Gezegenimizin yüzde yetmiş biri sularla kaplıdır. Zaman içinde bu su kütlelerinin isimleri ve sınırları siyasi, coğrafi ve tarihi olayları yansıtacak şekilde değişmiştir.
Ancak değişmeyen bir şey var ki, lagünlerin, denizlerin, adaların ve koyların ziyaretçilerine huzur ve merak duygusu aşılama becerisidir. Cala Macarelleta İspanya’dan Güney Asya’daki Borneo Adasına ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerine kadar, Dünya’nın herhangi bir yerindeki en mavi, en berrak sulardır.
Dünyamızın en görkemli ve en temiz sularında yüzerken balıkları keşfedebilir ve heyecan verici bir maceraya atılabilirsiniz. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu listede en temiz denizleri ve en berrak denizleri anlamına gelen mavi bayrak unvanı almış bölgeler bulunuyor. Dünyanın çeşitli yerlerindeki bu deniz bölgeleri duruluğu ve maviliği ile gözleri büyülüyor.
İçindekiler
Tulum yerleşim bölgesi, Kristof Kolomb öncesi Maya kentinin kalıntılarına ev sahipliği yapmaktadır. Ancak turistler aynı zamanda beyaz kumlu plajları ve berrak denizi için de buraya akın etmektedir.
Mavi suların yanı sıra, tercihinize bağlı olarak rahatlatıcı veya engebeli bir deneyim için Yucatan Ormanı bulunmaktadır. Birçok plaj tesisi ve bar burayı eğlenceli bir yer haline getirmektedir.
Ormanı, denizi, harabeleri, açık havası ve kültürü bölgeye çekicilik katmaktadır. Bölge aynı zamanda bazı yüzücülere açık olan güzel, berrak sularıyla ve obruklarıyla da ünlüdür.
İki ana ada, Perhentian Besar ve Perhentian Kesil, Malezya’nın doğu kıyısı açıklarındaki Perhentian Adaları’nı oluşturmaktadır.
Adaların kristal berraklığındaki suları ve beyaz kumsalları ile destansı bir şnorkel deneyimi sunarken yüzücüler ve dalgıçlar tarafından denizanaları, kaplumbağalar, resif köpekbalıkları ve renkli resif balıkları rahatlıkla gözlemlenebilmektedir.
Bölge Pulau Redang Ulusal Deniz Parkı’nın bir parçası olduğu için balık tutmak yasaktır.
Samoa’nın Upolu adasında küçük bir köy olan Lotofaga’da bulunan Sua Okyanus Çukuru, tropikal balıklarla dolu ve yemyeşil bir alanla çevrili geniş bir yüzme alanıdır. Berrak, canlı mavi su, Büyük Okyanus’taki bir noktaya açılan bir mağaradan beslenmektedir.
To Sua kelimenin tam anlamıyla “dev yüzme deliği” anlamına gelmektedir. Delik 98 metre derinliğindedir ve ahşap bir merdiven platformdan erişilebilir, ancak deliğe atlamayı veya dalış yapmayı da tercih edebilirsiniz.
Queensland’in Whitsunday Adaları’ndaki yaklaşık 7 km’lik bir sahil şeridi olan Whitehaven Plajı’nın kumu, ince dokusunu ve parlak beyaz rengini veren yüzde 98 silisyumdan oluşmaktadır. Büyük Set Resifi’nin kalbinde yer almaktadır.
Avustralya’nın en temiz plajlarından biri olarak kabul edilmektedir. Silisyumlar aynı zamanda berrak suların ve sığ kumların etkileyici bir girdap deseni ve ışıldayan bir renk almasına neden olmaktadır.
Şnorkelle yüzmek suları deneyimlemenin en kolay ve erişilebilir yolu olsa da, ziyaretçilerin tercih ettiği yerlerden biri yukarıdan gerçekten unutulmaz bir manzara için bir helikopter veya deniz uçağını kullanmak olacaktır.
Beyaz kumlu plajları ve safir sularıyla ünlü Wineglass Koyu, Tazmanya’nın Freycinet Ulusal Parkı’nda gözlerden uzak bir bölgede yer almaktadır.
Wineglass ve Coles Bay’de yürüyüş, yelkencilik ve balıkçılığın yanı sıra deniz kanosu, kaya tırmanışı, tekne gezintisi ve çalı yürüyüşü de oldukça popülerdir.
Pembe granit dağlar denizden yükselerek korunaklı bir su yolu oluşturmaktadır. El değmemiş suların üzerinde uçarken görülmeyi bekleyen çok sayıda kuş türü bulunmaktadır.
Özellikle beyaz karınlı deniz kartalları bölgede oldukça popülerdir. Avustralya’nın en iyi plajlarından biri olan Wineglass Körfezi genellikle piknik yapmak, kamp kurmak, kuş gözlemlemek, tüplü dalış yapmak veya dağ bisikletine binmek isteyen turistler için idealdir.
Lefkada Adası’nda kristal berraklığındaki İyon Denizi’nin muhteşem manzarasına sahip olan bu deniz muazzam bir temizliktedir. Batı kıyısındaki Egremnoi Plajı özellikle dünyanın en temiz denizi arasında yer almaktadır.
Merdivenlerinden aşağı dik bir yürüyüş gerektiren plaj, kalabalığı azaltması güzel bir avantajdır. Ancak bir kez iniş yaptığınızda, beyaz kum ve turkuaz su ile tam bir tezat oluşturarak günü güneşin altında dinlenerek geçirmek için oldukça güzel bir fırsattır.
Kaş ve Fethiye arasında yer alan Patara Plajı, Noel Baba olarak da bilinen Aziz Nikolaus’un doğduğu yer olarak bilinmektedir. Devasa büyüklüğü ile adeta bir çölü andıran Patara, Türkiye’nin en uzun plajıdır.
Arkasında gizli bir orman barındıran ve Caretta Caretta deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanı olan Patara, koruma altındaki doğal bir bölgedir.
Patara yelken tatilleri için mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. Burada çeşitli su sporlarının da keyfini çıkarabilirsiniz. Bir diğer seçenek olan Bodrum’da da aynı tarzda denizler bulmak mümkündür.
Çıralı Plajı, Türkiye kıyısında, Antalya’nın güneyinde, Olimpos Antik Kenti ve köyün üzerindeki kayalık bir dağ olan Chimaera’nın yakınında yer almaktadır. Burası gerçekten büyülü bir yerdir ve yemyeşil doğası ve tropikal iklimiyle sırt çantalı gezginlerin favorisi diyebiliriz.
Bölge, koruma altındaki Caretta Caretta deniz kaplumbağalarına, efsanevi ve mitolojik dağ alevine ve Likya kalıntılarına ev sahipliği yapmaktadır ve Türkiye’nin en güzel noktalarından olan bu yeri kesinlikle kaçırmamalısınız.
Türkiye’nin En Temiz Plajları ve Türkiye’nin Mavi Bayraklı Plajları yazılarımıza da mutlaka göz atmalısınız.
Gerçekten eşsiz manzarası ve parlak, ışıltılı turkuaz rengi kıyı şeridiyle göz alıcı Kaputaş Plajı, dünyanın dört bir yanından ziyaretçi çekmektedir.
Antalya’nın Kaş ve Kalkan ilçeleri arasında yer alan Kaputaş Plajı, çevresindeki kayalıklar ve ormanların sahille buluştuğu derin bir düşüşün altında kaldığı için “Kanyon Ağzı” olarak da bilinmektedir.
Suyun büyüleyici derecede parlak turkuaz rengi, dağlardan gelen doğal tatlı suyla karışan doğal su altı kaynaklarından kaynaklanmaktadır. Burayı yelken tatilinize bir durak olarak eklemenizi şiddetle tavsiye ederiz.
Karadan yaklaşmak isteyenler kanyona inen 187 merdivenden ulaşabilirler. Bu kanyon plajı birinci derece sit alanıdır.
Amos, Muğla ilinin Marmaris ilçesinde yer alan küçük bir koydur. Karia’nın antik kentlerinden biri olan Amos, sadece harika bir manzaraya sahip olmakla kalmamaktadır. Aynı zamanda birçok antik alana da ev sahipliği yapıyor.
10-15 dakikalık bir tırmanıştan sonra Amos’un tepesine ulaşabilir ve ünlü Helenistik tiyatroya, tapınaklara ve surlara tanık olabilirsiniz. Amos, tarihi yerlerinin yanı sıra tertemiz deniziyle de ziyaretçileri etkilemeyi başaran bir denizdir.
Siz de yelken rotanıza Amos Plajı’nı ekleyerek tarihi, muhteşem manzarayı ve denizi deneyimleyebilirsiniz.
Türkiye’nin birçok muhteşem tatil noktasından biri olan Datça, çarpıcı Ovabükü Plajı’na ev sahipliği yapmaktadır.
Mavi, yeşilin ve güzel plajları ile eşsiz bir karışıma sahip olan Ovabükü, geniş bir kıyı şeridinin yanı sıra güzel zeytin ağaçlarından oluşan bol bir ormana sahiptir.
Sezon boyunca popülerliğini koruyan bu plajda dalış, su kayağı, şnorkelle yüzme, dalış ve yürüyüş gibi su sporları yapılabilmektedir. Hem karadan hem de denizden ulaşılabilen bu plaja gelenleri bir sürpriz bekliyor.
Eğer bir yat tatili yapmayı planlıyorsanız, rotanıza Ovabükü’nü mutlaka ekleyin.
Aragusuku olarak da adlandırılan Panari Adası ve diğer Okinawan adaları, Tayvan’ın birkaç yüz mil doğusunda yer alan Japonya’nın en uzak bölgesini oluşturmaktadır.
Jamiji ve Shimoji olmak üzere iki adadan olan Panari Adaları, sadece 15 daimi sakine ev sahipliği yapmaktadır.
Ziyaret etmenin tek yolu bir seyahat acentesi veya dalış mağazası tarafından düzenlenen bir tura katılmaktır. Ancak erişilebilirlik eksikliği, manzarasının ve sakinlerinin yaşam tarzının korunmasına yardımcı olmuştur.
Oraya giderseniz, Kamiji Adası’ndaki iskelenin yakınındaki Koijigahama Plajı’na uğrayın, burada sessiz koyda dinlenebilirsiniz.
Suyun üzerindeki kazıklar üzerinde çok sayıda lüks tatil köyüne ev sahipliği yapan Bora Bora, berrak, turkuaz suları görmek isteyen gezegenin dört bir yanından turistleri kendine çekmektedir.
Adayı çevreleyen ince beyaz kum, berraklığı ve rengi büyük ölçüde açıklamaktadır.
İster şnorkelle dalma, ister yunus ve balina izlemek, ister gün batımı gezisi olsun, bu Polinezya cennetinin çarpıcı sularının tadını çıkarmanın pek çok yolu vardır.
Köpek Adası, Panama’nın kuzey kıyısındaki San Blas Adaları’ndan biridir. Sadece köpeklerle dolu olmayabilir, ancak ismine uygun yaşamadığı gerçeği sizi ziyaret etmekten alıkoymamalıdır.
Dünyanın en temiz sularından bazılarına sahip olduğu bilinmektedir. Bu da onu en iyi şnorkel ve dalış noktası yapar. Adanın en belirgin özelliklerinden biri, dalış yaparsanız oldukça net bir şekilde görebileceğiniz kıyılarındaki gemi enkazlarıdır.
Phi Phi adaları iki büyük adanın (Ko Phi Phi Don ve Ko Phi Phi Leh) yanı sıra birkaç küçük adadan oluşmaktadır.
Öncelikle inanılmaz derecede berrak suları, beyaz kumlu plajları ve yemyeşil bitki örtüsüyle bilinir. Bölge ayrıca denizden çıkıntı yapan kireçtaşı karstları ile de ünlüdür.
Leonardo Dicaprio’nun bir sırt çantalı gezgini canlandırdığı popüler film The Beach, Ko Phi Phi Leh’de çekilmiştir.
Cayos Cochinos iki küçük ada ve bir düzineden fazla küçük mercan koyundan oluşmaktadır. Honduras hükümeti tarafından korunmakta ve ticari balıkçılığın yanı sıra suların bozulmamış görünümüne katkıda bulunan otel ve tatil köylerine de kapalı kalmaktadır.
Adalar dünyanın en iyi tüplü dalış noktalarından bazılarına ev sahipliği yapmaktadır. Bölgeye sadece tekneyle ulaşılabilmektedir.
Maldivler, Hint Okyanusu’nda yer alan ve dünyadaki tüm ülkeler arasında en düşük rakıma sahip olan bir ada zinciridir. Bu 26 mercan adasını çevreleyen sular, yüzücülere en iyi şnorkel ve tüplü dalış olanaklarından bazılarını sağlamaktadır.
Tatil köylerinden beyaz kumlu plajlara ve yaban hayatı izleme deneyimlerine kadar, bu yol dışı cenneti ziyaret etmek için pek çok neden vardır.
İyonya Adaları’ndan biri olan Zakintos’un açıklarında yer alan Navagio Plajı (Shipwreck Plajı olarak da bilinir) turkuaz ve temiz suları, beyaz kumu, kireçtaşı kayalıkları ve keşfedilmeyi bekleyen devasa paslı gemi enkazıyla ünlüdür.
Efsaneye göre gemi, İtalyan mafyası adına çalışan kaçakçılara ait olan bir gemiydi.
Palawan eyaletinde yer alan Linapacan Adası, çoğunlukla ıssız olan 52 minik ada ile ve inanılmaz derecede berrak sularla çevrilidir. Bir milyon yıldan daha eski olduğu düşünülen Seniora mağaralarının yanı sıra eski bir İspanyol kalesine ve yürüyüşçüleri meşgul edecek orman yollarına ev sahipliği yapmaktadır.
Linapacan’da her biri yaklaşık 2.000 kişiden oluşan iki küçük kasaba vardır. Bölgenin hala nispeten turistlerden arınmış olduğunu göreceksiniz.
Dünyanın en büyük mercan resif sistemi ve gezegendeki en popüler dalış noktalarından biri olan Büyük Set Resifi, dünya üzerinde bulunan en berrak, en mavi sularına sahiptir. Bu berraklık sayesinde resif uzaydan bile görülebilmektedir.
Resif 1981 yılında Dünya Mirası olarak ilan edilmiştir. Dünyanın yedi doğal harikasından biri olarak kabul edilebilir.
İnsan istilasından korunan resifin suları kristal berraklığındadır. Dalgıçların bol miktarda deniz yaşamını gözlemlemesine olanak tanımaktadır.
Ancak iklim değişikliği resifin kırılgan ekosistemini tehdit etmektedir.
İyonya Adaları’nın ikinci en büyüğü olan Korfu kıyılarındaki sular inanılmaz derecede berraktır.
Sidari’deki Canal D’Amour plajı, kum renkli duvarlara sahip dikdörtgen şeklindeki deresiyle Korfu’nun en ünlü tatil plajlarından biridir.
Yerel geleneklere göre, plajın deniz tünelinde birlikte yüzen her çift evlenecek inancı bulunmaktadır. Eğer ilginizi çektiyse, sevgilinizle yüzmek için burayı tercih edebilirsiniz.