Venedik, Roma, Milano, Verona, Napoli, Amalfi derken İtalya’nın zengin kültürüne doyulmuyor. Ancak İtalya’da benim için özel yer edinmiş bir şehir daha var: UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan Siena! Tarihi dokusu, kendine has mahalle kültürü ve yılda 2 kez yapılan Palio atlı yarışları ile turistleri cezbediyor.
Siena’nın tarihi bölgesi kale duvarlarıyla çevrilmiş, araba girişi yasak. Labirenti andıran dar sokaklarını gezdiğinizde tarihi binaların nasıl korunduğunu merak edeceksiniz. Veba salgınından dolayı 200 yıl boş kalan kent, vebadan temizlenince günümüze kadar korunarak gelmeyi başarmış. Şu anda ise temizlik Sienalılar için öyle önemli ki mahalle sakinleri kapısının önünü sabunlu suyla yıkayıp temizliyor. Ütopik ama gerçek.
Siena’nın etkileyici bir mahalle kültürü var. Salyangoz mahallesi, Kaplan mahallesi, Kaplumbağa Mahallesi, Panter Mahallesi, Ejderha Mahallesi gibi hayvan ve renk isimlerine sahip 17 mahalle bulunuyor Siena’da. Sokak aralarında sembollerini görüp, hangi mahallede olduğunuzu anlayabiliyorsunuz. Her mahalle sakini, kendi mahallesini takım tutar gibi tutuyor. Öyle ki iki farklı mahalleden insan evlendiğinde çocukları doğmadan önce hangi mahalleli olacağına dair sözleşme yapıyorlar.
Mahallelerin bu kadar önemli olmasının bir nedeni daha var: yılda iki kez yapılan ve sadece 90 saniye süren Palio at yarışları! Yarışların yapıldığı meydan Piazza Del Campo küçük olduğundan yarış iki fazda gerçekleştiriliyor. Sadece 90 saniye süren bu yarışlara hazırlık ise 1 yıl sürüyor. Mahalle atını kendisi yetiştiremiyor, atlar kura ile belirleniyor. Yarış öncesinde belirlenen atlarını zarar görmesin diye herkesten saklıyorlar. Piazza Del Campo Meydanı yarış günü kum ile dolduruluyor. Meydanın ortasında biletleri oldukça yüksek fiyatlara satılan ziyaretçiler oturuyor. Atlar ise seyircilerin etrafındaki çemberde eyersiz yarışıyorlar. Olur da yarış süresince jokey düşer ve at finish çizgisini birinci geçerse o mahalle yarışın kazanını sayılıyor. Yarıştan üç gün önce törenlerle başlayan etkinlik, yarışın kazanan bölgesinin temsilcisine verilen ipek bayrakla son buluyor. Üç günün sonunda Palio Yarışları etkinliği bitse de kazanan bölgedeki kutlamalar devam ediyor.
Piazza Del Campo meydanı sadece yarışlar sebebiyle özel bir yer diyemeyiz. Yarım daire olarak ve pizza dilimini andıracak biçimde dokuz bölüme ayrılan meydanda, parçaların her biri tarihindeki idari birlikleri temsil ediyor. Palazzo Pubblico (Belediye Sarayı) ise meydanın en görkemli binası. 1284 yılında inşa edilmeye başlanan saray ve üzerindeki 102 metrelik uzunluğu, 500 basamağı ve 900 yıllık geçmişi ile Mangia Kulesi adeta bir sanat harikası. Kuleye çıkarak Siena’nın müthiş manzarasını izlemek ve meydandaki cafelerde bir kahve içerek bu atmosferi solumak keyifli bir opsiyon olacak.