Kategoriler AvrupaYurt Dışı

Milano’da Gezilecek Yerler

Milano, dünyanın moda merkezlerinden biri olarak tanımlanan enfes bir şehir. Turistlerin buraya akın etmesindeki en önemli sebeplerden biri alışveriş. Fakat böylesine güzel bir yeri sadece alışveriş ve modayla bağdaştırmak haksızlık olur.

Tarihi ve doğa güzelliklerin yanı sıra, kendine has havası ile Milano çok zengin ve özel bir şehir. Milano uçak biletinizi hemen alın; şehirde görülmesi gereken tarihi eserler ve doğal güzellikler hakkında aradığınız tüm detaylı bilgi yazımızda!

Milano’daki Sembolik Yapılar ve Tarihi Eserler

Duomo Katedrali

Milano demek Duomo demek. Bu şehre geldiğinizde, yürüdüğünüz tüm yollar Duomo’ya çıkar.

Duomo Meydanı, şehrin en hareketli alanıyken, katedral de şehrin en çarpıcı simgesi.
1386 yılında inşa edilmeye başlanan katedralin tamamlanması 1965 yılını bulmuş. Siyasi olaylar ve tasarım değişiklikleri bu sürenin uzamasına yol açmış.

Mermer sütunlarla desteklenen çatısından, bina içindeki resimlerine kadar her detayıyla gotik mimarinin zirvedeki örneklerinden biri.

Katedral ziyareti için erken saatlerde harekete geçmek gerekiyor. Bina turunu tamamladıktan sonra çatısına çıkıp şehir manzarasını da görmeden olmaz.

Galleria Vittorio Emanuele II

Bu dünyada başka bir benzeri daha olmayan bir alışveriş merkezi Galeria Vittorio Emanuele. Moda ve alışveriş merkezi olan bir şehirde olması kaçınılmaz bir yapı ve dünyadaki ilklerden biri.

Dünyaca ünlü markaların mağazalarına, köklü restoran ve kafelere ev sahipliği yapıyor.

Dev kubbesinin altında sakladığı harika detaylara sahip mimarisiyle mutlaka ziyaret edilmesi gerekiyor.

Santa Maria delle Grazie Kilisesi

1463’te Milan Dükü I. Francesco Sforza tarafından yaptırılan kilise, mimarisiyle büyüleyici bir etkiye sahip.

Sadece mimari özelliğiyle değil; Leonardo da Vinci’nin meşhur Son Akşam Yemeği tablosuna ev sahipliği yapması nedeniyle de her zaman turistlerin ilgi odağında.

San Ambrogio Bazilikası

379-386 yılları arasında inşa edilen Bazilika, dönemin şehitlerinin gömüldüğü mezarlık alanına Aziz Ambrose tarafından yaptırılmış.

Şehitler Bazilikası olarak da bilinen yapı, şehrin en eskilerinden biri.

Neredeyse kilise büyüklüğündeki çanı uzaklardan bile ilgi çekerken, binaya yaklaştıkça daha farklı ve etkileyici detayları da keşfediliyor.

Cimitero Monumentale (Mezarlık)

Şehrin tam merkezinde bulunan Cimitero Monumentale aslında bir mezarlık. Fakat eşine nadir rastlanan tasarımı nedeniyle açık hava müzesi niteliği taşıyor.

Ülkenin sanat, spor, mimari gibi dallardaki en önemli isimlerinin mezarları burada bulunuyor.

Sadece mezarlıkların tasarımları değil, alandaki heykeller de gerçek birer sanat eseri değerinde.

Sforzesco Şatosu

15. yüzyılda, dönemin Milano Dükü I. Franceso Sforza’nın emriyle inşa edilen şato ya da kale, 200 yıl boyunca Avrupa’nın en önemli yapılarından biriymiş.

19. yüzyıl başlarında yıkılıp, 1891-1905 yılları arasında yeniden inşa edilmiş.

Kale içinde; Sfroza ailesine ait fresk ve heykel koleksiyonu ile Antik Çağ Sanatları Müzesi bulunuyor.

Kale ve müzeye girişler kale için pazartesi-pazar saat 7.00-19.00; müze için ise salı-pazar günleri saat 9.00-17.30 arasında gerçekleşiyor. Müze pazartesi günleri ise ziyarete kapalı. 

Müze girişlerinde yetişkinlerden 10 euro, öğrencilerden ise 8 euro alınıyor. Her ayın ilk pazar günü ise girişler sadece 5 euro. Üstelik her ayın ilk ve üçüncü perşembe günü saat 14.00’dan itibaren müze ve kaleye girişler ücretsiz!

Milano’daki Müzeler & Etkinlik Mekanları

La Scala Opera Binası

La Scala faaliyete geçtiği 1778 yılından beri dünyanın en önemli sanat ve opera merkezlerinden biri oldu.

Related Post

Biletleri hızla tükenen gösterilere ev sahipliği yapması dışında zengin bir müzik aletleri ve portre koleksiyonunun sergilendiği müzesi de bulunuyor.

Brera Sanat Galerisi

Brera Sanat Galerisi’nin yapımı 16. yüzyıl dönemine uzanıyor. İlk olarak, Güzel Sanatlar Akademisi amacıyla kurulan bina, 19. yüzyıldan itibaren bağımsız bir yapı haline gelerek sanat galerisine dönüştürülmüş.

Caraviggio, Rafeello gibi pek çok ünlü sanatçının eserleri Brera’da sergileniyor. Antonio Canova imzalı Napolyon heykeli de galeri binasının avlusunda misafirleri karşılıyor.

Leonardo da Vinci Bilim ve Teknoloji Müzesi

Müze binası 6. yüzyılda inşa edilmiş ve II. Dünya Savaşı dönemine kadar hastane, karargah gibi amaçlarla kullanılmış. Savaş sonrasında ağır tahribat gören bina, 1947 yılında yeniden inşa edilerek müze olarak açılmış.

Dünyanın en önemli sanat ve bilim adamlarından biri olan Da Vinci’nin adını taşıyan müzede; fizik, sinema, metalürji, astronomi ve fotoğrafçılık gibi pek çok alanda ürünler sergileniyor.

Giuseppe Meazza Stadyumu

Futbol dünyasının en önemli takımlarından ikisi, Milan ve Inter’in maçlarına ev sahipliği yapan Giuseppe Meazza Stadyumu, San Siro olarak da anılıyor.

Futbol maçlarının yanı sıra, konserler için de tercih edilen, iyi akustiğe sahip bir yapı.

Bu prestijli stadyumu detaylı bir şekilde gezmek için turlara katılmak doğru bir tercih olacaktır; veya düzenlenen maçlardan birine önceden bilet alıp Milan’ı kendi evinde izleyebilirsiniz!

Milano’daki Doğal Güzellikler

Como Gölü

İtalya’nın doğa harikalarından biri olan Como Gölü, Milano merkezine 50 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Bu sebeple Milano’ya gelen herkes rotasını mutlaka buraya çevirir.

Como Gölü’nün çevresinde bulunan Varenna, Bellagio ve Mennagio kasabaları ile Como merkezindeki kilise mutlaka görülmeli. Kasabaların her biri, farklı tatil arayışlarına yanıt veriyor.

Konforlu mekanlardan, dağ tırmanışına kadar uzanan seçenekleri ile geniş yelpazeli bir seyahat vaat eden Como Gölü’ne en az iki gün ayırmakta fayda var.

Milano’daki Parklar ve Bahçeler

Parco Sempione (Sempione Parkı)

Milano’nun en çarpıcı ve keyifli parklarından biri olan Parco Sempione, 1888 yılında kurulmuştur. Burada yürüyüşe çıkmak, çimlere yayılmak, İtalya havasını turist değil de yerli gibi içine çekmek harika bir duygu!

Parkın diğer ucunda bulunan ve tarihi niteliğiyle dikkatleri üzerine çeken 19. yüzyıldan kalma Barış Kemeri ise, Parco Sempione’ye farklı bir hava katıyor. Uzun planlanan Milano seyahatlerinde listeye eklenmeli.

Milano’daki Bölgeler ve Caddeler

Navigli Bölgesi

Milano içindeki küçük Venedik olarak adlandırılan Navigli, büyüleyici bir bölge.

150 kilometre uzunluğundaki kanalında teknelerle gezmek, kanal çevresindeki mekanlarda keyifli vakit geçirmek mümkün.

Duomo Meydanı

Duomo Katedrali’nin bulunduğu meydan, Milano’ya her gelenin ayak izlerini taşır.

Sadece şehrin değil; ülkenin hatta Avrupa’nın en çok ziyaret edilen bölgelerinden biri olma unvanına sahiptir.

Brera Bölgesi

Şehrin sanata olan yanını gün yüzüne çıkaran Brera bölgesi, Milano’daki en eski yerleşim yeri.

Brera Sanat Galerisi ile birlikte Brera Botanik Bahçesi’ne de ev sahipliği yapıyor.

Şehrin diğer bölgelerinden daha da başarılı olduğu iddia edilen aperitovo barlar, restoranlar fazlasıyla ilgi çekiyor. Lüks tanımlamanın ötesinde tasarım ve vintage alışverişseverlerin de uğrak noktası.

Altın Dörtgen (Quadrilatero d’Oro)

Şehrin en popüler, en kalabalık, en hareketli bölgesi olan Altın Dörtgen için modanın diğer adı denilebilir.

Milano’nun moda dünyası üzerine ün kazanmasının sebepleri, bu caddelerde yan yana dizilmiş duruyor.

Akla gelen, gelmeyen her türden markanın mağazaları Altın Dörtgen’de konumlanmış ve alışverişle ilgisi olmayan insanların bile aklını çeliyor.

Milano’ya gelip de Altın Dörtgen bölgesinin caddelerinde kaybolmamak mümkün değil.

Paylaş
Başak Bektaşoğlu Cumalı

Yazmayı, gezmeyi, fotoğraf çekmeyi, yemek yapmayı hobi ve meslek edinmiş biri.