Kıbrıs Gezi Rehberi: Kesinlikle Görmeniz Gereken Yerler

0
20968
Kıbrıs Gezi Rehberi
Kıbrıs Gezi Rehberi

Kıbrıs için kaç gün yeterli?

Kıbrıs’ı keşfetmek için 4 ila 5 günlük bir gezi genellikle yeterlidir.

Kıbrısa gidicem ne yapmalıyım?

Tarihle doğanın iç içe geçtiği Kıbrıs’ta hem Girne sokaklarını keşfetmeli hem de denizin ve mutfağın tadını çıkarmalısın.

Magosa Girne arası kaç km?

Magosa ile Girne arası yaklaşık 80 kilometredir.


Antik Yunan mitolojisine göre deniz köpüklerinden doğan güzellik ve aşk tanrıçası Afrodit’in sahile çıktığı yer olan Kıbrıs, binlerce yıllık tarihiyle büyüleyici bir ada. İnsan yaşamının 10 binden fazla yıldır sürdüğü bu topraklarda, dünyanın en eski su kuyusu bulunuyor. Tarih boyunca Asurlular, Antik Mısır, Yunan, Roma, Bizans, Araplar, Haçlılar, Venedikliler ve Osmanlı gibi pek çok medeniyetin hâkimiyetine giren Kıbrıs, bir dönem donanması bile olmayan Hititler tarafından dahi yönetilmiştir.

Adanın isminin kökeni ise tartışmalı. Bazılarına göre Sümerce’deki “kubar” (bakır) kelimesinden türemişken, bir başka görüşe göre adadaki selvi (cupress) ağaçlarından esinlenerek bu isim verilmiş ve “copper” gibi kelimeler buradan türemiştir. Hangi görüş doğru olursa olsun, Kıbrıs’ın bakırla olan tarihî bağı tartışmasızdır.



Kıbrıs'taki Popüler Oteller

Kıbrıs’a Nasıl Gidilir?

Kıbrıs'a Nasıl Gidilir?
Kıbrıs’a Nasıl Gidilir?

Güneyimizde yer alan yavru vatan için yurt içi mi yoksa yurt dışı mı gezi olarak mı adlandırılması gerektiğine karar vermek kolay değil. Pasaportunuz bile olmadan, sadece kimliğinizle adaya (tabii Türk kısmına) gitmeniz mümkün. Türk bölgesindeki tek sivil havalimanı olan Ercan Havalimanı’na birçok ilden kalkan uçaklar bir saatte iniveriyor, obilet.com üzerinden istediğiniz saatte uygun fiyata bilet alabilirsiniz. Fiyatları kontrol etmek için Kıbrıs uçak bileti sayfamızı inceleyebilirsiniz. Ayrıca Mersin’in Taşucu limanından kalkan feribotlar ile Girne’ye ulaşmak da mümkün ama dalgalar vurdukça beşik gibi sallanan feribota dayanmak için çelik gibi bir mide gerektiği aklınızda bulunsun.

Ercan Havalimanı’na indikten sonra havaalanı shuttle otobüsü veya taksi ile Lefkoşa, Girne ya da diğer ilçelere gidebilirsiniz. Ayrıca yine ilçe merkezlerinden diğer ilçelere giden dolmuşlar da bulunuyor. En ilginci ise limuzin uzunluğunda, arkada iki sıra koltuğu bulunan yani şoför hariç yedi kişinin yolculuk edebildiği oldukça eski Mercedesler. Tabii özel araç kiralamanız da mümkün ancak tam da ilk karayollarının yapıldığı yıllarda İngiliz yönetimi altında kalan Kıbrıs’ta trafiğin İngiltere’de olduğu gibi soldan aktığını hatırlatayım, şaşırma ihtimaliniz yüksek dolayısıyla yavaş ve dikkatli sürmenizi öneririm.

Ne Zaman Gidelim?

Kıbrıs ülkemize göre güneyde yer aldığından havalar bize göre daha erken ısınıyor ve özellikle yaz mevsiminde bunaltıcı olabiliyor. O yüzden sizlere tavsiyem, seyahatiniz için ilkbahar ya da sonbahar aylarını tercih etmeniz ve yanınızda daima güneş gözlüğü, güneş kremi ve şapkanızı bulundurmanız. Deniz tatili yapmak isteyenler için söylüyorum, burada sezon en geç Mayıs ayının başında açılıyor. O canım kumsalların ve denizin tadını en az altı ay çıkarıyor buradakiler. Hatta soğuklar buralara pek uğramadığı için kışın bile gezebilirsiniz bu güzel adayı, tek sorun yağmura denk gelmeniz olabilir tabi. Yine de kıştan çok bunalınca buraya gelip nefes alabilirsiniz diye düşünüyorum. Ama buranın her mevsim ayrı bir güzellikte olduğunu garanti ediyorum.

Kıbrıs Şehirleri

Ulaşım ve gezi zamanını hallettiğimize göre gelin Kıbrıs’ın illerini tek tek inceleyelim:

1) Lefkoşa

Lefkoşa
Lefkoşa

Üç bin yıl önce kurulan Lefkoşa’nın ilk ismi Ledra. 2300 yıl önce, adayı yöneten Mısır Prensi Levkos’tan dolayı günümüzdeki ismini almış. Kıbrıs’ın en meşhur noktası olan Lefkoşa’da görebileceğiniz pek çok tarihi ve etkileyici bölge bulunuyor. Camilerden müzelere gezilecek yerlerin say say bitmediği bu güzel şehirde sizlere çok tanıdık gelecek geleneksel motifler bulabilir ve harika manzaraların tadını çıkarabilirsiniz.

2) Lala Mustafa Paşa Camii (St. Nicholas Katedrali)

Lala Mustafa Paşa Camii (St. Nicholas Katedrali)
Lala Mustafa Paşa Camii (St. Nicholas Katedrali)

Lefkoşa’da görmenizi önerdiğim en önemli eser Lala Mustafa Paşa Camii (St. Nicholas Katedrali). Haçlılar döneminde inşa edilen katedralin yedi yüz yıllık bir geçmişi var. Lusignan Hanedanı’nın idaresi sırasında ölen krallar da buraya gömülmüş. Daha sonra Osmanlılar tarafından camiye çevrilen katedral hala özgün mimarisini koruyor ve kuleleri yıkılmış olsa da hala etkileyici görünen bir önyüzü var. Minaresi de mimarisiyle güzel birleştirilmiş. Bahçesindeki tarihi hurma ağacı da binanın kendisi kadar eski ve değerli.

Lala Mustafa Paşa Camii (St. Nicholas Katedrali) konumu

3) Büyük Han

Kıbrıs Valisi Sinan Paşa tarafından yaptırılan Büyük Han, Osmanlı mimarisinin tipik bir örneği. Özgün yapısına uygun olarak halen ticari dükkanlara ve restoranlara ev sahipliği yapıyor. Burada güzel bir yemek yemeniz ve korunan tarihi dokusu sayesinde zamanda bir yolculuğa çıkmanız mümkün. Sadece turistlerin değil Kıbrıslıların da tercih ettiği bir adres. Özellikle Nor Böreği’ni tatmanızı öneririm. İçindeki nor peyniri (lor değil!) oldukça lezzetli, hafif şekerli bir tadı var. Aynı peynir ekmek kadayıfının içinde de kullanılıyor.

Bizdeki ekmek kadayıfına kıyasla daha hafif olan bu lezzeti de es geçmeyin. Yine nor peyniri ve hellim ile yaptıkları mantı (pirohu) da iyi bir tercih, bizdeki mantıya kıyasla çok daha hafif bir lezzet. Şeftali Kebabı da Kıbrıs’a has bir lezzet olduğundan denemeden dönmeyin. Fırın Kebap ise benzerini Anadolu’nun her köşesinde bulabileceğiniz bir yemek ama tadının damağınızı mest edeceği kesin.

Büyük Han konumu

Kerem’in notu: Ayrıca Kıbrıs patatesi de bizimkine göre biraz daha farklı, denemenizi öneririm. Bu patatesle yapılan Patatesli Köfte de köfteseverleri etkileyecektir diye düşünüyorum.

4) Kumarcılar Hanı

Kumarcılar Hanı
Kumarcılar Hanı

Kumarcılar Hanı yarı çember biçimindeki çatılarıyla çok ilginç bir bina. Adına aldanıp da Kıbrıs’ın günümüzdeki casino kültürüyle bağdaştırmayın, gerçek ismi Hımarcılar Hanı. Hımarcı, eskiden eşek tüccarına verilen isim. Bir diğer ismi de Gezgin Çalgıcılar Hanı. Yine Lefkoşa’da yer alan Büyük Hamam da Osmanlı eseri bir tarihi bina.

5) Bedesten

Bedesten
Bedesten

Bedesten de Lefkoşa’nın merkezinde bulunuyor. Dairesel kemerlerin üzerinde bir anda beliren üçgen çıkıntıdan dolayı beni oldukça şaşırtan bir kapısı var. 1400 yıllık bir Bizans Kilisesi’nin üzerine Haçlılar döneminde eklenen ikinci bir kiliseden oluşuyor, kent Osmanlı yönetimine geçince bedesten yani kapalı çarşıya çevrilmiş. Motiflerin arasında yer alan, bir hilalin içinde haçın bulunduğu desen çok ilginç.

Bedesten konumu

6) Girne Kalesi

Girne Kalesi, Kıbrıs
Girne Kalesi

Özgün adı Kyrenia olan kentin isminin, hükmü buraya kadar uzanan büyük Pers kralı Kyrus’dan geldiği düşünülüyor. Girne’de görmeniz gereken en önemli yer kesinlikle Girne Kalesi. Zaten şehre ulaştığınızda hemen dikkatinizi çekecek. Yüksek duvarlarıyla günümüz şartlarında bile korkutucu görünüyor. Kale Bizans tarafından yapılmış ve Haçlılar tarafından geliştirilmiş, son halini ise Venedikliler vermiş.

Kale genişletilirken St. George Kilisesi de surların içerisine alınmış. Gazimağusa’daki St. Barnabas Manastırı’nın minyatür bir versiyonuna benzeyen bu kilise yaklaşık sekiz yüz yaşında. Kıbrıs’ın fethi sırasında şehit düşen Osmanlı denizcilerinden Sadık Paşa’nın lahdi de kalenin içerisinde yer alıyor. Kalenin burçları olan Venedik Kulesi ve Lusignan Kulesi’nin içerisinde ise dönemin giysileri, zırhları ve silahları ile donatılmış mankenler mevcut. Kalenin zindanları da gezilebiliyor ve mankenlerle eski çağların işkenceleri tasvir edilmiş, iç karartıcı olduğunu söyleyebilirim.

Girne Kalesi günümüzde müze olarak ziyaret ediliyor. Kalenin kendisinin yanı sıra içinde Girne yakınlarında bulunan Cilalı Taş Devri yerleşimi Vrysi ile Tunç Çağı yerleşimi olan Kırnı’dan çıkan arkeolojik buluntular da mevcut. Özellikle bir bütün halinde sergilenen iki bin yıllık batık gemi en fazla ilgi gören parça, üstelik bir balıkçı tarafından tesadüfen bulunmuş. Kalenin burcundan denizi seyretmek de çok keyifli.

Girne Kalesi giriş ücreti
  • Giriş ücreti: 50 TL

7) Archangelos Michael Ortodoks Kilisesi

Archangelos Michael Ortodoks Kilisesi
Archangelos Michael Ortodoks Kilisesi

Girne’nin tarihi dokusunu keşfetmek isteyenler için Archangelos Michael Ortodoks Kilisesi, mutlaka ziyaret edilmesi gereken simge yapılardan biri. 19. yüzyılın sonlarında inşa edilen bu etkileyici yapı, adını Hristiyanlıkta kötülüğe karşı savaşan başmelek Mikail’den alıyor. Taş işçiliği ve klasik Ortodoks mimarisiyle dikkat çeken kilise, yüksek tavanlı iç mekanı ve zarif ikonalarıyla Girne’nin ruhani mirasının önemli bir parçasını oluşturuyor. Bugün kilise, dini işlevinden çok kültürel bir miras alanı olarak ziyaretçilerini ağırlıyor.

Archangelos Michael Kilisesi aynı zamanda Girne İkon Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor. Müzede, çoğu 17. ve 18. yüzyıla ait, Kıbrıs’ın farklı bölgelerinden toplanmış ikonalar sergileniyor. Bu eserler, yalnızca dini açıdan değil, Kıbrıs’ın sanatsal ve kültürel geçmişini anlamak açısından da büyük değer taşıyor. Kilisenin konumu, deniz manzarasına karşı huzurlu bir atmosfer sunarken, içinde barındırdığı sanat eserleri ve tarihsel detaylar sayesinde ziyaretçilere zamanda yolculuk yapma hissi veriyor.

Archangelos Michael Ortodoks Kilisesi konumu

8) Bufavento Kalesi

bufavento kalesi
Bufavento Kalesi

Girne’nin doğusunda, Beşparmak Dağları’nın zirvesine kurulmuş Bufavento Kalesi, hem tarihi dokusu hem de nefes kesen manzarasıyla Kuzey Kıbrıs’ın en etkileyici yapılarından biridir. İsmi “Rüzgâra Direnen” anlamına gelen kale, Bizans döneminde Arap akınlarına karşı savunma amacıyla inşa edilmiş. St. Hilarion ve Kantara kaleleriyle birlikte adanın savunma ve haberleşme ağı içinde yer alıyor. Yaklaşık 950 metre yüksekteki bu kale, geçmişte hapishane ve gözetleme kulesi olarak da kullanılmış. Her ne kadar 14. yüzyıldan sonra terk edilmiş olsa da, günümüzde doğayla iç içe tarihi bir keşif yapmak isteyenler için büyüleyici bir durak olmaya devam ediyor.

Bufavento’ya ulaşmak için kısa ama dik bir yürüyüş yapmak gerekiyor; yaklaşık 600 basamak tırmandıktan sonra zirveye ulaşıyorsunuz. Çıkış yolculuğu biraz efor istese de, kaleden görülen Girne, Lefkoşa ve Mağusa manzarası tüm yorgunluğu unutturuyor. Ziyaretçiler burada Bizans ve Orta Çağ mimarisinin izlerini taşıyan duvar kalıntılarını, su sarnıçlarını ve küçük bir şapelin kalıntılarını görebilir. Tarih, doğa ve macerayı bir arada sunan Bufavento Kalesi, özellikle sabah saatlerinde, serin havada yapılan yürüyüşlerle keşfedilmeye en uygun hâliyle ziyaretçilerini bekliyor.

Bufavento Kalesi konumu

9) Bellapais Manastırı

bellapis manastarı
Bellapais Manastırı

Girne’nin 4 kilometre doğusunda kalan Hz. Ömer Tekkesi ise adanın fethinde önemli bir rol oynayan Komutan Ömer’in ve silah arkadaşlarının türbelerine ev sahipliği yapıyor. Beşparmak Dağları’nın eteklerinde bulunan Bellapais Manastırı ise ünlü İngiliz yazar Lawrence Durell’in evinin hemen yanında olması ve manastırı çok seven yazara sık sık ilham vermesiyle ünlü. Özellikle İngiliz turistlerin yoğun olduğu bir yer. İkinci kattan geriye kalan duvardaki yüksek kemerler etkileyici.

Bellapais Manastırı konumu

10) Salamis Antik Kenti

Salamis Antik Kenti
Salamis Antik Kenti

Salamis Antik Kenti, özellikle Antik Roma döneminden kalıntıları görebileceğiniz bir nokta. İlk olarak üç bin yıl önce, Tunç Çağı’nda burada yerleşim başlamış ancak şehir sonradan Roma döneminde büyüdüğü için esas itibarıyla Anadolu’daki antik yerleşimlere benziyor.

11) Othello Kalesi

Othello Kalesi
Othello Kalesi

Gazimağusa’nın en önemli noktası ise Othello Kalesi. Adını William Shakespeare’in ünlü oyunundan alıyor çünkü oyunda anlatılan hadise Kıbrıs’ta geçiyor ama tam olarak hangi limanda olduğu belli değil. En güçlü adayın bu kale olduğu düşünülüyor. Venediklileri yaptırdığı surlarda hala Venedik’in koruyucu azizi San Marcus ve şehrin simgesi olan aslanın motifi görülebiliyor.

Othello Kalesi konumu

11) St. Barnabas Manastırı

St. Barnabas Manastırı
St. Barnabas Manastırı

Ortodoks inancında önemli yer tutan ikonların sergilendiği bir müze olan St. Barnabas Manastırı, Gazimağusa’nın kuzeyinde yer alıyor. Binanın mimarisi ise Orta Bizans Döneminden izler taşıdığından bana İstanbul’un Fatih semtindeki Zeyrek Camii’ni hatırlattı ancak adadaki taşlar nedeniyle rengi diğer yapılar gibi sarıya çalıyor.

St. Barnabas Manastırı konumu

12) Ayios Philon Kilisesi

Ayios Philon
Ayios Philon Kilisesi

Ayios Philon Kilisesi, Dipkarpaz köyü civarında bulunuyor. Ne yazık ki geriye pek fazla bir şey kalmamış. Kalıntılar yaklaşık olarak 1500 yıllık. Eskiden burada Karpasya adında bir Fenike kolonisi yer alıyormuş, daha sonra Romalılar da bu limanı kullanmayı sürdürmüş. Altıgen ve üçgenlerden oluşan örme duvar dikkat çekici.

Ayios Philon Kilisesi konumu

13) Soli Antik Kenti

Soli Antik Kenti

Lefke kıyısında yer alan Soli Antik Kenti, özellikle mozaikleriyle dikkat çekiyor. Ayrıca burada Kıbrıs’ta inşa edilmiş en eski kilise olan Soli Bazilikası da bulunuyor. Soli kentinin yöneticilerinin oturduğu Vouni Sarayı ise tepedeki konumu sayesinde şahane bir manzara sunsa da yerinde yeller estiğinden sadece arkeologların anlayabildiği temel kalıntıları bulunuyor.

Soli Antik Kenti konumu

14) St. Hilarion Kalesi

St. Hilarion Kalesi
St. Hilarion Kalesi

Adayı adeta ortadan ikiye bölen Beşparmak Dağları üzerinde yer alan St. Hilarion Kalesi nispeten korunmuş durumda. 700 metre yükseklikte olduğundan ulaşım kolay değil ama Kıbrıs’taki en etkileyici tarihi kalıntılardan biri. En önemli ziyaretçisi ise Walt Disney! Hatta Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler filmindeki kale için burayı ilham aldığı iddia ediliyor.

St. Hilarion Kalesi konumu

15) St. Mamas Manastırı

St. Mamas Manastırı
St. Mamas Manastırı

Güzelyurt’un merkezinde yer alan St. Mamas Manastırı da iyi bir sergiye ev sahipliği yapan müzesi, ince uzun kubbesi ve çan kulesiyle dikkat çekiyor. Bizans döneminde yapılan manastıra kubbe sonradan, 1725 yılında eklenmiş. Sabah sekizde açılan müzeyi kış aylarında 15:30, yaz aylarında ise akşam altıya dek gezebilirsiniz.

St. Mamas Manastırı konumu

Dönüş…

Gezmeye vaktiniz kalırsa size önerebileceğim son bir yer daha var: Rumların ve Türklerin bir arada barış içinde yaşadığı Pile Köyü. Her iki kesimin de kendine ait camisi, kilisesi, okulu var ve kardeşçe bir yaşam sürdürüyorlar bu sevimli köyde.

Kıbrıs’tan en çok alınan şeylerin başında Hellim Peyniri geliyor. Leziz olduğu kesin ama taşırken çok ısınmamasına dikkat edin de bozulmasın. Koop marka az tuzlu hellim peyniri en iyi seçenek. Ayrıca Baf sakızı da Kıbrıs’ın doğal lezzetlerinden. Elbette büyük ilgi gören bir diğer şey ise alkollü içkiler.

Kıbrıs’ta her yerde görebileceğiniz dükkanlarda ithal içki fiyatları Duty Free’den bile daha ucuz. Kıbrıs’ta üretilen yeri içkiler bile tam anlamıyla “sudan ucuz”. Her tür içkiyi buradaki fabrikalarda üretseler de yerel içkinin adı Zivaniya. Rakıya benziyor ancak buz veya su eklenmeden, soğuk olarak içiliyor. Şarap üretiminden artakalan üzüm posasından yapılıyor.

Burası hem kültür hem deniz hem de damak tatili yapabileceğiniz için kesinlikle çok özel bir yer. Umarım her birinin tadını ayrı ayrı çıkaracağınız muhteşem bir Kıbrıs tatiliniz olur. Aman ha kumarhaneye girerseniz de fazla kayıp yaşamadan çıkın, unutmayın ki kasa her zaman kazanır.

Önceki İçerikİstanbul Prens Adaları Gezi Rehberi
Sonraki İçerikİstanbul’da Denize Girilecek Yerler
Kerem Alp Usal
Adana’da doğan yazar, Ankara Fen Lisesi, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü mezunudur. ODTÜ Enformatik Enstitüsü’nde Bilişsel Bilimler Bölümü’nde doktora çalışmalarını sürdürmektedir. Yazın hayatına kaleme aldığı öykülerle başlamış ve öyküleri çeşitli dergilerde yayımlanmıştır. Yazarın yayımlanmış 9 adet kitabı bulunmaktadır. Çok bilmenin tek yolunun hem çok okumak hem de çok gezmek olduğunu düşünüp ikisini de bol bol yaptığından gezdiği yerleri anlatan seyahat yazıları yazmaya başlamıştır.

CEVAP VER

Lütfen yorum giriniz!
Lütfen isminizi yazınız