
İtalya gezmeye nereden başlanır?
İtalya gezmeye genellikle başkent Roma’dan başlamak en iyi seçimdir.
İtalya hangi sırayla gezilmeli?
İtalya’yı verimli bir şekilde gezmek için genellikle Milano’dan başlayıp Venedik, Floransa, Roma, Napoli ve Amalfi Kıyıları şeklinde güneyden kuzeye doğru ilerlenebilir.
İtalya’da ilk hangi şehre gidilmeli?
İtalya’da ilk gidilecek şehir olarak genellikle tarihi zenginliği ve merkezi konumu nedeniyle Roma önerilir.
Tarihi eserleri, lezzetli yemekleri ve göz alıcı plajları ile herkesi büyüleyen İtalya, her mevsim ayrı bir seyahat deneyimi yaşamanızı sağlıyor. Oldukça köklü bir tarihi olan İtalya’da her bölge ayrı bir hikaye anlatırken hem macera dolu hem de romantik bir tatil yapmanız mümkün.
İtalya’da mutlaka gezmeniz gereken yerleri sizler için listeledik. İtalya seyahatinizden önce listemize bakarak kendinize harik abir rota oluşturabilirsiniz.
İşte İtalya’da görmeniz gereken 32 yer;
İçindekiler
- 1) Kolezyum
- 2) Roma Forumu
- 3) Pantheon
- 4) Aziz Petrus Bazilikası
- 5) Sistina Şapeli
- 6) Trevi Çeşmesi
- 7) İspanyol Merdivenleri
- 8) Santa Maria del Fiore Katedrali
- 9) Uffizi Galerisi
- 10) Ponte Vecchio
- 11) San Marco Bazilikası
- 12) Rialto Köprüsü
- 13) Büyük Kanal
- 14) Doge Sarayı
- 15) Milano Katedrali (Duomo di Milano)
- 16) La Scala Operası
- 17) Sforza Kalesi
- 18) Brera Bölgesi
- 19) Pisa Kulesi
- 20) Siena
- 21) Amalfi
- 22) Positano
- 23) Ravello
- 24) Napoli Ulusal Arkeoloji Müzesi
- 25) Pompeii
- 26) Capri Adası
- 27) Juliet’in Evi
- 28) Cinque Terre
- 29) Como Gölü
- 30) Toskana
- 31) Dolomit Dağları
- 32) Navona Meydanı
1) Kolezyum

İtalya denilince akla ilk gelen tarihi yer Kolezyum. M.S. 72-80 yılları arasında Flavian Hanedanı döneminde inşa edilmiş olan Kolezyum, Gladyatör dövüşleri, deniz savaşları ve diğer halka açık gösterilere ev sahipliği yapması amacıyla tasarlanmış. Şehrin en ünlü ve ikonik yapılarından biri olan Kolezyum, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor.
Dehan’ın notu: Kolezyum ziyaretlerinizde girişte uzun bir bilet kuyruğu ile karşılaşabilirsiniz. Bu yüzden giriş biletinizi online olarak almayı tercih edebilirsiniz.
- Yetişkin giriş ücreti: 16-18 Euro
- İndirimli Gruplar: 2-4 Euro
- Her Gün: 08:30 – 19:00
2) Roma Forumu

Kolezyum’un hemen yanında yer alan Roma Forumu, Antik Roma’nın kalbiydi. M.Ö. 7. yüzyıldan itibaren tarihte önemli bir yeri olan bu yapı, politik, sosyal, dini ve ticari etkinliklerin merkezi olarak önemli bir yere sahipmiş. İtalya’nın bu meşhur yeri, Cumhuriyet ve İmparatorluk dönemine ait tapınak kalıntıları, kurultay salonları ve heykellerle dolu. Bu forumu gezerken özellikle Curia Julia (Senato Binası), Rostra (konuşma kürsüsü) ve Vicus Tuscus gibi bölümleri görmenizi öneriyoruz.
- Yetişkin giriş ücreti: 18 Euro
- İndirimli Gruplar/Öğrenciler: 4 Euro
- Her Gün: 09:00 – 19:00
3) Pantheon

İtalya’nın bir başka çok meşhur yeri ise Pantheon, M.S. 113-125 yılları arasında İmparator Hadrianus döneminde inşa edilmiş. Roma’nın merkezinde, Piazza della Rotonda’da yer alan antik bir tapınak olan Pantheon, kubbesi ve devasa açılıp kapanan oculus (gökyüzüne açılan yuvarlak çatı açıklığı) ile ünlü. Başlangıçta bir pagan tapınağı olarak inşa edilen Pantheon, 7. yüzyılda Hristiyan bir kiliseye dönüştürülmüş. Bu dönüşüm sayesinde günümüze kadar korunarak gelmiş olan bu yapı, hem tarihi hem de mimari açıdan büyük önem taşıyor.
Dehan’ın notu: Pantheon ziyaretiniz sonrasında, hemen yanında bulunan “Armando al Pantheon” veya “Caffè Greco” gibi tarihi ve popüler mekanlarda mola verebilirsiniz.
- Her Gün: 09:00 – 19:00
4) Aziz Petrus Bazilikası

Vatikan Şehri’nde bulunan Aziz Petrus Bazilikası, M.S. 4. yüzyılda Aziz Petrus’un mezarının üzerine inşa edilmeye başlanmış; mevcut yapı 1506-1626 yılları arasında tamamlanmış. Rönesans ve Barok tarzlarının en güzel örneklerini barındıran bazilika, Michelangelo, Bramante, Bernini gibi büyük sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapıyor. Etkileyici mimarisi ile dikkat çeken bazilika özellikle ikonik kubbesi, devasa mozaikleri ve heykelleriyle ünlü.
- Aziz Petrus Bazilikası’na giriş ücretsiz.
- Kubbe Turu: Yetişkinler için yaklaşık 15 Euro
- Aziz Petrus Bazilikası’na giriş ücretsiz.
- Her Gün: 07:00 – 19:00
5) Sistina Şapeli

Vatikan Şehri sınırları içinde yer alan Sistina Şapeli, Vatikan Müzeleri kompleksinde bulunuyor. 1473 yılında Papa Sixtus IV tarafından inşa edilmiş olan şapel adını da burayı inşa eden kişiden almış. Rönesans döneminin en güzel örneklerinden biri olan şapel, geniş ve yüksek tavanlarıyla dikkat çekiyor.
Papalık konklavlarının (Papa seçiminin yapıldığı toplantılar) gerçekleştirildiği ibadet alanı olması amacıyla inşa edilmiş olan Sistina Şapeli, Michelangelo tarafından 1508-1512 yılları arasında yapılan ünlü tavan freskleriyle (özellikle Yaratılış’ın Yedi Gününü anlatan sahneler ve Adem’in Yaratılışı) ve 1536-1541 yılları arasında tamamlanan Altar Duvarı üzerindeki Son Yargı freskleriyle dünya çapında tanınmış. Ayrıca şapel, Botticelli, Perugino ve Raffaello gibi diğer Rönesans sanatçıları tarafından da süslenmiş.
- Yetişkin giriş ücreti: 17 Euro
- İndirimli giriş ücreti: 8 Euro
- 6 yaş altı giriş ücret: Ücretsiz
- Pazartesi – Cumartesi: 09:00 – 19:00
- Şapelin bir kez ayda sadece son Pazar günü ücretsiz olarak halka açık.
- 6 yaş altı giriş ücret: Ücretsiz
6) Trevi Çeşmesi

Barok mimarinin en güzel örneklerinden biri olan Trevi Çeşmesi, 1732-1762 yılları arasında Nicola Salvi tarafından tasarlanarak inşa edilmiş. Çeşmenin inşaat sürecinde Pier Francesco Mola, Giovanni Battista Maini ve Giuseppe Pannini gibi ünlü sanatçılar da katkıda bulunmuş.
Çeşme, üç katlı olarak tasarlanmış. başta birer deniz tanrısı figürü olmak üzere birçok heykel ve süslemeye ev sahipliği yapan çeşme, ortadaki büyük göletin üzerinde yer alan yüzyıllardır suyu aktaran akışkan heykeller ile birlikte oldukça etkileyici bir mimari yapı.
Dehan’ın notu: Trevi Çeşmesi’ni ziyaret ettiğinizde çeşmeye üç kez para atmayı unutmayın. Dilek tutarak paratanların dileklerinin gerçek olacağına inanılıyor. Fakat bunun yanında eski dönemlerde buraya atılan paralar yılda bir kere toplanarak hayır işleri için harcadığından dolayı paranın atan kişiye döneceğine de inanılıyor.
7) İspanyol Merdivenleri

İspanyol Merdivenleri İtalya’nın başkenti Roma’nın merkezi bölgelerinden biri olan Piazza di Spagna’da bulunuyor. 1723 yılında mimar Francesco de Sanctis tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiş olan merdivenlerin yapımı, Fransız hükümetinin Roma’ya bağışladığı finansal destekle gerçekleştirilmiş. Toplam 135 basamaktan oluşan merdivenler, iki yanda yer alan heykeller ve çiçeklerle süslenmiş. Merdivenlerin başlangıcında Fontana della Barcaccia adlı ünlü çeşme bulunuyor. Barok mimarinin zarif bir örneği olan merdivenler sinema filmlerinde ve edebi eserlerde sıkça yer almış.
8) Santa Maria del Fiore Katedrali

Santa Maria del Fiore Katedrali, İtalya’nın Toskana bölgesinde yer alan Floransa şehrinin kalbinde konumlanıyor. Floransa’nın en ikonik yapılarından biri olan yapının inşaatına 1296 yılında başlandı ve 1436 yılında sonlandırıldı. İtalya Rönesansı’nın öncü mimarlarından Filippo Brunelleschi tarafından tasarlanan muhteşem kubbesiyle ünlü olan katedral Gotik ve Rönesans mimarinin birleşimini yansıtıyor.
Katedralin dış cephesinde beyaz, yeşil ve pembe mermer kullanılırken, özellikle kubbesi mühendislik harikası olarak kabul ediliyor. Bunun sebebi ise kubbenin dünyadaki en büyük kireçtaşı kubbelerden biri olması. Katedralin içine bakacak olursa da zarif vitray pencereler, süslü freskler ve etkileyici mozaikler görmek mümkün. Özellikle Giotto’nun ünlü fresco eserleri, ziyaretçilere görsel bir şölen sunuyor.
Santa Maria del Fiore Katedrali konumu
Dehan’ın notu Katedral, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Bu yüzden İtalya rotalarınız arasına kesinlikle eklemenizi öneriyoruz.
- Yetişkin giriş ücreti: 18 Euro
- Öğrenci ve 65 Yaş Üstü İndirimi giriş ücreti: 15 Euro
- 18 yaş altı giriş ücreti: Ücretsiz
- Kubbe Ziyareti İçin Ek Ücret: 20 Euro
- Pazartesi – Pazar: 10:00 – 19:00
9) Uffizi Galerisi

İtalya’nın Toskana bölgesinde, Floransa şehrinin tarihi merkezinde, Arno Nehri’nin sol kıyısında yer alan Uffizi Galerisi, Piazza della Signoria’nın hemen yanında bulunan bu ünlü sanat galerisi. 1560 yılında Floransa Dükü I. Francesco de’ Medici mimar Giorgio Vasari’ye tasarlatılmış ve inşası tamamlanmış. Başlangıçta yönetim ofisleri (uffizi İtalyanca’da “ofisler” anlamına gelir) olarak kullanılan bina, zamanla sanat koleksiyonlarıyla dolmaya başlamış.
Rönesans mimarisinin zarif bir örneği olan Uffizi, geniş avlusu ve kemerli yapılarıyla dikkat çekerken, Galerinin iç mekanı, sanat eserlerinin sergilenmesi için ideal aydınlatma ve düzenlemelerle donatılmış olması modern dünyaya uyum sağlaması açısından oldukça başarılı. Uffizi, Botticelli’nin “Venüs’ün Doğuşu” ve “Primavera” eserleri, Leonardo da Vinci’nin “Annunciation”ı, Michelangelo’nun çizimleri, Caravaggio’nun tabloları ve Raffaello’nun eserleri gibi dünyanın en değerli sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor. Ayrıca, Antik Yunan ve Roma sanatına ait heykeller de koleksiyonda yer alıyor. Galeri, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almakla birlikte, Floransa’nın sanatsal mirasının korunduğu ve sergilendiği bir merkez olarak oldukça önemli bir yer.
- Yetişikin giriş ücreti: 20 Euro
- İndirimli giriş ücreti: 18 Euro
- 12 yaş altı çocuk giriş ücreti: Ücretsiz
- Salı – Pazar: 08:15 – 18:50
10) Ponte Vecchio

Ponte Vecchio, İtalya’nın başkenti Roma’nın tarihi merkezinde, Arno Nehri üzerinde bulunuyor. Floransa şehrinin en ikonik yapılarından biri olan bu ünlü köprü, şehrin kalbinde, Piazza della Signoria’nın yakınında yer alıyor. 1345 yılında inşa edilmiş olan Ponte Vecchio, İlk olarak Floransa’nın zengin tüccarları tarafından aydınlatma satışı için tasarlanmış. Sonraki zamanlarda ise köprü, zamanla kuyumculuk ve diğer lüks ticaretlerin merkezi haline gelmiş.
Üç kemerden oluşan bir yapıya sahip olan köprünün orta kemeri diğerlerinden daha geniş. Orta kemerin üzerindeki canlı dükkanlar, Ponte Vecchio’nun karakteristik özellikleri arasında bulunuyor. II. Dünya Savaşı sırasında köprünün müttefik bombardımanları sırasında zarar görmemiş olması ise büyük bir şans. Günümüzde köprüdeki dükkanlarda el yapımı mücevherler, deri ürünler ve sanat eserleri gibi çeşitli lüks ürünler bulabilirsiniz.
11) San Marco Bazilikası

San Marco Bazilikası, İtalya’nın kuzeyinde yer alan ve Venedik’in en ünlü meydanlarından biri olan Piazza San Marco’da bulunuyor. Venedik’in kalbinde, Büyük Kanal’ın kıyısında yer alan bu etkileyici yapı, şehrin en ikonik simgelerinden biri. San Marco Bazilikası’nın temelleri 828 yılında atılmış. Fakat yapı Aziz Markus’un kalıntılarının Venedik’e getirilmesinden sonra inşa edilmeye başlanmış. Bazilikanın mevcut yapısı, 11. yüzyıldan 17. yüzyıla kadar süren bir inşa süreciyle tamamlanmış.
Bizans, Gotik, Rönesans ve Neoklasik mimari tarzlarının etkilerini taşıyan bazilika Altın mozaikleri, mermer sütunları ve devasa kubbeleriyle dikkat çekiyor. Özellikle, kubbelerin üzerindeki detaylı süslemeler ve mozaikler pek çok insanı kendine hayran bırakıyor.
- Bazilikaya giriş ücretsiz.
- Kuleye Çıkış: 10 Euro
- Pazartesi – Pazar: 9:30 – 19:00
12) Rialto Köprüsü

Rialto Köprüsü, İtalya’nın kuzeyinde bulunan Venedik şehrinin en ünlü köprülerinden biri. Köprü, büyük Kanal (Canal Grande) üzerinde, Venedik’in tarihi merkezinde yer alıyor. İlk versiyonu 1181 yılında inşa edilmiş olan Rialto Köprüsü’nin tekne trafiği ve yapısal sorunlar nedeniyle çeşitli dönemlerde yenilenmiş. Mevcut taş köprü ise 1591 yılında Giorgio da Canal tarafından tasarlanmış ve inşa edilmiş.
Taş kemerler ve geniş yapısıyla dikkat çeken Rialto Köprüsü, Venedik’in en ikonik simgelerinden biri. Köprünün yapımı sırasında kullanılan yapıştırıcılar ve mühendislik teknikleri, antik Venedik’in mühendislik becerilerini yansıtan önemli detaylar. Köprü, şehrin en işlek ticaret yollarından biri olan Rialto Pazarı’na kolay erişim sağlıyor olması açısından büyük önem taşıyor.
13) Büyük Kanal

Büyük Kanal, İtalya’nın kuzeyinde, Venedik’te bulunuyor. Şehrin en önemli su yollarından biri olan Büyük Kanal, Venedik’in ana arterini oluşturarak San Marco Meydanı ile Rialto Bölgesi arasında uzanıyor. Tarihi olarak M.Ö. 5. yüzyıla kadar uzanan kanal, zamanla Venedik Cumhuriyeti’nin zenginliğini ve gücünü simgeleyen bir yapı haline gelmiş. Kanal boyunca İtalya’nın hep çok tarihi eserini görebilirsiniz. Bu açıdan kanal turu yapmak size farklı bir müze deneyimi yaşatabilir.
- Vaporetto (Su Otobüsü) Biletleri: 7 Euro
- Gondol Turları: Ortalama 80-100 Euro
- Vaporetto Saatleri: Gün doğumundan gün batımına kadar düzenli olarak seferler yapar. Genellikle sabah 5:30’da başlar ve gece yarısına kadar devam eder.
- Gondol Turları: Genellikle sabah erken saatlerden gece yarısına kadar hizmet verir. Tur saatleri ve süreleri sağlayıcıya bağlı olarak değişebilir.
14) Doge Sarayı

Doge Sarayı, İtalya’nın kuzeyinde yer alan Venedik’te bulunuyor. San Marco Meydanı’nda yer alan saray Büyük Kanal (Canal Grande) üzerindeki bu muhteşem yapılardan biri. Venedik Cumhuriyeti’nin en önemli simgelerinden olan Doge Sarayı’nın inşasına 1340 yılında başlanmış olup, yaklaşık 75 yıl süren bir süreçte tamamlanmış. Mimari olarak gotik ve Rönesans tarzlarının etkilerini taşıyan saray iki büyük avluya, lüks salonlara, saray dairelerine ve ünlü sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor. Dış cephesi detaylı mermer süslemelerle bezeli olan sarayın içerisindeki salonlar fresklerle süslü.
Venedik Cumhuriyeti’nin yönetim merkezi olan Doge Sarayı, Doge’nin (Venedik İmparatorluğu’nun başkanı) ikametgahı ve resmi törenlerin yapıldığı yer. Aynı zamanda, Venedik’in adalet sisteminin ve siyasi hayatının merkezi olarak da hizmet vermiş. Saray içinde, Tintoretto’nun “Dini Törenler” serisi, Veronese’nin “Kutsal Aile” tablosu ve Jacopo Tintoretto’nun “Aziz Mark’un İşareti” gibi önemli sanat eserleri bulunuyor. Ayrıca, saray kompleksinde yer alan Prigioni Nuove (Yeni Hapishane), Venedik’in tarihi adalet sistemini görebilmeniz açısından da farklı bir deneyim sunuyor.
Dehan’ın notu: Sarayı gezdikten sonra “Ristorante Alle Corone”, “Osteria Enoteca San Marco” ve “Caffè Florian” gibi mekanlara uğrayarak lezzetli İtalyan yemeklerinin tadını çıkarabilirsiniz.
- Yetikin giriş ücreti: 25 Euro
- İndirimli Biletler: 20 Euro
- 5 yaş altı çocuklar ücretsiz giriş yapabilirler.
- Pazartesi: Kapalı
- Salı – Pazar: 09:00 – 19:00
- Son Giriş: 18:00
15) Milano Katedrali (Duomo di Milano)

Milano Katedrali, İtalya’nın kuzeyinde, Lombardy bölgesinin başkenti Milano’nun Piazza del Duomo meydanında bulunuyor. Milano Katedrali’nin inşası 1386 yılında başlasa da yaklaşık 600 yıl süren bir inşaatla 1965 yılında tamamlanmış. Bu uzun inşa süreci, farklı mimari tarzların bir araya gelmesine olanak tanımış. Duomo di Milano, Gotik mimarinin en görkemli örneklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca katedralin dış cephesinde 3,400’den fazla mermer heykel bulunuyor. Bu heykeller, dini figürlerden mitolojik karakterlere kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor.
Milano Katedrali (Duomo di Milano) konumu
- Yetişkin giriş ücreti: 10 Euro
- Rooftop (Teras) Ziyareti: 15 Euro
- Arkeolojik Alan ve Müze: 8 Euro
- İndirimli Biletler: 8 Euro
- 6 yaş altı çocuklar: Ücretsiz
16) La Scala Operası

Milano’da bulunan La Scala Operası, Milano’nun en prestijli ve ikonik tiyatrolarından biri. İnşasına 1778 yılında başlanmış olan ve 1779 yılında açılan La Scala Operası, 1776’daki yangın sonrası yeniden inşa edilmiş. neoklasik ve barok mimari tarzlarını harmanlayan zarif bir yapıya sahip olan operanın iç mekânı, geniş oturma alanları, lüks dekorasyonlar ve yüksek tavanlarıyla görenleri büyülüyor. Operanın sahne ve akustik özellikleri, dünyanın en iyilerinden biri olarak kabul ediliyor.
Ayrıca La Scala, birçok ünlü besteci ve sanatçının eserlerinin prömiyerlerine ev sahipliği yapmış. Giuseppe Verdi, Giacomo Puccini ve Gioachino Rossini gibi bestecilerin eserleri burada ilk kez sahnelenmiş. Buna ek olarak, opera tarihine dair önemli eserler ve kostümlerde La Scala müzesinde sergileniyor.
- Tur ve Müze Biletleri: La Scala müzesini gezmek isteyenler için bilet fiyatları 15 Euro. Tur paketleri için ekstra ücretler uygulanabilir.
- Pazartesi: Kapalı (Bakım ve hazırlık günüdür)
- Salı – Pazar: 10:00 – 22:00 (Gösterim programına bağlı olarak değişebilir)
17) Sforza Kalesi

Milano’da bulunan bir başka etkileyici yapı ise Sforza Kalesi. Parco Sempione parkı içerisinde yer alan kalenin ilk inşaatına 14. yüzyılda, 1360 yılında Galeazzo II Visconti tarafından başlanmış. Daha sonra ise 15. yüzyılda Sforza ailesi tarafından genişletilmiş ve yeniden inşa edilmiş. Buna ek olarak da İmparator Sforza Francesco tarafından mimar Donato Bramante ile tasarlanan yapılar eklenmiş.
Kale içinde Pinacoteca del Castello Sforzesco, Müzik Müzesi, Antropoloji Müzesi ve diğer birçok müze bulunuyor. Michelangelo tarafından yapılmış Pietà Rondanini gibi önemli sanat eserlerine ev sahipliği yapan kale aynı zamanda, geniş park alanı ve sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
18) Brera Bölgesi

Milano’nun merkezi bölgelerinden biri olan Brera, Brera Sanat Akademisi ve ünlü Pinacoteca di Brera (Brera Resim Galerisi) gibi önemli yapılara ev sahipliği yapıyor. 17. yüzyılda özellikle sanatçılar, yazarlar ve entelektüellerin ilgisini çeken bu bölge, zamanla Milano’nun en prestijli semtlerinden biri haline gelmiş. Brera, dar sokakları, tarihi binaları ve zarif avlularıyla tipik bir İtalyan semtidir diyebiliriz.
19) Pisa Kulesi

İtalya’da Pisa Kulesi’ni görmeden dönmek tabi ki olmaz. İtalya denilince ilk akla gelen yerlerden biri olan Pisa kulesi inşasına 1173 yılında başlanmış ve yaklaşık 200 yıl süren bir süreçte 14. yüzyılda tamamlanmış. Pisa Katedrali’nin yanında yer alan kule, yanında bulunan 3 yapı ile birlikte UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor.
Romantik mimarinin güzel bir örneği olan kulenin eğikliği, zemin desteğinin yetersiz olması nedeniyle inşaat sırasında ortaya çıkmış. Bu eğikliği sayesinde de dünya çapında bir üne sahip olmuş. Onu üne kavuşturan bu eğiklik ise zamanla çeşitli mühendislik çalışmalarıyla stabilize edilmiş.
- Giriş ücreti: 20 Euro
- Piazza dei Miracoli Kompleksi(katedral, vaftizhane ve Kule dahil): Yaklaşık 10 Euro
- Pazartesi – Pazar: 9:00 – 20:00
- Son Giriş: 19:15
20) Siena

Siena, İtalya’nın orta kesiminde, Toskana bölgesinde yer alıyor. Tarihi merkezindeki dar sokakları, güzel meydanları ve etkileyici mimarisiyle ünlü olan Siena,Roma İmparatorluğu döneminde önemli bir ticaret merkezmiş. Siena’nın en ikonik yapılarından biri olan Piazza del Campo ise yarım ay şeklindeki tasarımıyla dikkat çekiyor. Bu meydan, her yıl düzenlenen ünlü Palio di Siena at yarışlarına ev sahipliği yapıyor. Yine bu bölgede bulunan Siena Katedrali (Duomo di Siena) ise Gotik mimarinin en güzel örneklerinden biri olarak kabul ediliyor.
21) Amalfi

Amalfi Sahili’nin en ünlü kasabalarından biri olan Amalfi, Pompei’nin yakınında, Sorrentolu’nun doğusunda bulunuyor. Amalfi, Orta Çağ’da Amalfi Cumhuriyeti olarak bilinen bağımsız bir deniz gücü olarak büyük bir öneme sahipmiş. 9. yüzyılda deniz ticaretinin merkezi haline gelen kasaba, Akdeniz’in önemli limanlarından biri olarak bilinir hale gelmiş.
Amalfi’nin dar, taşlı sokakları ve renkli evleri, tarihi dokusunu koruyarak ziyaretçilere otantik bir İtalyan kasaba deneyimi sunuyor. Kasabanın en ikonik yapılarından biri olan Amalfi Katedrali (Duomo di Sant’Andrea), Bizans ve Rönesans mimarisinin etkilerini taşıyan muhteşem bir yapı olarak dikkat çekiyor. Ayrıca Amalfi sahilleri ise özellikle yaz aylarında denizin ve güneşin tadını çıkarmak için ideal bir seçenek.
22) Positano

Campania bölgesine bağlı Amalfi Sahili’nin gözde kasabalarından bir diğeri ise Positano. Dik yamaçlara inşa edilmiş renkli evleri ile meşhur olan Positano, dar sokakları ve merdivenleri ile de dikkat çekiyor. Kasabanın merkezi ise dar bir meydan olan Piazza dei. Özellikle bir yaz rotası olarak ideal olan bu kasaba Santa Maria Assunta Bazilikası, Spiaggia Grande ve Marina Grande gibi noktaları ile ünlü.
23) Ravello

Amalfi Sahili rotasından başka bir kasaba ile devam ediyoruz. Napoli’nin yaklaşık 270 kilometre güneybatısında bulunan ve büyüleyici bir kasaba olan Ravello da İtalya’da mutlaka görmeniz gereken noktalardan. Barok mimarinin en güzel örneklerinden bazılarına ev sahipliği yapan Ravello,dar sokakları, renkli evleri ve geniş bahçeleri ile huzurlu bir rota. Bölgede özellikle Villa Rufolo ve Villa Cimbrone gibi ünlü yapılar muhteşem bahçeleri ve panoramik deniz manzaraları ile dikkat çekiyor.
Dehan’ın notu: Amalfi Sahili’nin güzelliklerini daha yakından keşfetmek için tekne turlarına katılabilirsiniz
24) Napoli Ulusal Arkeoloji Müzesi

Napoli’de bulunan Napoli Ulusal Arkeoloji Müzesi, 1755 yılında Bourbon Kralı III. Charles tarafından kurulmuş.Başlangıçta Bourbon Sarayı’nın bir parçası olarak tasarlanan müze, 19. yüzyılda bugünkü bağımsız bir yapıya sahip olmuş. Müzenin koleksiyonları, antik Roma ve Yunan eserlerinden başlayarak Pompeii ve Herculaneum kazılarından elde edilen zengin arkeolojik buluntuları içeriyor.
Bodrum Sarayı Koleksiyonu, Pompei ve Herculaneum Buluntuları, Etrüsk ve Roma Sanatı ve İtalyan Rönesans Sanatı koleksiyonları ise müzenin popüler koleksiyonları arasında.
Napoli Ulusal Arkeoloji Müzesi konumu
- Yetişkin giriş ücreti: 12 Euro
- Öğrenciler, 65 Yaş Üstü ve Gruplar: 9 Euro
- Çocuklar: 6 yaş altı ücretsiz
- Pazartesi: Kapalı (Bakım ve hazırlık günü)
- Salı – Pazar: 9:00 – 19:30
Dehan’ın notu: Müzenin arkasında yer alan bahçelerde kısa yürüyüşler yapabilir, dinlenebilir ve güzel manzaraların tadını çıkarabilirsiniz.
25) Pompeii

Pompeii, Roma mimarisinin ve günlük yaşamının en iyi korunmuş örneklerini görebileceğiniz konumların başında geliyor. Şehirdeki evler, tapınaklar, hamamlar, tiyatrolar ve agora (pazar yeri) gibi yapılar, ziyaretçilere antik Roma yaşamının detaylı bir görüntüsünü sunuyor. Pompeii’de Villa dei Misteri, Amphitheatrum ve San Sebastiano Bazilikası gibi yerleri ziyaret edebilirsiniz.
26) Capri Adası

Antik Roma döneminde popüler bir tatil beldesi olarak ün kazanmış olan Capri günümüzde de popüler bir yaz tatili rotası. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan ada, Monte Solaro ve Augustus Bahçeleri (Giardini di Augusto) gibi önemli noktalara ev sahipliği yapıyor. Plajları ile ünlü olan bu ada tarihi bir tatilin yanında keyifli bir deniz tatili kaçamağı fırsatı da sunuyor.
27) Juliet’in Evi

Orijinal olarak 13. yüzyılda inşa edilmiş olan Juliet’in Evi, 20. yüzyılda restorasyon çalışmalarından sonra bugünkü haline gelmiş. Evin üzerine “Romeo ve Juliet” eserinden esinlenilerek balkon ve diğer detaylar eklenmiş. Bu balkon, Romeo’nun Juliet’e duyduğu aşkın sembolü olarak kabul ediliyor. Evin duvarlarında ise aşk hikayesiyle ilgili çeşitli süslemeler bulunuyor. Ayrıca, evin iç kısmında ziyaretçilerin dileklerini bırakabilecekleri bir yer bulunuyor.
- Yetişkin giriş ücreti: 6 Euro
- Öğrenciler, 65 Yaş Üstü ve Gruplar: 4 Euro
- 6 yaş altı çocuklar için ücretsizdir.
- Salı – Pazar: 9:00 – 19:00
- Pazartesi: Kapalı (Bakım ve hazırlık günü)
28) Cinque Terre

Cinque Terre, İtalya’nın kuzeybatısında, Liguria bölgesinde yer alan beş renkli sahil kasabasından oluşan bir bölge. Monterosso al Mare, Vernazza, Corniglia, Manarola ve Riomaggiore adlı bu beş kasaba, Ligurya Denizi’nin kıyısında birbirine yakın konumlanmış. Ayrıca bölgeye, Pisa ve Milano gibi büyük şehirlerden trenle kolaylıkla ulaşılabiliyor. 1997 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan Cinque Terre, doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla koruma altına alınmış. Beş kasabanın her biri, renkli evleri, dar sokakları ve deniz manzaralarıyla ünlü. Bölgedeki teraslar, zeytinlikler ve üzüm bağları, doğal güzellikleri artırırken, tarihi binalar ve kiliseler bölgenin zengin geçmişini yansıtıyor.
29) Como Gölü

Como Gölü, İtalya’nın kuzeyinde, Lombardy (Lombardiya) bölgesinde yer alıyor. İtalya’nın en büyük üçüncü gölü olan Como Gölü, Milano’nun yaklaşık 50 kilometre uzağında bulunuyor. Alpler’in eteklerinde uzanan göl, muhteşem doğal güzellikleriyle ünlü. omo Gölü çevresinde, tarihi villalar, bahçeler ve zarif köyler bulunuyor. Bu hali ile Como Gölü, tam bir görsel şölen sunuyor.
30) Toskana

Toskana, İtalya’nın kuzeybatısında, Arno Nehri’nin etrafında yer alıyor. Rönesans mimarisiyle ünlü olan Toskana, Floransa’da bulunan Duomo, Uffizi Galerisi ve Michelangelo’nun eserleri, bölgenin kültürel mirasını oluşturuyor. Ayrıca, Toskana’nın doğal güzellikleri, vinçli tepeleri, üzüm bağları ve termal kaynakları ziyaretçilerin dikkatini çekiyor.
31) Dolomit Dağları

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Dolomitler, İtalya’nın kuzeydoğusunda bulunuyor. Alpler’in bir parçası olan bu muhteşem dağ silsilesi, Avusturya sınırına yakın bir konumda yer alıyor ve yaklaşık 1.800 kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. Keskin zirveleri, derin vadileri, berrak gölleri ve zengin flora ve faunası ile ünlü olan Dolomitler,özellikle yaz aylarında yürüyüş, dağcılık ve bisiklet gibi aktiviteler için ideal bir destinasyon. Bunun yanı sıra kış aylarında kayak ve snowboard gibi kış sporları için de popüler bir yer.

Navona Meydanı, İtalya’nın başkenti Roma’da, şehrin tarihi merkezinde yer alıyor. Tiber Nehri’ne oldukça yakın bir konumda olan bu meydan antik Roma döneminde Stadion Quirinale adıyla bilinen bir yarışma alanı olarak inşa edilmiş. 1. yüzyılda inşaatı tamamlanan bu alan,15. yüzyılda Piazza Navona olarak yeniden düzenlenmiş. Bu meydanda Dört Nehir Çeşmesi, Moor Çeşmesi ve Neptune Çeşmesi’ni görebilirsiniz.