Kategoriler Seyahat İpuçları

Seyahat Aşı Rehberi

Hepimiz farklı amaçlar doğrultusunda seyahatlere çıkıyoruz. Bazen zorunlu iş gezileri ve bazen de sevdiklerimizle birlikte yeni yerler keşfedebilmek için yola koyuluyoruz. Nasıl ki her şeyin başı sağlıksa seyahatte de en çok dikkat etmemiz gereken husus can sağlığımız.

En keyifle başlayan seyahat bile yakalandığımız bir hastalık yüzünden zehir olabilir. Gidilen ülkedeki salgın veya yakalanılan bir mikrop yüzünden ölümle bile sonuçlanan vakalarla karşılaşılabilir. 

Özellikle dünyanın bazı bölgelerinde gelişmişlik düzeyindeki kötü koşullara bağlı olarak bulaşıcı hastalıklar sık görülebilir. Bu nedenle o ülkeye giriş yapmadan önce muhakkak olunması gereken aşılar bulunuyor. Kişinin hayatının riske atılmasının engellenmesi için bu aşılar zorunlu tutuluyor.

Aşı sayesinde vücut bakteri ile virüslere karşı olan mücadelesinde bir adım öne geçmiş oluyor. Vücuda enjekte edilen eser miktardaki mikrop sayesinde bünye bağışıklık kazanarak kendi korunma mekanizmasını geliştirmiş oluyor.

Antibiyotikten bile daha etkili olan aşı sayesinde gideceğiniz ülkede karşılaşılması muhtemel bakteri ile virüslere karşı önceden hazırlanmış oluyorsunuz.

Yapılacak olası seyahatten 6 ile 8 hafta öncesinde doktor tavsiyesi dahilinde zorunlu ve dilerseniz de tedbir amaçlı koruyucu aşıların mutlaka olunması gerekiyor.

Seyahat öncesi yapılan aşı ile hem gidilen ülkeden hastalık kapılması hem de ana vatana dönüldüğünde hastalığın çevredeki kişilere yayılması engellenmiş oluyor.

Seyahatten Önce Yapılması Gereken Rutin Aşılar Neler?

Gidilecek ülkenin gelişmişlik düzeyi veya doğal koşulları nedeniyle bölgesel yani endemik olarak bazı hastalıkların orada yaşayan insanlarda görüldüğü biliniyor.

Çocukluk çağında mecburi olarak vurulan aşılar bu durumda vücut sağlığını korumaya yeterli olmuyor. Bu yüzden de söz konusu aşıların belirli aralıklar ile yenilenmesi gerekiyor.

Tetanos, kızamık veya difteri gibi rahatsızlıklara bazı bölgeler ile sınırlı kalmış olsa da hala rastlanılıyor. Bu yüzden seyahatten önce polio, kızamık, kabakulak, tetanos, kızamıkçık ve difteri gibi aşılar rutin program dahilinde karşımıza çıkıyor.

Ülkenin dışına yapılacak olan seyahatte aşılar vurulması zorunlu olan ve isteğe bağlı olarak tavsiye üzerine vurulan olmak üzere ikiye ayrılıyor.

Yurt dışına çıkmadan önce vize başvuru sürecinde zorunlu olarak seyahat sağlık sigortası yaptırılıyor.

Buna ek olarak siz de aşı zorunluluğu olmasa bile tedbir amaçlı rutin aşıları olabilirsiniz.

Özellikle Afrika, Asya ve Güney Amerika sınırları içerisinde yer alan bazı ülkelerde birtakım aşıların zorunlu tutulduğu biliniyor. Poliomyelit yani çocuk felci, difteri, tetanos ile Hepatit A bu aşılar arasında bulunuyor. Yolculuk öncesinde bu aşıları yaptırarak gönül rahatlığıyla seyahate çıkabilirsiniz.

Seyahatten Önce Gidilecek Ülkeye Göre Mecburi Olan Aşılar Neler?

Her ülkenin sahip olduğu yaşam koşulları, hijyenik özellikleri ve medeniyet seviyesi farklı olduğu için hastalıklar ile onlara karşı yapılması gerekli olan aşılar da çeşitlilik gösteriyor.

Yapılması gereken aşılar ise genel hatlarıyla şöyle:

  • Tifo
  • Hepatit A
  • Sarıhumma (mecburi)
  • Meningokok (mecburi)
  • Kolera
  • Kuduz
  • Japon ensefaliti
  • Kene ensefaliti

Bu hastalıklar arasında vurulması en zorunlu olanlardan ilki sarıhumma çoğunlukla Güney Amerika ve Orta Afrika’da görülüyor.

Orta Afrika ülkelerinden olan Angola, Burundi, Benin, Kamerun, Burkina Faso, Kongo, Fildişi Sahili, Ekvator Ginesi, Kenya, Gabon, Orta Afrika Cumhuriyeti, Güney Sudan, Togo, Liberya, Uganda, Gana, Moritanya, Sierra Leone, Gambiya ve Gine-Bissau sınırlarına giriş yapmadan önce sarıhumma aşısının yapılması mecbur tutuluyor.

Sarıhummanın görüldüğü Güney Amerika ülkeleri arasındaki Brezilya, Peru, Kolombiya, Arjantin, Ekvador, Bolivya, Panama, Surinam, Trinidad Tobago, Fransız Guyanası, Paraguay ile Venezuela’ya gitmeden önce kesinlikle aşının yapılması gerekiyor.

Meningokok yani menenjit ise çoğunlukla Sahra Altı Afrika ve gelişmekte olan ülkelerde rastlanılan bir hastalık olarak öne çıkıyor.

Özellikle Sahra Altı Afrikası olarak tabir edilen Senegal’den Etiyopya’ya kadar uzanan ve 25 ülkeyi kapsayan bölgeye yapılan seyahatlerden önce mutlaka meningokok aşısının yaptırılması gerekiyor. Buradaki 450 milyona yakın nüfus menenjite yakalanma tehlikesine maruz ve 1980’li yıllarından sonundan beri 1 milyondan fazla Afrikalının bu hastalık nedeniyle hayatını kaybettiği biliniyor.

Hepatit A ve tetanos aşıları ise Güney Afrika seyahatinden önce mutlaka yapılmalı. Dünyanın bu bölgesinde kullanılan içme suyu ve yiyeceklerde, konaklanan tesislerde bu iki hastalığa yakalanma riski oldukça yüksek olduğu için güvenli bir seyahat için her iki aşı da mutlak suretle yapılmalı.

Yapılan Aşı Kişiyi Ne Kadar Süre İçerisinde Etkisi Altına Alır?

Aşı bireyin vücudunun söz konusu virüs veya bakteriye karşı bağışıklık kazanması amacıyla tedbir amaçlı uygulanan bir ön tedavi yöntemi olarak karşımıza çıkıyor.

Eser miktarda vücuda enjekte edilen mikrop ile vücut hemen savaşmaya başlar ve bir dahaki karşılaşmada bu hazırlık mekanizmasını kullanarak en etkili şekilde mücadele ederek savaşı kazanır.

Her aşının vücuda girdiğinde yarattığı tepkime süresi değişiklik gösterdiği için seyahat öncesinde yeterince tedbirli olmak adına aşılanma süresinin en doğru şekilde ayarlanması gerekiyor.

Bazı aşılar anında bağışıklık gelişmesini sağlar bazılarının beklenen etkiyi yaratabilmesi birkaç haftalık zamanı gerektirebiliyor.

Rutin aşıların haricinde sarıhumma, tifo ve Hepatit A ile Hepatit B aşılarının seyahatten 4 ile 6 hafta öncesinde yaptırılması gerekiyor.

Ayrıca aşıya ek olarak maske takmak, elleri sabunla yıkamak ve dezenfekte etmek, temastan kaçınmak ve bulunulan ortamı sık sık havalandırmak gibi kişisel önlemlerin de alınması hastalığa yakalanma riski azalttığından oldukça önemli.

Seyahatten Önce Gerekli Olan Aşılar Nerede Yaptırılabilir?

Yolculuk yapılacak ülkeye, yolculuğun gerçekleşeceği mevsime ve kırsal veya kent gibi kalınacak bölgeye göre kişinin hastalığa yakalanma olasılığı değişiklik gösteriyor.

Aşının koruyucu etkisinden emin olabilmek için seyahatten en az 4 hafta öncesinde aşının yaptırılmış olması gerekiyor.

Bunun için Seyahat Sağlığı Merkezleri’ne başvurabilirsiniz. Bu merkezler Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak halka hizmet veriyor.

İnternetten Seyahat Sağlığı Merkezleri’nin yerlerine bakarak bulunduğunuz yere en yakın olanına giderek aşınızı olabilirsiniz.

Mecburi Aşılar ve Özellikleri Neler?

1) Sarıhumma

Eğer yolunuz Orta ve Güney Amerika’ya veya Afrika’nın tropikal iklim kuşağına düşüyorsa sarıhumma aşısını mutlaka olmanız gerekiyor.

Sivrisineklerden bulaşan bu hastalık ölümcül sonuçlar doğurabiliyor. Tek doz şeklinde vurulan bu aşı sayesinde bu ölümcül hastalığa karşı kendinizi güvence altına alabilirsiniz.

Aşıyı bir kez olduğunuzda ömür boyu sarıhummadan korunabilirsiniz. Seyahatinizden 4 veya 6 hafta öncesinde bu aşıyı yaptırmış olmanız gerekiyor. Ancak geç kaldıysanız da en geç yolculuktan 10 gün önce sarıhumma aşısını vurulmalısınız.

Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınlamış olduğu Ulusal Sağlık Tüzüğü ile sarıhumma aşısının zorunlu hale getirildiği biliniyor.

Riskli bölgeye seyahat edecek kişiler, bu kişilerden ülkesine geriye dönenlerin farklı lokasyonlara virüsü yayma riski gibi nedenlerle sarıhumma aşısını yaptırmak bir mecburiyet.

Bu aşı sayesinde birey hem kendi bedenini hem de kendisinden etrafa virüsün yayılma tehlikesine karşı çevresindekileri koruyabilir.

Gidilecek olan ülkeye giriş yapmadan önce yolcu tarafından yetkililere Uluslararası Aşı ve Profilaksi Sertifikasının gösterilmesi gerekiyor.

Aşı vurulduktan sonra 10 gün içerisinde söz konusu sertifika geçerlilik kazanmış oluyor.

2) Tifo

Tüm dünyada yaygın olduğu söylenen bu hastalık ne yazık ki en çok hijyen koşullarının gelişmediği geri kalmış olan ülkelerde karşımıza çıkıyor.

Orta Doğu ülkeleri, Orta ve Güney Amerika, Güney Asya ile Kuzey ve Batı Afrika ülkelerinde tifoya yakalanan nüfus sayısı oldukça yüksek.

Bu ülkelere seyahat etmeden önce Seyahat Sağlığı Merkezleri’ne giderek aşınızı olabilirsiniz.

Tifo virüsü bağışıklık kazanması istenilen hastaya oral veya enjekte etme yöntemiyle verilebilir.

Enjekte edilen tifo aşısı tek dozdan ibaret olup etkisini 1 veya 2 hafta içerisinde göstermeye başlıyor.

Sarıhumma aşısı gibi ömürlük bir aşı olmadığı için 2 yılda bir yeniden tifo aşısı olmak gerekiyor.

Related Post

Seyahate çıkmadan 1 ay önce tifo aşısının olunması gerekiyor.

Aşı ne yazık ki kişinin hastalıktan tam anlamıyla korunmasını sağlamıyor. Bu yüzden yiyecek ve içeceklerin mümkün olan en temizinin tüketilmeye çalışması alınacak kişisel önlemler açısından oldukça önemli.

3) Meningokok

Menenjit hastalığının görüldüğü bölgelere seyahat etmeden önce yapılması gereken bir aşı olarak meningokok aşısı karşımıza çıkıyor.

Menenjit adı verilen bu hastalığa çoğunlukla Sahra Altı Afrika’da rastlanıyor. Hastalığın en çok aralık ile haziran aylarında ortaya çıktığı biliniyor.

Polisakkarit meningokok ile konjuge meningokok olmak üzere iki türü piyasada bulunuyor.

Eğer Mekke ve Medine’ye gidecek olan hacı adaylarından biriyseniz Suudi Arabistan hükümetinin zorunlu tuttuğu bu aşıyı mutlaka olmanız gerekiyor. Aşı olduğunuza dair resmî belgeyi ülkeye girişte yetkililere göstermeniz zorunlu tutuluyor.

4) Polio

Polio virüsünden kaynaklanan poliomiyelitin hastalığına yakalanma riskinin yüksek olduğu ülkelere ziyarette bulunmadan önce mutlaka polio aşısının yaptırılması gerekiyor.

Tek doz halinde vurulan aşı kişiye hayat boyu bağışıklık kazandırıyor. Bu aşı sayesinde bağırsaklar polio virüsüne karşı kendisini koruma altına almış oluyor.

Aşının hem enjekte edilen hem de ağızdan alınan türevi piyasada bulunuyor.

5) Tetanos

Tetanos herkesin mutlaka olması gereken bir aşı türüdür.

Gidilecek ülkenin neresi olduğundan bağımsız olarak tetanos aşısını ihmal etmeden olmalısınız.

7 yaşın üzerinde her bireye bu aşı yapılıyor.

Herhangi bir yaralanma vakasıyla karşılaşıldığında tetanos aşısının dozu yenilenebilir.

6) Difteri

7 yaşına kadar herkesin mutlaka olması gereken bir aşı olarak difteri karşımıza çıkıyor. Bu aşı gidilecek ülke neresi olursa olsun mutlaka her bireye yapılıyor.

Aşı ilk kez vurulduktan sonra eğer kişi isterse 10 yılda bir dozu yenilenebilir.

7) Hepatit B

Batı Afrika ülkelerinde ve özellikle Nijerya’da sıkça görülen bir hastalık olan Hepatit B eğer bu bölgelere seyahat ediyorsanız mutlaka olmanız gereken bir aşı türü olarak karşımıza çıkıyor.

Hepatit B hastalığı oldukça kolay bir şekilde yayılmasıyla biliniyor.

Yeni doğan bebeklere de uygulanabilen bu aşı sayesinde kişi ömür boyu hepatit B’den korunabilir.

Hastalığın korunmasız cinsel ilişki, akupunktur, dövme veya piercing yaptırma gibi doğrudan kan ile temas halinde bulaştığı biliniyor.

Bunlara ek olarak tıbbi müdahaleler, manikür, pedikür yaptırma veya diş çektirme gibi durumlarda da hepatit B virüsü kişiye bulaşabilir.

Çıkacağınız seyahatten en az 2 hafta önce Hepatit B aşısını yaptırmalısınız.

8) Hepatit A

Hepatit A neredeyse dünyanın her yerinde görülebilen bir hastalık olarak biliniyor. Ancak özellikle gelişmekte olan ülkelerde, Orta Doğu’da ve Afrika’da bu hastalığa daha sık rastlanıyor.

Hem çocukken hem yetişken bu hastalığa yakalanan kişiler bulunuyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün yaptığı araştırma sonuçlarına göre her yıl 1.4 milyon kişide hepatit A hastalığına rastlanılıyor. Bu durum seyahat halinde olan kişiler için de oldukça büyük bir risk demek.

Hepatit A virüsü klorlanmamış havuz suyundan, düzgünce yıkanmamış sebze, meyvelerden, bu virüsü taşıyan kişiyle cinsel temastan, kan bağışından ve virüsü taşıyan kişinin kişisel eşyalarının kullanılması sonucunda bulaşabilir.

Bu aşı seyahatten en az 4 hafta önce yapılmalı. İlk dozun ardından 6 veya 24 ay sonra da ikinci dozu olmalısınız. Bu sayede 10 yıl boyunca kendinizi hepatit A hastalığından koruyabilirsiniz.

Çıkacağınız yolculuktan önce bulunduğunuz yere en yakın olan Seyahat Sağlığı Merkezi’ne giderek kolayca Hepatit A aşısı olabilirsiniz.

9) Kolera

Kolera bir dönem salgın halinde görülen bir hastalık olarak karşımıza çıkıyor. Suyun steril olmadığı ve altyapının bozuk olduğu yerlerde özellikle 2. Dünya Savaşı gibi şehirleri büyük yıkıma uğratan olayların ardından kolera ortaya çıkıyor.

Günümüzde kolera düşük gelir düzeyindeki, gelişmekte olan ülkelerde hala büyük bir sorun teşkil ediyor.

Özellikle Asya, Afrika ve Güney Amerika’nın bazı bölgelerinde bu hastalığa rastlamak mümkün. Söz konusu ülkelere seyahat etmeden önce mutlaka kolera aşısı olunması gerekiyor. Temizlik, alt yapı faaliyetleri ve sterilizasyon sayesinde koleranın önüne geçilebiliyor.

Eğer görev gereği mülteci kamplarına veya doğal afet alanlarına gidiyorsanız kolera aşısı sizin için hayat kurtarıcı olabilir.

Kolera aşısı sayesinde bu hastalıktan %90 oranında kurtulmuş sayılıyorsunuz.

Yaş aralığına göre aşının dozu değişiklik gösteriyor. 6 yaş üzeri çocuklara 2 doz ve 5 yaşına kadarki çocuklara da 3 doz halinde kolera aşısı uygulanıyor. Yetişkinlerde ise ilk dozun üzerinden 2 yıl geçtikten sonra ikinci dozun vurulması gerekiyor.

Aşının etkisi 7 günlük sürenin ardından kendisini göstermeye başlıyor.

Eğer kolera salgını altında olan bir bölgeye gidiyorsanız aşınızı Seyahat Sağlığı Merkezleri’ne başvurarak kolayca yaptırabilirsiniz.

Ülkeye girişlerde zorunlu tutulmuyor olsa bile siz tedbir amaçlı bu aşısı yaptırarak kendinizi güvence altına almış olursunuz.

Aşıya ek olarak tükettiğiniz yiyecek ve içeceklere karşı da dikkatli olmanızı öneriyoruz.

10) Grip

Grip aşısı hiçbir ülkenin zorunlu tuttuğu bir aşı olmamakla birlikte bir insanın ömrü boyunca defalarca yakalanabileceği bir hastalık türü olduğundan genellikle tercih ediliyor.

Eğer mevsimsel etmenlere bağlı olarak influenza salgının görüldüğü bir bölgeye seyahat etme planınız varsa siz de potansiyel bir grip hastası olabilirsiniz.

Solunum yoluyla kolayca bulaştığı bilinen grip turistler arasında fazlasıyla yaygın olmasıyla biliniyor.

Gribe yakalanma riskine karşı kendinizi koruma altına almanız için seyahatten en az 2 hafta öncesinde bu aşıyı vurulmuş olmanız gerekiyor.

11) Kuduz

Kuduz, hastalıklı hayvanların salyasından insana geçen oldukça ciddi sonuçlar doğuran bir hastalık olarak karşımıza çıkıyor.

Eğer şüpheli bir hayvan tarafından ısırıldıysanız öncelikle zarar gören bölgeyi sabunlu suyla temizlemeli ve derhal en yakın sağlık kuruluşuna gitmelisiniz.

Hayvanın yol açtığı yaranın durumuna göre kuduz aşısının uygulandığı biliniyor. Buna ek olarak hayvan ısırığına maruz kalmadan da tedbir amalı olarak kuduz aşısı olabilmek mümkün.

İster doğayla iç içe bir seyahat olsun ister şehir turu olsun yolculuğa çıkmadan önce kuduz aşısı olmanızı tavsiye diyoruz.

Özellikle kamp, bisiklet sürüşü, safari veya dağ tırmanışı gibi bir aktiviteye katılacaksanız kuduz aşısı olmalısınız.

Seyahat öncesi herhangi bir ülke tarafından zorunlu tutulmayan kuduz aşısı hayat kurtarıcı olabiliyor. Yolculuktan önce temas öncesi koruma kapsamındaki kuduz aşısını vurulabilirsiniz.

Temas sonrasında yapılan kuduz aşısında ise hastanın aldığı yaranın durumuna göre dozlar belirleniyor.

Kuduz ölümcül sonuçlar doğuran bir rahatsızlık olduğu için hiçbir suretle ihmal edilmemeli.

Kaynakça 

T.C. Sağlık Bakanlığı Aşı Portalı

Paylaş
Ezgi Opan

Blogger, içerik yazarı, editör, besteci, söz yazarı, gitarist, turizmci, seyahat tutkunu, müzik ve kedilere hasta☺️