Mezopotamya’nın bereketli topraklarında yer alan illerimizden biri olan Siirt’in farklı kültürlerden izler taşıyan oldukça zengin bir mutfağı var.
Hak ettiği üne henüz kavuşamadığı düşünülse Siirt mutfağında keşfedilmeyi bekleyen pek çok lezzet var. Hadi gelin Siirt mutfağının en sevilen lezzetlerine bir göz atalım.
İçindekiler
Nohut ve buğdayla hazırlanan bir tür yoğurt çorbası olan Mihr, üzerine bol biberli kızgın yağ dökülerek servis ediliyor.
Siz de mevsim ne olursa olsun yemeğe çorba ile başlamayı sevenlerdenseniz mihr çorbası Siirt’te tadılacaklar listenizde mutlaka olsun.
Bol ıspanaklı, pirinçli pırtike çorbası ıspanak yemeğinin sulusu gibi dursa da tadıyla fark yaratıyor.
Pırtıke çorbasının lezzet sırrı bence içine katılan iri taneli sumakta saklı. Sumağın verdiği hafif mayhoş tat ıspanak çorbasını bence bambaşka bir boyuta taşıyor.
Şehir merkezindeki pek çok esnaf lokantasında bulabileceğiniz pırtık çorbasına denk gelirseniz mutlaka bir şans verin derim.
İçindeki malzemelere bakıldığında pek de cazip gelmeyen ama tadıldığında kendine hayran bırakan bir lezzet zerfet. O yüzden önyargılı olmamanız için içinde neler olduğunu söylemiyorum.
Ancak farklı lezzetler denemeyi seviyorsanız içindeki malzemeleri sorgulamadan zerfetin tadına bir bakın derim. Seveni çok seviyor, sevmeyeni hiç yemiyor. Bakalım siz nasıl bulacaksınız?
Ya da daha bilindik adı ile bumbar. Aslında pek çok ilimizde bulabileceğiniz bir lezzet olsa da her şehir kendinden bir şeyler katarak bumbar dolmasına başka bir rahiya katıyor.
Sakatat seviyorsanız Siirt usulü bumbar ‘cokat’ı mutlaka deneyin derim.
Siirt dolması da denilen Arap dolması kuru patlıcan ve kuru biberle yapılan nefis bir dolma.
Kıymalı olarak da hazırlanıyor ama bence Arap dolmasının esas ekşili zeytinyağlısı efsane.
Siirt’e giderseniz pek çok esnaf lokantasına bulabileceğiniz bu nefis dolmayı asla es geçmemelisiniz.
İçinde bulgurdan kıymaya, haşlanmış patatesten yumurtaya pek çok malzeme olan iskemet köfte, Siirt mutfaklarında bolca pişiriliyor.
Büyük küçük herkesin severek yediği iskemet köftenin görüntüsünün pek cezbedici olmaması sizi yanıltmasın.
Emin olun bir kere tattınız mı bir tane ile asla yetinemeyebilirsiniz.
Yoğurtlu köfte ya da daha geleneksel adı ile kiftel leben Siirt mutfağının en sevilen lezzetlerinden biri.
Aslında bir çeşit bulgur köftesi olan kiftel leben özellikle çay saatlerinde Siirt sofralarından eksik olmuyor.
Güne et ile başlamak Doğu ve Güneydoğu illerimizde bir gelenektir. Siirtliler için de özellikle kış aylarında pazar kahvaltılarının olmaz olmazıdır sarımsaklı köfte.
İnce bulgurla hazırlanan köfteler haşlandıktan sonra üzerine yağlı kavurma ve sarımsak ilave edilip afiyetle yeniyor.
Siz de gittiğiniz şehirlerin mutfak kültürlerini halkın geleneklerine uygun olarak deneyimlemeyi sevenlerdenseniz sarımsaklı köfte ile bir pazar kahvaltısı etmeden Siirt’ten ayrılmayın.
Kullanılan malzemelere bakıldığında içli köfte zannedilse de Siirt’in kiteli bence çok özel bir lezzet.
Köftelik bulgurla hazırlanan hamur incececik açılıyor. Ardından arasına hazırlanan kıymalı, özel baharat karışımlı harçtan eklenip kapatılıyor.
Siirtliler kiteli genellikle yanında ekşili çorbalarla yemeyi seviyor. Ancak bence üzerine çok az biberli yağ gezdirilmiş sarımsaklı yoğurtla da efsane oluyor.
Siirt denilince akla gelen lezzetler arasında ilk sıralarda yer alıyor büryan kebabı. Büryan kebabı yaklaşık üç metre derinliğindeki özel kuyularda üzeri özel bir çamurla kapatılarak uzun saatler boyunca pişiriliyor.
Siz de eti en yalın haliyle yemeyi sevenlerdenseniz yanında sıcak pide ile gelen büryan kebabı tam size göre. Siirt’e giderseniz asla es geçmeyin derim.
Pek çok Anadolu şehrimizde de yapılıyor olsa da perde pilavı demek Siirt demek. Üzeri bütün bademli hamurla kaplı perde pilavı börek gibi dilimlenerek servis ediliyor.
Hamurun içinden süzülen etli, bol kuruyemişli, kuş üzümlü efsane perde pilavının tadı damağınızdan uzun süre silinmeyebilir.
Minik de bir lezzet tüyosu verecek olursam perde pilavının yanına bol köpüklü bir ev ayranı söyleyin.
Genellikle ağır yemeklerin tatlıların başrolde olduğu Siirt mutfağının dikkat çeken en hafif tatlısı bence gebole.
Rafine şeker kullanılmadan pekmezle hazırlanan bir tür muhallebi olan gebolenin üzerine biraz da ceviz ilave ettiniz mi tadına doyum olmuyor. Aklınızda bulunsun.
Bir nevi katmer diyebileceğim imçerket yağda kızartılıyor. Ardından üzerine toz şeker serpilip afiyetle yeniyor.
Ancak tercihe göre Antep fıstığı, toz fındık ya da toz ceviz serpildiği de oluyor. İncecik hamurlu çıtır çıtır imçerketin bence her hali güzel ama Antep fıstıklısı bir efsane.
Siirt’e giderseniz yanında bir bardak taze demlenmiş çayla imçerket yemeden dönmeyin.
Adı ile merak uyandıran varakkaak tatlısı Siirt’in rafine şeker kullanılmadan hazırlanan ender tatlılarından biri.
Özel olarak açılıp kurutulan yufkalar kaynatılan pekmezli özel bir su ile ıslatılıyor. Ardından üzerine bolca iri kırılmış ceviz serpilip afiyetle yeniyor.
Siz de çayı tatlısız içemiyor ama çok şekerli tatlılardan da kaçınıyorsanız varakkaak güzel bir alternatif olacaktır.
Siirt’in adı ile merak uyandıran tatlılarından biri de rayoşu meketip. Hazırlanan hamurların içine bolca dövülmüş ceviz serpilip zarf şeklinde kapatılıyor. Ardından kızgın yağda kızartılıyor. Sonrasında ise şerbete atılıp dinlendiriliyor.
Siz de güne keyifli bir tatlı molası vermek isterseniz rayoşu meketip tatlısını deneyebilirsiniz.
Siirt’e giderseniz meşhur fıstığından, doğal cevizli sucuğundan, televizyon karşısında yemelik karpuz çekirdeğinden, Pervari ilçesinin meşhur balından, otlu peynirinden tatmadan ve almadan dönmeyin derim.