Kategoriler AvrupaYurt Dışı

Minsk’te Gezilecek Yerler

Beyaz Rusya’nın başkenti Minsk’e adım atar atmaz şehrin geniş ve uzun caddeleri, düzenli ve kuralcı yapısı ilginizi çekecek.

İkinci Dünya Savaşı’nda büyük yaralar alan şehirde gördüğünüz hemen her şey ya restorasyonla kurtarılmış ya da 1950’lerden sonra yeniden sıfırdan inşa edilmiş. Geniş geniş nefes alan alanlar ve birbirleriyle uyum içindeki yapılar işte bu sebepten.

Bu kadar düzenli bir şehrin “sıkıcı” olduğunu sakın düşünmeyin; çünkü Minsk ufak bir başkent olmasına rağmen, gezilecek ve keyifli vakit geçirilecek birçok alternatif barındırıyor.

Minsk ile ilgili duyduğum en güzel söz “Minsk not dead”. Evet, Minsk dışarıya kapalı bir şehir ve burayı sevmek için doğru anahtarın bulunması gerek. İşte size Minsk’te gezilecek yerler hakkında birkaç ipucu!

Minsk’e Ne Zaman Gidilir?

Minsk, kuzeyde yer almasına rağmen ılıman bir şehir. Her mevsim keyifle seyahat edebilirsiniz.

Açık hava etkinliklerine katılmak ve kuzeyin sıcaklığıyla tanışmak için en uygun zamanlar hazirandan eylüle kadar olan dönem.

Şubat ve mart ayları ise romantik bir atmosfer için seyahat tarihlerinize alternatif olabilir.

Minsk’te Gezilecek Yerler

Minsk’teki Tarihi Eserler

Aziz Simon ve Helena Kilisesi / Kırmızı Kilise

Hiç şüphe yok ki Minsk’in en önemli sembollerinden biri Aziz Simon ve Helena Kilisesi veya bir diğer ismiyle Kırmızı Kilise.

Sovyet ülkelerde görmeye alışık olmadığımız bir tarzda inşa edilen kilise, kırmızı rengiyle diğer binalardan sıyrılmayı kolaylıkla başarıyor.

1905-1910 yıllarında tamamlanan Kırmızı Kilise, Polonyalı mimar Tomasz Pajzdeerskli tarafından Neo-Romanesk tarzda inşa edilmiş.

Kilise, iki çocuğunu kaybeden Edward Woynillowicz tarafından finanse edildiği için, kiliseye ölen çocukların adı verilmiş: Simon ve Helena.

Kırmızı Kilise bir ana çan kulesine, iki de küçük kuleye sahip. Büyük kule hüznü simgeliyor; diğer ikisi ise ölen çocukları yani Simon ve Helena’yı.

Dinin tabu kabul edildiği Sovyet yönetiminde, kiliselerin patlatıldığını veya farklı kültürel amaçlarla kullanıldığını biliyoruz.

Ruslar her ne kadar Kırmızı Kilise’yi patlatmak isteseler de Hükümet Binası ile konum olarak yakınlığından dolayı vazgeçmişler. 1932’de kapatılan kilise uzun süre tiyatro, ardından sinema salonu olarak kullanılmış.

1990’da restore edilerek tekrardan dini merkez olarak kullanılmaya başlayan Kırmızı Kilise, şu anda Belarus Rum Katolik Kilisesi’nin merkezi ve Minsk’te mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri.

Kutsal Ruh Katedrali / Holy Spirit Cathedral

Kutsal Ruh Katedrali, Ortodoks Belaruslular için oldukça önemli bir yapı ve Belarus Ortodoks Kilisesi’nin merkezi.

Şehrin göbeğine, 1633-1642 tarihlerinde inşa edilen dikdörtgen katedral, Barok tarzıyla Minsk’in sembollerinden.

Abartıdan uzak, son derece zarif ve yeşil çatısıyla ilgi gören Kutsal Ruh Katedrali, iki adet kuleye sahip.

Bernandine Manastırı olarak kullanılan mekan, 1941’deki bir yangın sonucunda büyük bir hasar alarak uzun süre kapalı kalmış ve sıfırdan tekrar inşa edilmiş.

İkinci Dünya Savaşı öncesinde manastır ve kiliseden oluşan kompleksten geriye yalnızca kilise günümüze ulaşmış.

Kutsal Ruh Katedrali ziyaretinizde gözünüzden kaçmaması gereken şey ise, katedralin içinde yer alan, mucizeviliğine inanılan Theotokos ikonası ve Meryem Ana ikonu -Minskaya- simgesi.

Minsk’teki Müzeler

Savaş Tarihi Müzesi

Belarus Savaş Tarihi Müzesi, Belarus ve ülke tarihini en kapsamlı şekilde anlatan ilk ve tek müze; 142 binden fazla askeri malzeme, silah çeşidi, el yazması kitaplar ve değerli eşyalar bulunduruyor bünyesinde. Müzenin en dikkat çeken eserleri el yapımı silahlar.

1942’de İkinci Dünya Savaşı sırasında kurulan koleksiyon, savaş sırasında sağlam kalmayı başarabilmiş birkaç binadan birinde toplanmış ve 1944’te halka açılmış. Koleksiyonunun yıllar içinde genişlemesiyle 1966’da Oktyabrskaya Meydanı’nda inşa edilen yeni binasına taşınmış Savaş Tarihi Müzesi.

2014’te Bağımsızlık Günü Arifesinde ve Beyaz Rusya’nın Nazi işgalinden kurtuluşunun 70. gününde modern ve geniş sergileme alanına sahip yeni yerinde kapılarını açan Savaş Tarihi Müzesi, 1942’den günümüze kadar Belarus tarihiyle ilgili bilgi sahibi olmak isteyen ziyaretçilerini bekliyor.

10.00-18.00 saatleri arasında hizmet veren müzenin biletleri 9 BYN. Müze pazartesi günleri kapalı.

Belarus Ulusal Sanat Müzesi

Belarus Ulusal Sanat Müzesi, 1939’da kentin en güzel binalarından birine kurulmuş. İlk olarak galeri olarak hizmet veren sanat mekanı, kısa sürede genişleyen koleksiyonuyla 1957’de müze statüsü kazanmış.

6 farklı koleksiyonla 30 binden fazla eser barındıran Belarus Ulusal Sanat Müzesi, bünyesindeki tablolar, çizimler ve heykellerin yanında Slav el yazmaları, 19. yüzyıl Rus İmparatorluğu’na ait eşyalar da barındırıyor.

13. yüzyıl ve 19. yüzyıl yerel ve Rus sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapan müzeyi 11.00-19.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Yetişkin biletler 8 BYN, öğrenci biletleri 4 BYN. Her ayın son çarşambası ise biletler %50 indirimli.

Galereya Slavutasts

Doğu Avrupa’nın en eklektik sanat galerisini merak ediyorsanız doğru yerdesiniz! Galereya Slavutasts, Beyaz Rusya’nın en sıradışı sanat eserlerini bir arada topluyor.

Kehribar gibi değerli taşlardan kuru çiçeklere ve boncuklara, tekstil ürünlerinden el yapımı seramiklere kadar birçok farklı türdeki parçayı barındırıyor. Masa, sandık gibi mobilyaların da bulunduğu Galereya Slavutasts bünyesindeki hemen her şey satılık. İlginç objelere ilginiz varsa sakın bu galeriyi es geçmeyin, pişman olursunuz.

Yalnızca hafta sonları açık olan mekan, cumartesileri 10.00-19.00, pazar günleri 10.00-17.00 arasında ziyaret edilebilir.

Y Gallery

Minsk’in alternatif sanat alanlarından birinde çağdaş sanatçıların eserlerini incelemek ister misiniz?

Zafer Meydanı’na yakın bir konumda yer alan Y Gallery, oldukça küçük bir galeri olmakla birlikte düzenli olarak çağdaş sanat sergilerine ev sahipliği yapıyor.

Galerinin kafesi akşamları şık bir şarap barına dönüşüyor.

Y Gallery her gün 12.00-20.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyarete edilebilir.

Minsk’teki Caddeler, Meydanlar ve Önemli Yapılar

Bağımsızlık Caddesi / Independence Street

Sovyetler Birliği’nden ayrılmış ülkeler, kendilerine has tarzıyla insana sürekli hatırlatırlar bunu.

Kocaman binaların arasında kendinizi minicik hissederek Beyaz Rusya atmosferini en iyi soluyacağınız yerlerden biri Minsk’in 15 km uzunluğundaki ana caddesi: Bağımsızlık Caddesi.

Son 50 yılda genişleyen caddenin adı geçmişte birçok kez değişmiş. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Stalinist tarzda binalar inşa edilmiş caddeye.

Alışverişten restoran ve kafelere, ünlü yapılardan Minsk’te mutlaka görmeniz gereken yapılara kadar birçok noktayı Bağımsızlık Caddesinde gezerken keşfedebilirsiniz. Aziz Simon ve Helena Kilisesi, Belediye Binası, Parlamento Binası, KGB Merkezi, Büyük Postane ve Belarus Devlet Üniversitesi bunlardan birkaçı.

Hükümet Binası’nın önündeki Lenin Heykeli ise Minsk’teki dikkat çeken eserlerden. Bu heykele “Lenin on Scooter” yani “Scooter’a Binen Lenin” de deniliyor. Çünkü heykele yandan bakıldığında Lenin bir scooter’ın üzerinde gibi gözüküyor!

KGB Merkezi

Beyaz Rusya, “Avrupa’nın Diktatörlüğü” olarak adlandırılıyor. Bağımsızlık Caddesi’nin ortalarında sarı rengi ve Neo-Klasik tarzıyla KGB Merkezi hemen dikkatinizi çekecektir.

Ülkedeki karanlık olayların yaşandığı bu yer, birçok siyasi aktivisti barındıran bir de hapishaneye sahip.

Mikhail Parusnikov ve Gennady Badanov tarafından tasarlanan bina, günümüzde de istihbarat amacıyla kullanılıyor.

Zafer Meydanı / Victory Square

Şehrin merkez noktası; Zafer Meydanı. Minsk seyahatinizde muhtemelen birden fazla kez uğrayacağınız bu meydan, Bağımsızlık Caddesi’nin de kesişim noktalarından.

1950’lerin Stalinist tarzdaki yapılarını daha yakından tanımak istiyorsanız, Zafer Meydanı’nda en güzel örneklerini görebileceğinize emin olabilirsiniz.

Related Post

Ulusal televizyon ve radyo kanallarının ana ofisleri bu meydanın çevresinde. Minsk’in en güzel parklarından olan Gorky Park’ın ana girişi de Zafer Meydanı’na açılıyor.

Meydanın orta yerinde 38 metre yüksekliğinde bir obelisk var. 1954’te dikilen granit obelisk anıt, İkinci Dünya Savaşı’nda hayatını kaybedenlere adanmış. Dört yüzünde farklı olayları tasvirleyen bronz rölyefler var. Bunlar:

  • 9 Mayıs 1945 Zafer Bayramı
  • Büyük Vatanseverlik Savaşı Yıllarında Sovyet Ordusu
  • Belarus Partizanları
  • Canlarını Veren Kahramanlara Onur

1961’de obeliskin yanına İkinci Dünya Savaşı sırasında hayatını kaybedenlerin anısına edebi bir ateş yerleştirilmiş.

Belarus halkı için adeta bir hac yeri olan Zafer Meydanı’nda her 9 Mayıs’ta Nazi Almanyası’na karşı kazanılan zafer kutlanıyor, dikilitaşın etrafı çiçeklerle süsleniyor. Minsk seyahatinizi bu tarihe denk getirirseniz gösterişli bir zafer töreni izleyebilirsiniz.

Kastrycnickaja Sokağı / Kastrychnitskaya

Minsk’in en havalı sokağı Kastrycnickaja. Yeni neslin en çok zaman geçirdiği bu sokak, en ufak bir şeyin dahi tadını her detayına kadar çıkarabileceğiniz bir yer. Minsk’in düzenli ve “tertemiz” sokaklarının aksine burası rengarenk!

Eskiden endüstriyel bir işçi merkeziyken günümüzde tam bir hipster cenneti olmuş Kastrycnickaja Sokağı. Murallarla süslü sokakta Frida Kahlo, Van Gogh gibi birçok ünlü sanatçının çizimini bulabilirsiniz.

Kendinizi açık hava sanat galerisinde dolaşır gibi hissederken galerilerin, irili ufaklı kafe, restoran ve barların tadını çıkarabilirsiniz.

Belarus Ulusal Kütüphanesi

En büyük Rusça kitap koleksiyonunu barındıran üçüncü kütüphane, Minsk’teki Belarus Ulusal Kütüphanesi.

1922’de kurulan kütüphane, 2006 yılında yeni binasına taşınmış ve şehrin en iyi kültür merkezi haline gelmiş.

Neden bir yurtdışı seyahatinde bir kütüphaneye gitmelisiniz sorusunun cevabı ise en üst katındaki kütüphane kafesi. Halka açık seyir terasında enfes Minsk manzarası sizi bekliyor!

Gece önünden geçerseniz dış cephesine yansıyan ışık oyunlarını izleyerek kısa bir mola verebilirsiniz.

Trinity Tepesi / Trinity Banliyösü

Svisloch Nehri yakınında kurulan bu Arnavut kaldırımlı mahalle, rengarenk evleri ve görmeniz gereken yapıları ile Minsk’in en turistik mahallesi.

Minsk’in ayakta kalan en eski bölgesi burası. Mahallenin yapıları İkinci Dünya Savaşı‘ndan pek etkilenmemiş ve günümüze kadar gelmiş.

Antika dükkanları, kafeleri, restoranları ile oldukça sevilen Trinity Banliyösü’nde Belarus Tiyatro ve Müzik Kültürü Devlet Müzesi, Belarus Opera ve Tiyatro Binası, Belarus Edebiyatı Tarihi Devlet Müzesi, Belarus Devlet Sirki ve Afganistan’da ölen askerlere adanmış Gözyaşı Adası mutlaka görülmesi gereken yerler.

19. yüzyıldan kalma Troitskaya Eczanesi de eşsiz eczacılık gereçleri ve kitaplarıyla ilgi çeken yerlerden.

Belarus Tiyatro ve Müzik Kültürü Devlet Müzesi

Belarus Tiyatro ve Müzik Kültürü Devlet Müzesi, 1990’dan beri müzikli etkinlikler, konferanslar, ilginç sergiler ve tiyatro performansları ile popüler bir kültür merkezi.

Belarus Sinema Müzesi” ve “Gostinnaya Vladislava Golubkova” olarak iki şubesi olan bu müze, kostüm tasarımları, sahne dekorları, kuklalar, sanatçı heykelleri ile görülmeye değer.

Bolşoy Opera ve Tiyatro Binası

Gittiğiniz ülkelerin geleneksel kültürel aktivitelerini gerçekleştirmeyi sever misiniz? O halde vaktiniz varsa iyi bir opera veya bale performansı izleme fırsatını kaçırmayın. Tabii bunun için önceden bilet rezervasyonu yapmayı unutmayın!

Minsk merkezine yakın, parkla çevrili Bolşoy Opera ve Tiyatro Binası, repertuarındaki 80’den fazla eserle 1933 yılından beri sanatseverleri bir araya getiriyor.

İç mekanında mermer ve granit kullanılan tiyatro binası, kadife perdeler, kristal avizeler, tavan resimleri, alçı detayları ile 1950’lerin ruhunu günümüze taşıyor.

Bolşoy Opera ve Tiyatro Binasında takip edebileceğiniz etkinliklerden bazıları:

  • Bolşoy’da Müzikli Akşamlar
  • Çağdaş Bale Akşamları
  • Minsk Uluslararası Noel Opera Formu
  • Bolşoy Tiyatrosu Büyük Yılbaşı Balosu

Belarus Devlet Sirki

Dünyanın en ünlü sirklerinden olan Belarus Devlet Sirki, 1850’lerde gezgin bir sirk olarak çalışmaya başlamış ve ilk sabit sirk çadırını 1884’te açmış.

1930’da Gorky Parkı’nda inşa edilen ilk binasına taşınan sirk, savaş döneminde yanarak çalışmalarına bir süre ara vermiş.

Günümüz Belarus Devlet Sirki binası, bir ülkenin merkez caddesinde yer alan dünyadaki tek sirk binası.

Su ve buz performansları da dahil olmak üzere birçok şovu izleme şansına sahip olacağınız Belarus Devlet Sirki, üst katında Belarus Devlet Sirk Müzesi’ne de ev sahipliği yapıyor.

Gözyaşı Adası

Minsk’in en turistik yerlerinden Gözyaşı Adası, şehrin kalabalığından uzaklaşmak ve nefes almak için en güzel yerlerden.

Küçük bir yaya köprüsü ile ulaşabileceğiniz ada, girişindeki bronz Meryem ikonası ile sizleri selamlıyor.

Cesaret ve Keder Adası olarak da adlandırılan ada, 1979-89 Afganistan savaşında hayatını kaybeden askerlere adanmış. Anıtın ortasındaki şapelde, savaşta hayatını kaybeden 700’den fazla askerin isimleri yazıyor. Şapelin etrafındaki heykeller ise askerlerin ardından yas tutan anneler, kardeşler ve eşleri temsilen yapılmış.

Gözyaşı Adası’ndaki gözünden gözyaşı damlayan küçük melek heykeline dokunan çocuk sahibi olmak isteyen kadınların dileklerinin gerçekleşeceğine inanılıyor.

Adadaki söğüt ağacı ise “Bir daha hiçbir Belaruslu erkek savaşta ölmeyecek” denilerek ekilmiş ve gerçekten de 1989’dan beri hiçbir erkek savaşta hayatını kaybetmemiş.

Minsk’teki Parklar ve Yeşil Alanlar

Gorky Parkı

Şehrin merkez parklarından Gorky Parkı içindeki eğlence parkı, buz pateni pisti, gözlemevi ve yeşil alanlarıyla halkın ve turistlerin her mevsim severek vakit geçirdiği yerlerden.

Parkın içinde yer alan gölette yüzen ördekleri yemleyebilir, 56 metrelik dönme dolaba binerek manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

Botanik Bahçeleri

1932’den beri hizmet veren Botanik Bahçeleri, Güney Amerika, Avustralya ve Güney Avrupa’ya özgü örnekler başta olmak üzere 15 binden fazla bitki türünü barındırıyor.

Yeni bitkilerle tanışmak ve yeşillikler içinde keyifli vakit geçirmek isterseniz 30 dakika ve 1 saat arasında değişen turlara katılabilir, gölet kıyısında bir şeyler atıştırabilirsiniz.

Taş Park

Belarus Ulusal Bilimler Akademisi‘ne bağlı Taş Park, bir açık hava müzesi. 7/24 ücretsiz olarak ziyaret edebileceğiniz 18 dönümlük alan eski bir bataklık üzerine kurulmuş.

Buzul kayalarını incelemek için deneysel bir temel” olarak 2130’dan fazla buzul taşı toplanarak bir araya getirilen park tam bir buzul kayası koleksiyonu.

Parkın geçtiğimiz yüzyılda pagan tapınağı olarak kullanıldığı biliniyor.

Minsk’te Alışveriş

GUM

Gum, Rusça “ana mağaza” anlamına gelmekte. Minsk’in en eski ve en büyük alışveriş alanı GUM, 1951’den beri hizmet veriyor.

Burada alışveriş yapmak zorunda değilsiniz; fakat Sovyet döneminden kalma önemli binalardan olan GUM seyahat listenize eklenmeli.

Minsk’ten Ne Alınır?

Minsk’in en geleneksel hediyelikleri Belaruslular tarafından yüzyıllardır kullanılan hasır üretimli ürünler. Hasır, Belarus kültürünün en temel malzemelerinden.

Minsk seyahatinde boyalı tahta yumurtalar, ahşap oyuncaklar, keten bebekler veya Belarus keteninden yapılan kıyafet ve ev tekstil ürünleri alabilirsiniz.

Paylaş
Etiketler AvrupaMinsk
Yaprak Civan