Muğla’dan Marmaris’e giden yolun hemen hemen yarısında aklınızı çelen, cazibesi yüz ölçümünden büyük bu kıyı beldesi, daha yol kenarındaki o küçük sapaktan içeri girmeden sizi seyir tepesiyle karşılıyor.
Aklınızda, gezi planınızda olmasa bile burada mola veren kalabalığı görüp bu insanlar nereye bakıyor diye merak edip sağa yanaştığınızda muhteşem manzarası, heybetli dağlarının şefkatle kucakladığı koylarıyla Akyaka sizi o küçük sapaktan içeri çekiveriyor.
İçindekiler
Akyaka’ya gitmek için araba veya uçak kullanabilirsiniz. İstanbul’dan Akyaka’ya özel araçla veya araba kiralayarak gitmek isterseniz yaklaşık olarak 8 saat yolculuk yapmalısınız. Bu yol Ankara’dan yola çıkacaksanız 7 buçuk saat, İzmir’den yola çıkacaksanız ise yaklaşık 3 saat sürecektir. İzmir’den yol oldukça kısa sürse de Ankara ve İstanbul’dan araba ile yol iki günlük bir tatil için nispeten uzun sürüyor.
Akyaka’ya giderken daha kısa bir yolculuk yapmak istiyorsanız, Dalaman veya Milas Bodrum Havaalanı’na giden bir uçak bileti alabilirsiniz. Dalaman Havaalanı‘ndan Akyaka’ya yol, 1 saat, Milas Bodrum Havaalanı’ndan ise 1,5 saat sürüyor. Dalaman’dan gelecekseniz Muttaş otobüslerine ya da Havaş’a binebilirsiniz. Milas Bodrum Havaalanı’ndan gidecekseniz ise Muttaş seferleri ile Muğla merkeze geçerek buradaki toplu taşıma araçları ile Akyaka’ya geçebilirsiniz. Eğer toplu taşıma ya da diğer taşıma araçlarını kullanmak istemezseniz havaalanlarında araç kiralayabilir ve tatiline arabayla devam edebilirsiniz.
Ezgi’nin notu: Akyaka’ya kısa bir tatil için gidiyorsanız uçak ile gitmeksize vakit kazandıracaktır.
Akyaka doğal güzellikleriyle olduğu kadar yaklaşık 2600 yıllık tarihiyle de ziyaretçilerini büyülüyor.
Akyaka ve Gökova Körfezi arasında kalan Antik İdyma Kenti’nde, varlıklı kişiler tarafından saygınlık sembolü olarak inşa edilen Kaya Mezarları ve 2001 yılında kazı çalışmaları sırasında keşfedilen bir oda mezarının yanı sıra Bizanslılara ait olduğu düşünülen sur kalıntıları Akyaka geziniz sırasında size tarihi fısıldamak için bekliyor olacak.
Akyaka’nın yeşilin ve mavinin kucaklaştığı eşsiz manzarasına farklı bir açıdan bakmak istiyorsanız Sakartepe’ye uğramadan dönmeyin.
Gördüğünüz manzara karşısında büyüleneceğinizden ve güzel fotoğraflarla o anı ölümsüzleştirmek isteyeceğinizden eminiz.
Bu adanın kumunun, Mısır Kraliçesi Cleopatra’nın sevgilisi Roma Komutanı Antonius tarafından Cleopatra için getirildiği ve bu adanın iki âşığın buluşma noktası olduğu rivayet edilir. Hatta bu yüzden adaya Cleopatra Adası da deniyor.
Ada kumu, çok değerli olması ve bugün gitgide azalması dolayısıyla itinayla korunuyor. Öyle ki adadan kum almak, kumsala havlu sermek ve kumsaldaki duşlarda duşunuzu almadan adadan ayrılmak yasak.
Buraya geldiğinizde Apollon Tapınağı ve onun yerine sonradan yapılan kiliseyi, sur duvarlarını, antik liman kalıntılarını ve bugüne kadar özenle kurulmuş antik tiyatroyu da görebilirsiniz.
Akyaka’ya gelen herkesin ilk fark edeceği şeylerden biri etraftaki ev ve otellerin mimarisi. Akyaka’ya özgü ve herkesi kendisine hayran bırakan bu mimarinin mimarı ise Nail Çakırhan. Muğla Ulalı olan mimar, bu mimariye sahip evi ilk kez kendisi için yapıyor. Daha sonra ise ev o kadar çok beğeniliyor ki Akyaka’da yavaş yavaş bütün evler Nail Çakırhan’ın evine benzetilerek yapılıyor. Böylece Akyaka mimarisi ortaya çıkıyor. Akyaka’da bu mimariye sahip otellerin birinde kalmayı tercih edebilirsiniz. Fakat buraya gelmişken kesinlikle Nail Çakırhan Evi’ni görmeni gerekiyor.
Akyaka’ya gelen herkesin ilk fark edeceği şeylerden biri etraftaki ev ve otellerin mimarisi. Akyaka’ya özgü ve herkesi kendisine hayran bırakan bu mimarinin mimarı ise Nail Çakırhan. Muğla Ulalı olan mimar, bu mimariye sahip evi ilk kez kendisi için yapıyor. Daha sonra ise ev o kadar çok beğeniliyor ki Akyaka’da yavaş yavaş bütün evler Nail Çakırhan’ın evine benzetilerek yapılıyor. Böylece Akyaka mimarisi ortaya çıkıyor. Akyaka’da bu mimariye sahip otellerin birinde kalmayı tercih edebilirsin. Fakat buraya gelmişken kesinlikle Nail Çakırhan Evi’ni görmen gerekiyor
Nail Çakırhan ve Halet Çambel Kültür ve Sanat Evi konumu
Akyaka’da gezebileceğiniz pek çok koy bulunuyor. Sırasıyla 72 Merdiven Koyu, Albay Koyu, Burun Koyu ve Akvaryum Koyu’nu gezeceksin. İlk koyumuz Nail Çakırhan Evi’ne yaklaşık 9 dakika uzaklıkta. 72 Merdiven Koyu’na yürüyerek kolayca gidebilirsiniz. Fakat koylarda yemek yiyebileceğiniz yerler maalesef yok. Koy gezisine başlamadan önce isterseniz 72 Merdiven Koyu’nun hemen arkasında bulunan kafede yemek yiyerek koy gezisine hazırlanabilirsiniz.
72 Merdiven Koyu adını koya giden 72 merdivenden alıyor. Bu koya ulaşmak için 72 merdiven inmen gerekiyor. Fakat merak etmeyin gördüğünüz manzaraya kesinlikle değecek. Diğer koyların hepsi ise 72 Merdiven Koyu’na çok yakın. Yürüyerek sırasıyla hepsini gezebilir ve diğer bir koya geçmeden önce deniz kenarında dinlenebilirsiniz. Bu koylarda isterseniz denize de girebilirsiniz fakat koylarda sular oldukça derin ve koyların zeminleri kayalıklı. Eğer çok iyi yüzme bilmiyorsanız bu koylarda denize girmenizi tavsiye etmiyoruz. Koylarda gezmek ve keşfetmekse oldukça keyifli.
Ezgi’nin notu: Tamamen doğanın içinde ve denize yakın bu alanlarda daha rahat hareket edilmesi ve gezilmesi için kayalıkların üzerine tahta bir platform yapılmış. Böylece 72 Merdiven Koyu, Albay Koyu, Burun Koyu ve Akvaryum Koyu’nu rahatlıkla gezebilirsiniz.
Azmak Nehri, ismini akış hızından almış. Akış hızı çok hızlı olan bu nehrin suyu yaz kış 7-8 derece aralığında oluyor. Etrafındaki muhteşem doğasıyla her göreni büyülüyor. Buraya özellikle yazın gelecekseniz Azmak Nehri’nin soğuk sularının keyfini çıkarmanızı tavsiye ediyoruz. Fakat burada suyun akışının çok hızlı olduğunu unutmayın. Ayrıca Azmak Nehri’nde düzenlenen tekne turlarından dolayı nehirde bazen tekne trafiği oluyor. Bu da ayrıca suya girerken dikkat etmeniz gereken bir durum. Azmak Nehri’ne gelmişken de tekne turu yapmadan olmaz. Bütün nehri tekne ile gezerken tam bir görsel şölen yaşayacaksınız.
Akyaka özellikle yaz mevsiminde, pek çok ziyaretçi ağırlayan bir kasaba. Böyle olunca da bölgede pek çok kişiye uyacak farklı konaklama seçenekleri mevcut. Hem farklı isteklere ve beklentilere hem de farklı bütçelere uyacak olan yerleşim yerlerinden sana en çok uyanı seçebilirsin.
Konaklama için istersen butik otel, istersen lüks havuzlu otel, istersen pansiyon seçeneklerini değerlendirebilirsiniz. Aynı zamanda bölgede kamp yapabileceğiniz yerler de mevcut. Oteli seçerken ise nerelere gideceğinizi her zaman göz önünde bulundurun. Aklınızdaki tatile uygun olanı Akyaka otelini obilet’ten kolayca bulabilir ve güvenle rezrevasyon yapabilirsiniz.
Akyaka seyahtiniz boyunca yapabileceğiniz çeşitli aktiviteler bulunuyor. Plajda vakit geçirmekten yeni yerler keşfetmeye ve macera dolu etkinlikler deneyimleyemeye kadar farklı aktivitler Akyaka’da sizi bekliyor.
Akyaka’da denize girebileceğiniz tüm yerleri keşfetmek için Akyaka’nın En İyi Plajları yazımıza göz atabilirsiniz.
Akyaka’nın ön plana çıkan mekânlarından biri olan Halil’in Yeri Azmak Nehri kenarında yer alan ve deniz ürünleriyle sizi cezbedecek bir mekân. Tercihiniz burasıysa taze balıklarının yanı sıra kalamar dolmasını ve mezelerini de tatmalısınız.
Balık yiyebileceğiniz mekânların başında Azmak Nehri’nin suları içine kurulan masalarda size eşsiz bir keyif sunan Azmakkapı Orfoz Restaurant geliyor. Burada yediğiniz lezzetli balığı son olarak tahinli kreple taçlandırabilir, lezzet sarhoşluğu yaşayabilirsiniz.
Hep balık, et yok mu derseniz, müzik eşliğinde huzur dolu bir yemek yiyebileceğiniz, Rüzgâr Restaurant etin en iyi adresi diyebiliriz. Meşhur Akçapınar Tostçusu’na uğramadan olmaz. Akyaka merkezden 15-20 dakika uzaklıktaki Akçapınar Köyü’ndeki bu meşhur tostçunun tostlarından yemeden, lezzetli ayranını ve portakal suyunu tatmadan dönmek bizce büyük kayıp.