Üzerinde yaşadığımız topraklar antik kent bakımından öyle zengindir ki “Türkiye bir açık hava müzesidir” dendiğini sıklıkla duyarız.
Fakat bu zenginliğe rağmen bazısını mutlaka gidip görürüz bazısını duyduğumuzla kalırız… Meraklısı ise çok uzak şehirlerden gelir, hatta ülke dışından bile bol bol ziyaretçi ağırlar antik yaşam yerleri.
Eğer siz de bu söze katılıyor ve antik kentleri keşfetmek istiyorsanız başlayın rotanızı çizmeye!
Vaktinizi ayırın ve Ankara’da yer alan muhteşem bir destinasyonu keşfedin. Kralları ve efsaneleriyle ünlü antik başkent, Gordion Antik Kenti’ni anlattığım bu rehber de size yardımcı olsun.
Gordion Antik Kenti Nerededir?
Gordion Antik Kenti Konumu ve Tarihçesi
Başkentimiz Ankara, Polatlı ilçesinde gizemli mi gizemli bir tarihe ev sahipliği yapıyor.
4 bin yıllık geçmişi olan Gordion Kenti’nin, Anadolu tarihinde çok önemli yeri olmuştur. Gordion Antik Kenti, birçok dönemi görmüş ve farklı topluklara ev sahipliği yapmıştır. Kral Yolu’nun geçtiği kent olduğundan ticaret ve ulaşım anlamında her zaman canlı ve uğrak bir yerdi. Tabii bu topraklarda birçok devletin de gözü vardı.
Bölgede yapılan kazılar sayesinde, Gordion’daki ilk yerleşmenin Erken Demir Çağı’nda yani MÖ 1100 – 900 yılları arasında olduğu biliniyor.
Antik kent “Gordion” adını Frig Kralından almıştır. Yıl MÖ 800 olduğunda Frig Kralı Gordios, bu toprakları başkent haline getirmiştir.
Kentin en çok zenginlik gördüğü zaman, Gordios’un oğlu Kral Midas’ın dönemidir.
Evet evet tarihte efsanelerle anılan Kral Midas…
“Midas’ın kulakları eşek kulakları, Kralın dokunduğu yerin altına dönüşmesi ve Gordion kördüğümü” bu efsanelerden hepsini ya da en az birini mutlaka duymuşsunuzdur! İşte bu efsanelerin ana kahramanı olan Kral Midas’tan bahsediyoruz. Başka bir efsaneye göre de Kral Midas Gordion şehrinin Lidyalılar tarafından işgal edilmesi sonucunda öküz kanı içerek intihar etmiştir. Tarihçiler bunun olmadığını, Kral Midas’ın işgal sonucunda başına bir darbe alarak öldüğünü söylüyor.
Ayrıca Antik Başkent Gordion, UNESCO Geçici Dünya Miras Listesi’nde yer alıyor.
Gordion Antik Kenti’nden güncel bir haberimiz de var! Bu yıl ağustos ayında kentin dış şehir adıyla adlandırılan bölgesinde yapılan çalışmalarda ortaya yeni bir yazıt çıkmış. Bu yazıt Gordion isminin geçtiği ilk ve tek yazıp olma özelliğine sahip.
Adeta geçmiş zamanlara yolculuk yaptığınızı hissedeceğiniz bu özel destinasyonda mutlaka gezmeniz gereken yerleri inceleyin.
Gordion Antik Kenti Gezilecek Yerler
Kent Kapısı
Bu kapı, MÖ 8. yüzyıl sonlarında yapılmış. Gordion Antik Kenti’ne girişlerin sağlandığı ihtişamlı kapının büyük bir kısmı yok olmuştur.
Günümüzde yalnızca 9 metrelik bir kısmını görebiliyoruz.
Tümülüsler
Frigler ölen kişileri mermerden oyulan mezarlara ya da Tümülüs denen odalara gömermiş. Yani Gordion’da sıklıkla Tümülüs göreceksiniz. Şu an 80’e yakın Tümülüs olduğu biliniyor.
Bölgedeki en büyük Tümülüs’ün Kral Midas’a ya da Gordios’a ait olduğu düşünülüyor. 300 metre çapı ve 53 metre yüksekliğiyle ihtişamlı Büyük Tümülüs’ün mezar odasına 100 metre uzunluğunda bir koridordan varılıyor.
Kime ait olduğu tartışmalı olan mezar odası, dünya üzerinde günümüze ulaşan en eski ahşap yapı örneğidir. Ziyaretçiler mezar odasına giremiyor fakat küçük bir pencereden mezarı görebiliyor.
Friglerin döneminde oldukça zengin olduğundan bahsetmiştik. Fakat ilginçtir ki Büyük Tümülüs’ün kazılarında altın gibi değerli eşyalar hiç çıkmamış. Arkeologlar bunun sebebinin şehri istila eden Kimmerler’in ganimet olarak değerli eşyaları yanlarında götürdüklerini düşünüyor.
Kent Höyüğü
Yassı şekildeki büyükçe höyük Sakarya Irmağı’nın doğusunda konumlanmaktadır. Buradan çıkarılan birçok eser vardır.
Kent duvarları, kral ailesine ait eşyalar, anıtsal kapı ve evler arkeologlar tarafından yapılan kazılar sonucunda çıkmıştır. Çıkarılan eserler, Frigya Krallığı’nın en zengin dönemini işaret eder.
Kent Merkezi
Kent merkezi olarak kullanılan kısım, höyüğün orta kısmıdır. Burası esasında saraylar için ayrılmıştır. Bunlar kerpiçten yapılmış duvarları ile dört yapıdan oluşan saraylardır.
Bu yapıya benzer örnek Troya II, Hattuşaş ve Miken’de de vardır.
Saraylar
Gordion Antik Kenti’ndeki saraylar megaron şeklinde inşa edilmiştir. Megaron, iki odalı ortasında ocağı bulunan yapılardır.
Saraylarda kullanılan aslan başları ise Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergileniyor.
Gordion Müzesi
Müze, hemen Midas Tümülüs’ünün karşısında yer alıyor. Gezdiğiniz toprakların atmosferini derinden hissetmek için 1963 yılında kurulan ve yaklaşık olarak 750 eserin sergilendiği Gordion Müzesini mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Burada Gordion kazılarından çıkarılan Eski Tunç Çağı, Orta ve Geç Tunç Çağı, Erken Frig Çağı, Erden Demir Çağı, Lidya Dönemi, Helenistik Dönem, Roma Dönemi’ne ait birçok değerli eseri görme şansına sahipsiniz. Çanaklar, çömlekler aklınıza gelebilecek yaşamı sağlayan her alet kazılardan çıkarılmış.
Ayrıca bölgenin özelliğini yansıtan tümülüslerden de çıkarılan birçok eser göreceksiniz… Müzenin bahçesinde ise Galat Mezarı, Frig ve Roma mozaikleri yer almaktadır.
Gordion Antik Kenti’ne Nasıl Gidilir?
Frigya’nın başkenti olan Gordion Antik Kenti, Ankara’ya 94 km Polatlı ilçesine ise 29 km uzaklıkta yer alıyor.
Özel araç ile gidecekseniz Polatlı’yı geçtikten sonra tabelaları ya da navigasyonu takip ederek kolayca Gordion’a varabilirsiniz.
Gordion’a toplu taşıma kullanarak gitmek istiyorsanız Polatlı’dan Yassıhöyük köyüne sefer yapan araçları tercih edebilirsiniz.
Gordion Antik Kenti Giriş Ücretleri
Yaz ve kış dönemi olmak üzere iki farklı saat aralığında ziyaret saati bulunuyor.
1 Nisan – 1 Ekim tarihleri arasında 08:00 – 19:00, 1 Ekim – 1 Nisan tarihleri arasında ise 08:00 – 17:00 saatlerinde Gordion Antik Kenti’ni ziyaret edebilirsiniz.
Antik kente girişler, Müze kart sahibi ziyaretçiler için yılda 2 defa ücretsizdir. Müze kart sahipleri ise sınırsız olarak ziyaret edebilir. Kartı olmayan ziyaretçiler için giriş ücreti 12.5 TL’dir.