Yaz aylarının vazgeçilmez tatil noktalarıyla tekrar karşınızdayım. Bugün Balıkesir’in dördüncü büyük ilçesi olan Edremit‘i sizler için anlatmaya başlıyorum.
Ege Denizi kıyısında bulunan huzurla dolu bu ilçe, tatilseverlerin en uğrak noktalarından biri halindedir.
Malum Ege deyince insanın aklına binbir çeşit zeytinyağlı geliyor Doğacım burası da zeytinyağlı yemekleriyle meşhur mu derseniz eğer, hiç olmaz mı demeyi boynumun borcu bilirim. Zeytiniyle, zeytinyağıyla üstüne üstlük zeytinyağlı yemekleriye turistlerin baya bir ilgisini çeken Edremit’i dilerseniz daha yakından tanıyalım.
Tatile gitmeden gideceğimiz yeri bilmekte baya bir fayda var. Hem gönlümüz rahat olsun hem de Türkiyemizin eşsiz güzelliklerini daha yakından bilelim, kültürlenelim ve kısa zamanımız olsa bile daha çok gezelim.
Edremit, Antik Çağ’daki adı ile Adramytteion, MÖ 1443 yılında Pidasus adı ile Burhaniye İskelesi yakınlarındaki Karataş‘ta kurulmuş bir şehirdir.
Truva-Bergama yolunda bulunduğu için birçok baskına uğrayan şehir, 1231 yılında Türk akıncıların verdiği çetin savaş sonucunda Türklerin himayesi altına geçmiştir. 1336 yılında Karesi topraklarının Osmanlı’ya geçmesiyle birlikte, Edremit de Orhan Gazi tarafından Osmanlı Devleti sınırları içine girmiştir.
Kurtuluş Savaşı döneminde 797 gün işgal altında kalan Edremit halkı 9 Eylül 1922’de düşmanı kovalayan atlı askerler tarafından yabancı tehditlerden kurtulmuştur. Her 9 Eylül Kurtuluş Bayramı olarak törenlerle kutlanmaktadır.
Tarihiyle akıllarımıza kazınan Edremit’in bir diğer etkileyici özelliği ise coğrafyasıdır. Edremit Körfezi ile Kaz Dağları arasında kurulmuştur. İlçe merkezi deniz seviyesinden 16 metre yükseklikte iken, ilçe sınırları içinde ki en yüksek ve heybetli dağ olan Kazdağı’nın Sarıkız Tepesi 1767 metre yüksekliktedir. Edremit Körfezi ile Kazdağı etekleri arasında verimli ve bereketli Edremit Ovası bulunmaktadır.
İlçede nehir yoktur. Uzunluğu 6–10 km arasında değişen Edremit-Zeytinli, Kızılkeçili, Güre, Altınoluk ve Mıhlı Çayları mevcuttur.
İlçe merkezinin Ege Denizi’ne kıyısı bulunmadığından Çanakkale asfaltı üzerinde bulunan; Zeytinli, Akçay, Güre, Altınoluk, Avcılar, Narlı en önemli turizm duraklarındandır.
İlçenin nüfusu yaklaşık 156 bin iken yaz aylarında bu sayı birkaç katına çıkmaktadır. Zeytincilik, turizm ve tarımsal faaliyetlerin aktif olduğu ilçe huzurlu, doğayla iç içe tatil yapmak isteyenler için doğru bir adres. Ne duruyoruz hemen yola koyulalım diyenler için;
İçindekiler
Edremit’e hava yoluyla ulaşım, ilçeden 7 km uzaklıkta bulunan Balıkesir Koca Seyit Havalimanı ile sağlanıyor. İstanbul’dan ve Ankara’dan direkt uçuş alarak Balıkesir’e ulaşabilirsiniz.
Doğacığım indik ordan Edremit’e nasıl ulaşacağız diyorsunuz duyuyorum. Havalimanından şehir içi servisleri kullanabileceğiniz gibi taksileri de alternatif ve hızlı bir yol olarak düşünebilirsiniz. Yolculuk yaklaşık 10 dakika sürerken havalimanından Edremit, Akçay ve Altınoluk’a da düzenli olarak servis hizmeti verilmektedir.
Biz 4 tekerden vazgeçemiyoruz diyenler için İstanbul-Edremit arası 475 kilometre olup yolculuk yaklaşık 5-6 saat sürmektedir. Yenikapı’dan feribota binerek Bandırma’ya gidebilir, daha sonrasında Susurluk ve Balıkesir’i geçtikten sonra Edremit’e ulaşabilirsiniz. Ankara Edremit arası 630 kilometre ve yolculuk 8 saat sürerken, İzmir Edremit arası 195 kilometredir ve yolculuk 3 saat sürmektedir. Balıkesir Edremit arası ise 87 kilometredir ve 1 saat sürmektedir.
Ayrıca Edremit’e şehirler arası otobüs seferleri de düzenlenmektedir. İstanbul,Ankara,İzmir,Bursa gibi büyük şehirlerden direkt ulaşım sağlanmaktadır.
Edremit Otogarı‘nda indikten sonra merkeze yahut civar beldelere minibüsler ile kısa sürede ulaşabilirsiniz. Ek bir yol haritası olarak Balıkesir’e otobüsle ulaşabilir daha sonra günün her saati düzenlenen otobüs seferleriyle yaklaşık 1 saatte Edremit’e ulaşabilirsiniz.
Doğacığım ulaşımı hallettik sen bize nerelerde gezeriz onları da söyle diyenler için,
Ülkemizin akciğerleri olan Kaz Dağları, Edremit Körfezi‘nde bulunmaktadır. Kendine özgü florasıyla,kültürel zenginiğiyle ve tabii ki hasret kaldığımız temiz havasıyla bizler için yeniden doğuşu simgeliyor.
En az 2-3 günlük doğa tatiliyle zihninizi arındırabilirken şehir stresini üzerinizden atabilirsiniz.
Alplerden sonra en yüksek oksijen oranına sahip Kaz Dağları’nda gezinize Milli Park’tan başlayabilirsiniz.
5 kişi dahil araç girişi fiyatı 15 TL iken kılavuz ücreti ise grup başına 115 TL‘dir. Kılavuz ücreti turun uzunluğuna değişebilir en kısası 70 TL iken en uzunu 140 TL‘dir.
Bu doğal güzellikte çadırımızı kuraım diyenler için çadır kurma ücreti 32TL iken kılavuz geceleme ücreti de kişi başına 55 TL‘dir.
Geceleri yaz kış fark etmeksizin buz gibi soğuk olduğunu da unutmayın sakın ona göre hazırlayın bavulları benden söylemesi.
1993 yılında korunmaya alınan Milli Park’ta Hasanboğuldu ve Sütuven Şelalesi‘ni ve Şahinderesi Kanyonu‘nu ziyaret edebilirken Zeus Altarı‘nda eşsiz manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz.
Kaz Dağları’nın eşsiz noktalarından biri olan 26 km uzunluğundaki kanyon ziyaretçilerinin nefesini kesmektedir.
Suyun buz gibi olduğunu her giden söylese de ben bir kere daha hatırlatayım.
Taşıklardan kanyona ulaşabildiğiniz gibi bir süre sonra suyun içinden devam etmeniz gerekiyor. Her halukarda yanınıza deniz ayakkabısı almanızı öneriyorum.
Kaz Dağları Milli Parkı sınırları içinde bulunan bu doğa harikası şelaleyi görmeden gitmek olmaz.
İçinizi donduran suyuyla, zeytin ağaçlarıyla ve piknik alanlarıyla dilediğiniz kadar huzuru kucaklayabilirsiniz.
Giriş ücreti 9 TL iken park ücreti 24 TL’dir.
Kazdağları’nın en yüksek üç tepesi Kazdağı Milli Park sınırları içerisinde yer almaktadır. Sarı Kız, Baba Tepe ve Karataş Tepesi olmak üzere üç zirvesi bulunan milli parka rehbersiz girmek ise yasak.
Kaz Dağları’nın 1574 metre yüksekliğindeki Sarıkız Tepesi, Kaz Dağları’nın en yüksek noktalarından biri olma ünvanına sahip.
Her yıl Türkmenler tarafından kültürel bir festival düzenlenen tepede, eşsiz manzarayı hafızanıza kazıyabilirsiniz.
Kaz Dağları içerisinde bulunan mükemmel Ege manzarasıyla turistleri kendine çeken bu eşsiz köy, aynı zamanda en güzel konaklama mekanlarını ve restoranları bünyesinde barındırıyor.
Tuncel Kurtiz‘in de mezarının bulundupğu köy,yeşil bir vadiden Edremit Körfezi’ne bakıyor.
Ahşap bungalowlardan yapılmış Albatross Dağ Evleri turistler tarafından çok sık tercih edilmekle birlikte otelin hemen arkasında Kaz Dağları Milli parkı başlıyor.
Akçay’a 25 km mesafede bulunan Mıhlı Şelalesi, Altınoluk-Çanakkale karayolu üzerinde çevresi ormanlık bir dere kenarındadır.
Selton tesislerinin yanından içeri girdiğinizde stabilize yolun sonuna kadar ilerlemelisiniz. Daha sonra dinlenme tesislerine park edebilir ve tesisin içerisinde bulunan şahane göletleri ve şelaleleri görebilirsiniz.
Roma döneminden kalma kemerli köprüsü ve yemyeşil doğasıyla, gölete akan Mıhlı Şelalesi sizleri cennete gibi hissettirecek.
Kaz Dağları’nın güney yamaçlarında Edremit Körfezi’nin kuzeyinde kurulmuştur. Maviye ve yeşile doyacağınız bu masalsı diyarda uzun yürüyüşlere çıkabilir dilerseniz kamp yapabilirsiniz.
Doğacığım denize de girmek istiyoruz diyenler için Edremit’in deniz kenarında yer alan Akçay ve Altınoluk tam da aradığınız adres. Deniz, kum, güneş üçüsüye kavuşabileceğiniz bu beldede keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Şifalanmadan olmaz dedik ve sizleri kaplıcaları ile ünlü Edremit’e götürdük. Güre ve Derman Kaplıcaları‘na uğrayıp şifaanmayı da sizlere bırakıyorum.
Doğacığım gittik,gördük,gezdik sen bize iki üç mekan önerde konaklayalım bir de karnımızı doyuralım diyenller için;
Zeytin ağaçlarıyla ünlü olan Edremit, kuşkusuz zeytinyağlı yemekleriyle de bilinmektedir. Bunun yanında denize kıyısı olmasından dolayı taze balıklarıyla ve deniz mahsulleriyle de konuklarına ziyafet çektiriyor. Yöreye özgü tatlıları sona saklamışlar unutmadan söyleyeyim.
Termal tesislerde konaklamakönceliğini ise Güre Termal Otelleri‘nde kalabilirsiniz. Saruhan Termal, Adrina Termal Otel de sıklıkla tercih edilmektedir seçenekleriniz arasına ekleyebilirsiniz.
Doğacığım manzaranın tadını çıkaralım şöyle gözümüz gönlümüz yeşile doysun diyorsanız sizleri Akçay’da bulunan Gökyüzü Butik Otel‘e doğru alalım. Ayrıca Otel Pembe Köşkü‘nü de önermeden geçmeyeyim manzarası bir harika.
***
Bugünkü yazımın sonuna gelmiş bulunuyoruz. Umarım Edremit’in güzel havasını içinize çeker,doyasıya gezer ve bütün stresinizi arkanızda bırakırsınız. Hoşçakalın,seyahatle kalın….