylat Kaplıcaları’ndan 3 kilometre süren patika yol ile ulaşılabilen Oylat Şelalesi, İnegöl’deki doğal güzellikler arasında yer alıyor. Çam, kestane ve kayın ağaçları arasından gidilen patika yolun üzerinde irili ufaklı şelaleler ve ahşap köprüler de görebilirsiniz.
Bursa’nın Mustafakemalpaşa İlçesi’ndeki Suuçtu Şelalesi, ilçenin içme suyu ihtiyacını karşılıyor. 38 metre yükseklikten dökülen şelale, il merkezine 103 kilometre ilçe merkezine ise 18 kilometre uzaklıkta bulunuyor.
2011 yılında Tabiat Parkı olarak tescillenen Suuçtu Şelalesi, Bursa’da gezilecek doğal güzellikler arasında yer alıyor. Sizler de Suuçtu Şelalesi’ni ziyaret ederek kayın, meşe, çam ağaçlarının gölgesinde dinlenebilirsiniz.
Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden birisi olan Karabaş-i Veli Tekkesi, Yakup Çelebi tarafından 16. yüzyılda yaptırılmış. Büyük bir bahçe içerisindeki tekke ve semahane, restore edilerek kültür merkezi olarak hizmete açılmış. Mevlevi kültürünün yaşandığı bir mekân olarak hizmet veren Tekkenin kubbe ve çevresindeki ahşap üzeri kalem işleri etkileyici bir güzellikte.
Uludağ’ın güney yüzündeki Kocayayla, Bursa il merkezine 65 kilometre, Keles ilçe merkezine ise 4 kilometre mesafede yer alıyor. 1225 metre rakımdaki Kocayayla, 40 dekarlık bir alana sahip.
Bir rivayete göre Osman Gazi’nin otağını kurarak ordugâh olarak kullandığı Kocayayla, Orhan Gazi ile Nilüfer Hatun’un düğünlerinin yapıldığı yer olarak biliniyor. Kültür Festivali ile Türk Dünyası Ata Sporları Şenliği’ne ev sahipliği yapan Kocayayla’da piknik masası, barbekü, çocuk parkı, mescit, kamp ve karavan alanı ve tuvalet olanakları bulunuyor.
Bursa’nın Yıldırım İlçesi’ndeki Bakacak Seyir Terası, il merkezine 36 kilometre uzaklıkta konumlanıyor. Uludağ’ın kuzey yamacında 1720 metre yükseklikteki Bakacak Tepesi, Osmanlı Dönemi’nde Ramazan Ayı’nın geldiğini anlayabilmek için gökyüzüne bakıp ayın hareketlerinin takip edildiği yermiş. Ramazan Ayı’na girildiği de bu tepeden yakılan ateşle işaret verilerek halka duyurulurmuş. Bu sebeple Bakacak ismini alan tepe, aynı zamanda Uludağ’ın en güzel Bursa manzarasına sahip tepesi olarak karşımıza çıkıyor.
Uludağ’ın doğal güzelliklerinden Softaboğan Şelalesi, yüksek bir şelale değil ama aktığı yerde derin bir havuz oluşturmuş. Bakacak Tepesi’nin güneydoğusundaki şelale çevresinde trekking yapılacak alanlar da bulunuyor.
Cumhuriyet tarihinin ilk modern sinema, tiyatro ve konser salonları arasındaki Tayyare Kültür Merkezi, ünlü Mimar Arif Hikmet Koyunoğlu’nun projesi ile Tayyare Cemiyeti (Türk Hava Kurumu) tarafından yaptırılmış. 1932 yılında hizmete açılan merkez, 2018 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yenilenerek, 700 kişilik konser–gösteri, 4 sergi ve 100 kişilik toplantı salonları ile Bursa’ya kazandırılmış. Sizler de bu tarihi binada kültürel faaliyetlere katılmak isterseniz Tayyare Kültür Merkezi’nin etkinlik takvimini takip edebilirsiniz.
Bursa’nın şehir merkezindeki Merinos Parkı, şehrin oksijen deposu olarak bizlere göz kırpıyor. 252 bin metrekarelik yeşil alanın içindeki farklı türden ağaçların, bitkilerin, suni bir göletin, süs havuzlarının, yürüyüş ve bisiklet yollarının bulunduğu Merinos Parkı’nda, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi de yer alıyor.
Ahmet Vefik Paşa’nın Bursa’da yaptırdığı tiyatro binasında, ilk olarak 15 Eylül 1879 tarihinde Paşa’nın Moliere’den dilimize uyarladığı “Meraki” isimli piyes oynanmış. Günümüzde halen Bursa Devlet Tiyatrosu tarafından kullanılan tarihi binada tiyatro izlemek isterseniz, biletinizi erkenden almanızı tavsiye ederiz.
Gece eğlenceleri ile meşhur olan Arap Şükrü Sokağı, İstanbul’daki Çiçek Pasajı’na benzetiliyor. Şehrin eğlence merkezlerinden bir tanesi olan Arap Şükrü Sokağı, Bursa’nın Altıparmak Mahallesi’ndeki Yahudilik olarak bilinen bölgede yer alıyor. Rakı-balık-roka üçlemesi ile isim yapmış olan sokaktaki; balık lokantaları, işkembe çorba-paçacıları, sazlı sözlü eğlence yerleri çok sayıda kişi tarafından ziyaret ediliyor.
Çok sayıda bitki ve hayvana ev sahipliği yapan Karacabey Longoz Ormanları, il merkezine 86 kilometre, ilçe merkezine 34 kilometre uzaklıkta konumlanıyor. Karacabey Longoz Ormanları, Bursa’nın doğal güzellikleri arasında bulunuyor. Karacabey Longoz Ormanları, Marmara Denizi’nin güney kıyısında yer alan delta ve Susurluk Irmağı’nın oluşturduğu Kocaçay Deltası, göl, bataklık, kumul ve subasar orman ekosistemlerin oluşumundan meydana geliyor.
Bursa’nın doğal güzelliklerinden birisi olan Aras Şelalesi, il merkezine 40 kilometre mesafede bulunuyor. Aras Deresi ve Aras Şelalesi Uludağ’ın kar sularını taşıyor ve kayalıkların içinden 15 metre yükseklikten akıyor.
Bursa il merkezine 20 kilometre, Osmangazi ilçesine 14 kilometre uzaklıktaki Tuzaklı Köyü, Doğancı Barajı’nın güzel manzarasını görüyor. Şirin bir köy olan Tuzaklı’da yaşayanlar, geçim sıkıntısı nedeniyle yaşadıkları yeri terk etmiş olsalar da son zamanlarda köye dönüş başlamış.
Bursa’nın Yıldırım İlçesi’ndeki Yıldırım Beyazıt Cami, Yıldırım Külliyesi’nin ortasında yer alıyor. 14. yüzyılın sonlarında Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılan Yıldırım Cami, zengin taş işçiliği ile kentte dikkat çekiyor. “Ters T” planlı camilerin en özgünlerinden birisi olan Yıldırım Cami’nde süsleme olarak, Bursa tipi kemerler görkemli bir biçimde uygulanmış.
Bursa’nın Gürsu İlçesi’ndeki Ericek Göleti, il merkezine 35 kilometre mesafede konumlanıyor. 740 metre rakımdaki Ericek Göleti, yılın her dönemi ziyaret edilebiliyor. Balık tutma, doğa yürüyüşü ve kamp yapabileceğiniz Ericek Göleti’nin kenarında bulunan Adrenalin Park tesisini de ziyaret edebilirsiniz.
2013 yılında Tabiat Parkı ilan edilen Sadağı Kanyonu, Bursa’nın Orhaneli İlçesi Sadağı Köyü’nde yer alıyor. İl merkezine 55 kilometre, ilçe merkezine 9 kilometre uzaklıktaki Sadağı Kanyonu Tabiat Parkı 12 kilometre uzunluğa sahip. Duvarlarında insan ve hayvan tasvirleri bulunan Sadağı Kanyonu, Bursa’nın doğal güzellikleri arasında.
Bursa’nın Mustafakemalpaşa İlçesi’ndeki Kösehoroz Şelalesi, il merkezine 111 kilometre, ilçe merkezine 27 kilometre uzaklıkta konumlanıyor. Yüksekliği yaklaşık 18 metre olan Kösehoroz Şelalesi’nde, suyun düştüğü yerde güzel bir kaya gölet bulunuyor.
Bursa’nın Osmangazi İlçesi’ndeki Hocaalizade Semti’nde yer alan Fransız Kilisesi’nin orijinal ismi Santa Maria Kilisesi. 19. yüzyılda Fransızlar tarafından yaptırıldığı için bu ismi alan kilisede; dispanser, yetimhane ve hasta bakım yeri bulunuyormuş.
Barok tarzında inşa edilen kilisenin üst örtüsü ahşap çatılı ve kiremit örtülü. Çeşitli dönemlerde onarımdan geçen ve 1970’li yıllarda İtalya’dan gelen ailelerin ibadetine açılan kilise, 2004 yılında restore edilerek kültür merkezine dönüştürülmüş.
Arap Dede Cami olarak da bilinen Acem Reis Cami, Fatih’in hocalarından Bedrettin Mahmut bin Mehmet Acem tarafından yaptırılmış. Bursa’nın Osmangazi İlçesi’ndeki caminin ana mekânı büyük bir kubbe ile örtülü. Acem Reis Cami’nin duvarları üç sıra tuğla ve bir sıra kesme taş kullanılarak örülmüş.
Nilüfer, Osmangazi, Yıldırım, Gürsu ilçeleri ile birlikte Bursa merkezi oluşturan Kestel, denize uzak bir konumda bulunuyor. Kestel İlçesi, eskiden Doğu Roma İmparatorluğu’nun sınır kalesi olduğu için, Latincede “Kalecik” anlamına gelen Kastel (Castel) ismini almış. İlçe 1306 yılında Dimbos Muharebesi’nin ardından Osmanlıların eline geçince adı Kestel olmuş.
Kestel İlçesi’ndeki Alaçam Şelalesi ve Kanyonu; doğal güzellikleri ile insanları kendine çekiyor. Uludağ’ın güneydoğusundaki Alaçam Köyü yakınlarındaki şelale ve kanyon, dağ yürüyüşü yapmak isteyenler tarafından ziyaret ediliyor.
Bursa il merkezine 22 kilometre, Kestel ilçe merkezine 13 kilometre mesafedeki Saitabat Şelalesi, 630 metre rakımda yer alıyor. Saitabat Şelalesi’nin sağında ve solunda bulunan restoran ve kafeler, ziyaretçilere kısa bir mola olanağı sunuyor. Bölgede piknik yapmak isteyenler için piknik masaları ile tuvalet olanakları bulunuyor.
Bursa’nın Keles İlçesi’ndeki Baraklı Göleti, il merkezine 56 kilometre ilçe merkezine ise 7 kilometre uzaklıkta konumlanıyor. Piknik veya kamp yapmak için ziyaret edebileceğiniz Baraklı Göleti, Bursa’nın doğal güzellikleri arasında yer alıyor.
Herkese muhteşem bir Bursa gezisi dileriz!