Batman, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin kendine has bir güzelliğe sahip olan şehirlerinden. Uzun bir tarihi geçmişe ve çok kültürlü yapıya sahip Mezopotamya topraklarının önemli duraklarından. Bu etkenlerin yarattığı harman sayesinde mimarisi, yemekleri, kültürü oldukça etkileyicidir.
Tarihi ve mimari açıdan pek çok özel esere ev sahipliği yapan şehrin en ön plana çıkan hazinesi Hasankeyf’tir. Tabii gezilecek yerler burayla sınırlı değil. Bu yüzden sizlere Batman’ı keşfetmeniz için rehberlik edecek bir yazı hazırladık.
Hasankeyf, Batman’ın tarihi bir ilçesidir. Şehrin tam ortasından geçen Dicle’nin de etkisi ile çehresi şekillenmiş olan ve 12.000 yıllık bir tarihe sahip antik kenttir. Mağaraları, köprüsü, ören yeri ve yol geçen hanı ile Hasankeyf çok özel bir yerdir.
Hasankeyf, 1981 yılında SİT alanı olarak koruma altına alınmış tarihi bir hazinedir. Ancak aynı bölgede yapılan baraj sebebiyle sular altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış ve maalesef herhangi bir müdahale olmadığı için bu tehlike gerçeğe dönüşmüştür.
Günümüzde Hasankeyf, restorasyon çalışmalarının ardından maalesef o büyüleyici suretini kaybetmiştir.
Bahsi geçen olay yaşanmadan önce bu alanda bulunan pek çok eser, tehlikeye atılmamak için biraz daha uzakta bulunan Arkeopark’a taşındı. Zeynel Bey Türbesi, Er Rizk Camii, Artuklu Hamamı taşınan eserler arasında yer alıyor. Hasankeyf’in yukarılarında bulunan mağaralara henüz sular ulaşmadığı için onları görmek mümkün.
Hasankeyf, UNESCO Miras Listesi’ne girmek için gerekli olan 10 koşuldan 9’una sahip olan dünyadaki tek yer olmasına rağmen maalesef listeye dahil değil. Üstelik burada yapılan kazılardan çıkan eser ve yapılar, toplamının %5’ini bile kapsamıyor. Öylesi değerli ve özel bir bölge! Arkeologlara göre bu kazılara devam edilirse, Göbeklitepe’den bile daha eski yapılara rastlama ihtimali var.
Batman’ın Kozluk ilçesindeki Kaletepe Köyü’nde bulunan höyük, önemli arkeolojik kazı alanlarından biri ve çalışmalar hala devam ediyor.
Kazı alanları gezmeyi sevenler için mutlaka görülmesi gereken etkileyici bir alandır.
12 bin yıllık geçmişi olan topraklarda tarihi alan ve yapıdan bol ne olabilir? Kozluk’taki Hezo Kalesi de bu yapılardan biridir.
M.S. 416 yılında inşa edilmiş olan kale, dik bir tepede yer alıyor.
Kozluk ilçesinde bulunan ve 4. yüzyılda yapıldığı düşünülen bir kaledir. Fakat kale ayakta kalmayı başaramamış sadece kalıntıları günümüze ulaşabilmiştir.
Yine de Kozluk tarafında gezerken bir uğramakta fayda var, diyebiliriz.
Batman’ın Sason ilçesine bağlı olan Bozikan Köyü’nde bulunan Bozikan Kalesi, Bizanslılardan kalma bir yapıdır.
İpek Yolu’nun önemli duraklarından birine konumlanmış olan bu kale mutlaka görülmesi gerekenlerden.
Sason ilçesinde konumlanmış olan özel yapılardan biridir.
Tam olarak ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı bilinmeyen kalenin de diğer yapılar gibi fazlasıyla eski olduğu düşünülüyor.
Türküsüyle herkesin bildiği Malabadi Köprüsü, 1147’de Artuklular döneminde inşa edilmiştir. Ancak temellerinin Mevlaniler Dönemi’ne yani, 883 yılına kadar dayandığı düşünülüyor.
Genişliği 7 metre, uzunluğu 150 metre olan Malabadi, kemerli ve kavisli yapısıyla oldukça gösterişlidir. Tam ortasında bir kesik el figürü bulunur ve bunun, kavuşamayan aşıkların hikayesi ile ilişkili olduğu söylenir.
Bu tarihi köprü, Diyarbakır ile Batman sınırında bulunuyor ve Diyarbakır’a bağlıdır. Ancak her iki şehrin gezi planına da dahil edilebilir.
Mardin ile Batman sınırında bulunan bu antik kente, Doğu’nun Efes’i denir. Mardin ya da Batman seyahatinizde mutlaka gidip, görmeniz gereken bir yerdir.
Eski adı Anastasiopolis olan antik kentin ne zaman inşa edildiği kesin olarak bilinmiyor. Fakat kalıntılardan elde edilen bilgiye göre, 7 bin yıldan daha eski bir geçmişi olduğu düşünülüyor. Kaynaklara göre; Doğu Roma İmparatorluğu tarafından Sasaniler’in saldırılarına karşı korunmak için inşa edilmiş olabilir.
İçerisinde; sarnıçlar, tophane, kilise, çarşı, saray, şehir surları, kaya mezarları, köprüler bulunan antik kentin kazı çalışmaları hala devam ediyor.
Dara Harabeleri, şehir merkezine en uzak olan tarihi bölgedir. Özel ya da kiralık araçla gelmeniz gerekir ve yolculuğunuz yaklaşık 2,5 saat sürecektir.
Her pazartesi kapalı olan antik kent, yaz ve kış dönemlerinde farklı saat aralıklarında ziyarete açıktır. Yazları 08.00-18.30, kışları da 08.00-17.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
Etnik açıdan Mardin gibi renkli bir kimliğe sahip olan Batman’da pek çok önemli dini yapı görebilirsiniz. Bunların en önemlisi de Mor Aho Manastırı’dır.
Kesme taş ve molozlardan inşa edilmiş olan manastırın tam olarak hangi dönemde yapıldığı bilinmiyor. Restore edildiği 2018 yılından bu yana ziyarete açıktır.
Manastır, merkeze oldukça yakın konumdaki Üçyol ilçesindedir ve girişi ücretsizdir.
Ayrancı Köyü’nde bulunan manastır, M.S. 457 yılında inşa edilmiş. Süryanilerin kutsal bölge olarak kabul ettikleri Turabidin Bölgesi’nde yer alıyor.
Yapı üzerinde, bu topraklarda yaşayan devletlerin izlerini görmek mümkün. Restorasyon çalışmalarının hala devam ettiği biliniyor fakat ziyarete açıktır.
Şehrin tarihi miras açısından en zengin ilçelerinden Kozluk’ta bulunan cami, 1512 yılında inşa edilmiş.
Dönemin Hezo Beyi olan Ebubekir Roşkin’in oğlu Hızır Bey tarafından yaptırılmıştır. İncelikli taş işçiliği ile dikkat çeken cami, günümüzde biraz yıpranmış durumdadır.
Aynı zamanda hala ziyarete ve ibadete açıktır. İlçenin de en büyük camisidir.
Kozluk ilçesindeki önemli eserlerden biri olan İbrahim Bey Cami, 1705 yılında inşa edilmiş.
Günümüze kadar sağlam şekilde ulaşmayı başaran yapının çift yollu minaresi dikkat çeker.
Garzan aşiretinin mensuplarından olan İbrahim Bey’in adını taşımaktadır.
Anadolu’daki ilk anıt mezar olarak da bilinen Zeynel Bey Kümbeti, tarihi ve mimari açıdan şehirdeki en önemli eserlerden biridir. Göz alıcı çinileri ve taş işçiliğiyle ilgi çeker.
Tam olarak yapıldığı dönem bilinmemekle birlikte, Akkoyunlu Hükümdarı Zeynel Bey’in döneminde olduğu tahmin ediliyor.
Sadece şehrin değil, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en önemli müzelerinden biridir. İçerisinde üç salon bulunan müzede, geçmişi Neolitik, Paleotik dönemlere kadar uzanan eserler sergileniyor.
Tarihin önemli bir dönemine ayna tutan müze, Batman’ın görülmesi gereken en önemli yerlerindendir. Merkeze bağlı olan Belde ilçesindedir ve pazartesi günleri hariç, her gün 08.00-17.00 saatleri arasında ziyarete açıktır. Girişler ücretsizdir.
Batman’ın merkezinde bulunan Tov Sanat Merkezi, şehrin en renkli duraklarından biridir. Tiyatro etkinlikleri ve eğitimleri düzenlenen bu merkeze, uğrayıp göz atabilirsiniz. Çok keyif alacağınıza emin olabilirsiniz.
***
Bahsettiğimiz tüm yapılar (Dara Harabeleri hariç), merkezde ya da merkeze yakın köylerde bulunmaktadır. Özel ya da kiralık aracınız olmasa dahi, otobüs ya da taksi ile rahatlıkla ulaşabilirsiniz.