Doğuyoruz, büyüyoruz ve bir yerden sonra yuvadan uçup gidiyoruz. Kendi istek ve irademizle gitsek bile aklımız ve kalbimiz her zaman evde kalıyor. Üniversiteyi kazandığımızda ailemizden, arkadaşlarımızdan, akrabalarımızdan ve düzenimizden uzakta yepyeni bir maceraya yelken açıyoruz.
İş için başka bir şehre gidiyor ve kendimizi yeni hayatımıza adapte etmeye çalışıyoruz. Evleniyoruz ve ortak bir yola giriyor, evimizden uzakta yaşayabiliyoruz. Yeni bir şehre hatta bir ülkeye taşındığımızda kaç yaşında olursak olalım bir parçamız her zaman evimizde kalıyor.
İçindekiler
- Ev Özlemini Gidermenin Yolları
- 1) Yeni İnsanlarla Kurulan Bağlar Size İyi Gelecek
- 2) Siz Kurban Değilsiniz. Kendinizi Kurban Psikolojisine Girmekten Uzak Tutun.
- 3) Her Zaman Mutlu Veya Her Zaman Mutsuz Olamayız. Neye Odaklanacağınızı İyi Seçin.
- 4) Yaşadıklarınız Ekstrem Şeyler Değil. Oldukça İnsani Ve Doğal Şeyler Hissediyorsunuz. Bunu Asla Unutmayın.
- 5) Öz Duyarlılık Nedir ve Neden Önemlidir?
- 6) Çivi Çiviyi Söker Mi?
- 7) Özlemle Baş Etmeye Çalışmak İçin Çok Fazla Mesai Harcamayın
- 8) Arayın, Mesaj Atın, İletişimi Kesmeyin
- 9) Evinizi Hatırlayın Ve Onu Hatırlatan Şeyleri Hayatınıza Entegre Edin
- 10) Yeni Yerleştiğiniz Yerde Düzenli Olarak Gidip Vakit Geçirebileceğiniz Bir Yer Bulun
- 11) Ev Özlemini Göz Ardı Etmek Ne Kadar Sağlıklı Bir Yaklaşım?
Ev Özlemini Gidermenin Yolları
1) Yeni İnsanlarla Kurulan Bağlar Size İyi Gelecek
Yeni insanlarla bağ kurmak eve duyulan özlemi tolere edilebilir yüzeye getirmenin en iyi yollarından birisi. Elbette bu özlemi tamamen silemeyiz çünkü orada çok güçlü bir sevgi bağıyla birbirimize bağlandığımız insanlar bekliyor. Bununla başa etmek için bulunduğunuz yerde yeni bağlar kurmaktan güzel bir yöntem olabilir mi?
Elbette yeni bağlar kurarken dikkat etmeniz gereken bazı noktalar bulunuyor. Kendinizi iyi tanıyın. Eğer sosyal bir insansanız kalabalık ortamlara girip bağlar kurmanız sağlıklı bir seçim olacak ancak biraz içe dönükseniz ve bu yolla ilişkiler kurmaya çalışırsanız bu durum üstünüzde daha fazla baskı yaratacaktır.
2) Siz Kurban Değilsiniz. Kendinizi Kurban Psikolojisine Girmekten Uzak Tutun.
İnsanlar yaşadıkları sıkıntılarda dış dünyayı suçlamaya meyilli varlıklardır. Eğer kendinizi böyle bir durumda bulursanız bir saniye durup düşünün. İçinde bulunduğunuz durumu tüm gerçekliğiyle kavrayın. Evinizden uzak kalmanız sizin isteğiniz dışında gerçekleşmedi. Her şeye kendiniz karar verdiniz ve kendi istekleriniz doğrultusunda yolunuzu çizdiniz.
Evet evinizden uzaksınız ancak bunun için pek çok geçerli sebebiniz bulunuyor. Belki üniversiteye başlayan bir öğrencisiniz, belki işiniz sebebiyle sevdiklerinizden uzaklaştınız. Ama sonuç olarak bunlar sizin seçimleriniz sonucunda meydana geldi. Bu gerçekliğin bilincine varmak ev özlemiyle başa çıkmada size oldukça faydalı olacak.
3) Her Zaman Mutlu Veya Her Zaman Mutsuz Olamayız. Neye Odaklanacağınızı İyi Seçin.
Hiç kimse olumsuz şeyler yaşamak, üzülmek, mücadele etmek istemez. Her zaman mutluluğu dileriz.
Ancak şu unutulmamalıdır ki karanlık yoksa aydınlık, siyah yoksa beyaz, mutsuzluk yoksa da mutluluk olamaz. Hayatımızda yolunda gitmeyen şeyler olacak ancak bu sayede yolunda giden şeylerin değerini anlayacağız. Bunun farkına varın ve yaşadığınız olumsuzlukların üzerine gitmeyi bırakın.
Onları ne kadar çok düşünürseniz o kadar büyüyecekler. Tamamen göz ardı edemezsiniz elbette ancak yolunda giden şeyleri de düşünmeli, onların üzerine gitmeli ve ders çıkarmalısınız.
4) Yaşadıklarınız Ekstrem Şeyler Değil. Oldukça İnsani Ve Doğal Şeyler Hissediyorsunuz. Bunu Asla Unutmayın.
Ev hasreti çekmeniz oldukça normal ve sağlıklı bir durum. Bu farkındalığa erişin ve kendinize yaşadıklarınız hakkında eziyet etmeyi bırakın.
Durumu yönetemiyorum, atlatamıyorum, neden böyle hissediyorum diyerek kendinize yüklenmeyin. Yaşadığınız şeyler yaşamanız gereken şeyler. Bu farkındalığa sahip olduğunuzda ev özleminiz elbette bitmeyecek ancak kesinlikle başa çıkma merdivenlerinde bir basamak daha yükseleceksiniz.
5) Öz Duyarlılık Nedir ve Neden Önemlidir?
Öz duyarlılık ev özlemini gidermede oldukça önemli olmasının yanı sıra bir o kadar da zordur. Aynı zamanda bir psikoterapi yöntemi olan öz duyarlılık basitçe şöyle anlatılabilir. Sevdiğiniz biri bir zorlukla karşılaştığında ona gösterdiğiniz ilgiyi ve şefkati aklınıza getirin. Eğer bu ilgi ve şefkati, kısacası onlara duyduğunuz sevgiyi ve beraberinde getirdiği durumları kendinize de gösterebilirseniz öz duyarlılığınızı geliştirdiniz demektir.
Peki öz duyarlılığımızı nasıl geliştireceğiz? İnsanlar konu kendileri olduğunda olumsuz düşünmeye ve kendilerini eleştirmeye meyillidirler. Bunu oldukça kolay bir şekilde gerçekleştirebilirler. Bir düşünün: hayatınızda olumsuz giden bir durumla karşı karşıya kaldığınızda kendinize olan davranışlarınızı aklınıza getirin.
Peki sevdiğiniz bir kişi aynı şeyi yaşasa onun için de bunları söyler, böyle düşünür müydünüz? Aklınıza gelen ilk eleştiride kendinize bir dur deyin ve o düşüncesini olumlu olan versiyonuyla değiştirmeye çalışın.
Eğer bu durumda olan arkadaşım, sevgilim, kardeşim annem ve babam, olsaydı onlara ne söylerdim? Onlar için ne düşünürdüm? Bunu düşünmeye başladığınızda ve kendinize bu türden saf bir sevgiyle yaklaştığınızda hayatınızın olumlu yönde ne kadar gelişeceğine siz de şahit olacaksınız.
6) Çivi Çiviyi Söker Mi?
Özlemle başa çıkmak için evinizden mümkün olduğunda uzak kalmaya çalışmak size ne kadar iyi gelecek bunu tartın. Özlediğinizde ve gitmek için imkan bulduğunuzda sadece gidin ve sevdiklerinizi görün.
Onları görünce ve ayrılınca yaşadığınız yoğun duygulardan kaçmaya çalışmayın. Kendinizin fırsatınız olduğunda onları görebileceğinizi anlamanızı sağlayın. Böylece bu durum sizi artık o kadar kötü etkilemeyecek çünkü eviniz daha ulaşılabilir bir yere yerleşecek ve özlemle baş etmek daha kolay bir hal alacak.
7) Özlemle Baş Etmeye Çalışmak İçin Çok Fazla Mesai Harcamayın
Sürekli ne kadar özlediğinizi düşünüp sızlanmayın. Evet özlüyorsunuz, duygularınızın farkında olun ve onlardan asla kaçmayın.
Ancak sadece bu düşünceyle de yola devam edemezsiniz. Yolunuza devam edin. Yolunuza özlem duygusuyla devam etmeyi öğrenin.
8) Arayın, Mesaj Atın, İletişimi Kesmeyin
Özlediniz mi? O zaman arayın. Evet yan yana değilsiniz. Evet evinizde değilsiniz. Farklı bir şehirde, farklı bir ülkede, farklı amaçlar uğruna yaşamınızı devam ettiriyorsunuz ancak bu her zaman sevdiklerinizin yanınızda olacağı gerçeğini asla değiştirmiyor.
Evinize ihtiyaç duyduğunuz her an orada aynı sizin gibi sizi özleyen sevdiklerinizle konuşun. Seslerini duyun, günlerinin nasıl geçtiğini öğrenin, hallerini hatırlarını sorun, kendi gününüzü anlatın, sevdiğiniz şeylerden konuşun.
9) Evinizi Hatırlayın Ve Onu Hatırlatan Şeyleri Hayatınıza Entegre Edin
Memleketinizin meşhur yemeğini pişirin. Annenizin yaptığı yemeklerden birini yapmayı deneyin. Normalde arkadaşlarınızla çıkıp yediğiniz şeylerden yiyin. Hatta bunları orada yeni yeni bağ kurduğunuz sevdiklerinizle yapın.
Özellikle yurt dışındaysanız ve evinizi özlüyorsanız, zengin bir mutfağa sahip Türk yemeklerini yemek size iyi gelecek.
Evinizde yapmaktan zevk aldığınız aktiviteleri bulunduğunuz yerde de gerçekleştirmeye çalışın.
10) Yeni Yerleştiğiniz Yerde Düzenli Olarak Gidip Vakit Geçirebileceğiniz Bir Yer Bulun
Alışkanlıklar hepimiz için önemli ve evimizden uzaktayken bir yandan alışkanlıklarımızı da özlüyoruz.
Yeni alışkanlıklar edinin. Bulunduğunuz yerde düzenli olarak gidebileceğiniz, sevdiğiniz bir yer bulun. Oraya gidin ve bunu sık sık yapın. Orada yeni arkadaşlar edinmeniz oldukça yüksek bir ihtimal.
Bunun yanı sıra bir alışkanlık kazanacağınız ve kendinizi o ortamda rahat hissedeceğiniz için ev özlemiyle efektif şekilde baş edebileceksiniz.
11) Ev Özlemini Göz Ardı Etmek Ne Kadar Sağlıklı Bir Yaklaşım?
Özlem duygunuzu bastırmak ve onu görmezden gelmek ev özlemini bastırmak için başvurabileceğiniz bir yol ancak bu size ne kadar iyi gelecek bunu da düşünmeniz gerekiyor. Göz ardı etmek kalıcı bir çözüm sağlamaktan çok uzak.
Uzman psikologların yaptığı çeşitli araştırmalar ev hasreti çeken kişilerin yaşadığı duyguların zihinsel olumsuz etkilerinin yanı sıra onları fiziksel ve davranışsal olarak da kötü etkiliyor.
Güvensizlik hissi özlem çeken kişilerin yaşadığı en yoğun duygulardan. Bu duygunun yanı sıra gerginlik ve kontrol kaybı da bu bireylerde görülebiliyor. Ev özlemi çeken kişiler uykusuzluk, iştahsızlık, yorgunluk, odaklanamama gibi çeşitli sıkıntılarla yüzleşebiliyorlar.